Ömer Coşkun çocuklarda boy uzaması için öneriler: Dr. Ömer coşkun hazırladığı ve tamamen doğal olan bitkisel tarifin çocuklarda boy uzamasında yararlı olacağını katıldığı tv. programlarında sizlerle paylaştı İşte o kür
Ömer Çoşkun’un Boy Uzatıcı kürü nasıl yapılmalı: gerekenler arasında Bir miktar zeytinyağı, 1 tatlı kaşığı boyotu (çemen), çay kaşığı karabiber. hazırlanışı ise oldukça basit. Bütün malzemeleri karıştırın. Bu karışımı, çocukların eklem yerlerine sürün. Boy uzamasına yardımcı olacaktır.
24 Mayıs 2011 Salı
ibrahim saraçoğlu papatya kürü sinüzitten uzak durun
İbrahim saraçoğlu papatya kürü sinüzitten uzak durun: Yarım litre klorsuz su, iki tatlı kaşığı kurutulmuş papatya Papatya nereden alınmalıdır. Bu kür için papatyayı aktarlardan, eczanelerden, marketlerden alabilirsiniz. Papatya çayları yeterli derece etkili olamayabilir. Aktarlarda açık olarak satılan kır papatyası hem daha ucuz, hem daha etkilidir.
İbrahim Saraçoğlu Papatya Kürü nasıl yapılmalı: Kaynama noktasına kadar ısıttılan suya iki tatlı kaşığı kurutulmuş papatyayı atacağız. Burda dikkat edilmesi gereken, papatyayı hafif hafif kaynamakta olan suyun içine atacaksınız. Fokur fokur kaynamasın. Papatyayı attıktan sonra kaynamakta olan suyu başka bir kaba aktarıp, başınızı havluyla örtün.
Yüzünüzü papatlayı suyun buharına tutun ve burnunuzdan nefes alın ve verin. Sinüzit için papatya kürü 5 dakika uygulanır. Beş dakika uyguladıktan sonra, burundan nefes alıp verme işlemini, 30 dakika ara veriniz. Sonra tekrar suyu kaynatın ve beş dakika daha uygulayınız. Ertesi gün aynı şekilde 5 dakika burundan nefes alıp verme işlemi uygulanır, 30 dakika ara veriler ve 5 dakika tekrar uygulama yapılır.
Akıntının başladığı gün, papatya kürüne üç gün ara vermeniz gerekmektedir. Akıntı ilk uygulamanın beşinci dakikasında da gelebilir. Bazen ise daha sonraki günlerde gelebilir. Yeteri kadar rahatlama sağlandıktan sonra ileri tarihlerde papatya kürü tekrar edilebilir. Dikkat edin: Papatya kürü hergün taze olarak hazırlanmalıdır.
İbrahim Saraçoğlu Papatya Kürü nasıl yapılmalı: Kaynama noktasına kadar ısıttılan suya iki tatlı kaşığı kurutulmuş papatyayı atacağız. Burda dikkat edilmesi gereken, papatyayı hafif hafif kaynamakta olan suyun içine atacaksınız. Fokur fokur kaynamasın. Papatyayı attıktan sonra kaynamakta olan suyu başka bir kaba aktarıp, başınızı havluyla örtün.
Yüzünüzü papatlayı suyun buharına tutun ve burnunuzdan nefes alın ve verin. Sinüzit için papatya kürü 5 dakika uygulanır. Beş dakika uyguladıktan sonra, burundan nefes alıp verme işlemini, 30 dakika ara veriniz. Sonra tekrar suyu kaynatın ve beş dakika daha uygulayınız. Ertesi gün aynı şekilde 5 dakika burundan nefes alıp verme işlemi uygulanır, 30 dakika ara veriler ve 5 dakika tekrar uygulama yapılır.
Akıntının başladığı gün, papatya kürüne üç gün ara vermeniz gerekmektedir. Akıntı ilk uygulamanın beşinci dakikasında da gelebilir. Bazen ise daha sonraki günlerde gelebilir. Yeteri kadar rahatlama sağlandıktan sonra ileri tarihlerde papatya kürü tekrar edilebilir. Dikkat edin: Papatya kürü hergün taze olarak hazırlanmalıdır.
Bağırsak Parazitleri İçin Papatya kürü nasıl hazırlanmalı
Ahmet Maranki Kıl Kurdu için Papatya Kürü: Ahmet Maranki katıldığı bir tv. programında yine çok değerli bilgileri bizlerle paylaştı. Ahmet Maranki Kıl kurdu ve bağırsak parazitlerinin Doğal ilacı olan bir tarif verdi. Papatya Kürü Sayesinde, kıl kurdu ve bağırsak parazitlerinden tamamen kurtulmak mümkün olabileceğinden bahsetti.
Ahmet Maranki Bağırsak Parazitleri İçin Papatya Kürü: gereken malzemeler arasında 1 tatlı kaşığı papatya (Bir tutam Kadar), 1 bardak kaynar su, 3 diş soyulmamış sarımsak
Bağırsak Parazitleri İçin Papatya kürü nasıl hazırlanmalı: Kaynar Suyun içine, papatyayı atın. 5 dakika bekletin. 3 diş sarımsakları kabuğunu soymadan paptya su karışımına ilave edin. 15. dakika demlendirin. Sabah akşam, yemeklerden önce hazırladığınız bir bardak suyu için. Her seferinde taze hazırlayın. 3 gün kullanın.
Ahmet Maranki Bağırsak Parazitleri Havuç Sarımsak Kürü: bu kür de sizin için oldukça basit bir tarifi var.Gerekli Malzemeler arasında 200 gr havuç, 5 Diş Sarımsak, 1 tatlı kaşığı Zeytinyağı var.
Havuç Sarımsak kürü nasıl hazırlanmalı: Sabah Havuç ve sarımsakların suyunu, meyve sıkacağında sıkın. İçine, zeytinyağını ilave edin. Sabah aç karnına 7 gün boyunca için.
Ahmet Maranki Bağırsak Parazitleri İçin Papatya Kürü: gereken malzemeler arasında 1 tatlı kaşığı papatya (Bir tutam Kadar), 1 bardak kaynar su, 3 diş soyulmamış sarımsak
Bağırsak Parazitleri İçin Papatya kürü nasıl hazırlanmalı: Kaynar Suyun içine, papatyayı atın. 5 dakika bekletin. 3 diş sarımsakları kabuğunu soymadan paptya su karışımına ilave edin. 15. dakika demlendirin. Sabah akşam, yemeklerden önce hazırladığınız bir bardak suyu için. Her seferinde taze hazırlayın. 3 gün kullanın.
Ahmet Maranki Bağırsak Parazitleri Havuç Sarımsak Kürü: bu kür de sizin için oldukça basit bir tarifi var.Gerekli Malzemeler arasında 200 gr havuç, 5 Diş Sarımsak, 1 tatlı kaşığı Zeytinyağı var.
Havuç Sarımsak kürü nasıl hazırlanmalı: Sabah Havuç ve sarımsakların suyunu, meyve sıkacağında sıkın. İçine, zeytinyağını ilave edin. Sabah aç karnına 7 gün boyunca için.
23 Mayıs 2011 Pazartesi
Ahmet maranki karın çatlakları kürü nasıl uygulanmalı
Ahmet maranki karın çatlakları kürü nasıl uygulanmalı: Ahmet Maranki Karın ve bacak çatlakları için susam yağı sürülmesini öneriyor.
Susam yağı karın çatlakları için nasıl kullanılmalı: Susam tohumlarını bir kavanoza doldurduktan sonra üstüne ham ayçiçek yağı ya da zeytinyağı doldurduktan sonra güneşte iki ay bekletin. iki ay sonra süzün.
Bu doğal bakım kürü olan bitkisel kremi karnınızda ve bacaklarınızdaki çatlaklar için kullanının. Hergün çatlakların üzerine masaj yaparak sürün. Hiçbir zararı olmayan doğal bakım kürü çatlaklara çok faydalı yekedici etkide olacaktır.
Bu şekilde evde hazırlayabileceğiniz susam yağını karın ve bacaklarınızda meydana gelen çatlaklara sürerseniz çok yararlı olacaktır.
Susam yağı karın çatlakları için nasıl kullanılmalı: Susam tohumlarını bir kavanoza doldurduktan sonra üstüne ham ayçiçek yağı ya da zeytinyağı doldurduktan sonra güneşte iki ay bekletin. iki ay sonra süzün.
Bu doğal bakım kürü olan bitkisel kremi karnınızda ve bacaklarınızdaki çatlaklar için kullanının. Hergün çatlakların üzerine masaj yaparak sürün. Hiçbir zararı olmayan doğal bakım kürü çatlaklara çok faydalı yekedici etkide olacaktır.
Bu şekilde evde hazırlayabileceğiniz susam yağını karın ve bacaklarınızda meydana gelen çatlaklara sürerseniz çok yararlı olacaktır.
ömer coşkun dolunay diyeti nasıl yapılmalı
ömer coşkun dolunay diyeti: Dr.Ömer Coşkun kanal 7'de yayınlanan ikbal gürpınar'ın hazırlayıp sunduğu ikballe şifalı yemekler programında özellikle bayanlar tarafından yoğun ilgi gören dolunay diyetini yazamayanlar ve proğramı kaçıranlar için bir kez daha verdi.21 günde 10 kilo vermenizi sağlayacak bahar diyeti (dolunay diyeti ) aşağıda açıklanmıştır.
ömer coşkun dolunay diyeti nasıl yapılmalı: 1 adet bal kabağı alınacak. 3 gün 1 yemek kaşığı kavrulmamış kabuklarıyla birlikte kabak çekirdeği, 1 tatlı kaşığı solucan otu ve çay kaşığının ucuyla sinameki yenecek. Bu şekilde solucanlardan kurtulup bağırsaklarımızı temizleyeceğiz.
Sabah ve akşam olmak üzere günde 2 kez bodur otlu çay için. 21 Gün boyunca dolunay diyetinin etkili olması için uyulması gereken kurallar Günde 5 defa sık ve az yemek yemelisiniz. Yemek saatlerini 08:00, 11:00 14:00 17:00 ve 20:00 olarak ayarlamaya çalışın. Sabah kahvaltıda 1er tatlı kaşığı ruşeym, keten tohumu tüketin. Ruşeymi yoğurda veya çorbaya karıştırmadan kullanmanız gerekmektedir. Üç beyazdan ve nişastadan kesinlikle uzak durun. Tuz günde sadece 2 gram tüketebilirsiniz.
Hiç kullanılmaması tercih edilir. Günde 2 porsiyon meyve tüketin. (Muz ve incir hariç tüm meyveleri yiyebilirsiniz.) Günde 3 porsiyon sebze tüketmeniz gerekmektedir. Diyet süresince fast food, cips ve hazır gıdalar yasaktır. Zeytinyağı ve keten tohumu dışında hiçbir yağ kullanmayın. Öğünlerde sirke ve limon tüketmeye özellikle dikkat edin. Günde iki öğün yemeğinizde balık veya tavuk bulunmalı. Diğer 3 öğünde yoğurt tüketebilirsiniz. Ketçap, mayonez ve bu gibi hazır soslar 21 gün boyunca yasak.Kızartma yasak.
Yemeklerinizi haşlama,buğulama yöntemiyle pişirin. 21 gün boyunca bol bol su için. Su içmekte zorlanırsanız yeşil çay ve funda çayı da içebilirsiniz. 70 kg’sanız en az 2,5 lt su içmeniz gerekmektedir. Kilonuza göre içmeniz gerek suyu orantılayabilirsiniz. Son (5.) öğünün porsiyonu diğer porsiyonların yarısı olsun. Kullandığınız tabaklar koyu renkli olsun. 21 gün boyunca hiç tartılmayın ve bol bol zayıf resimlerinize bakın. Bu resimleri evde görebileceğiniz yerlere yerleştirin.
21 günün sonunda tartılın. Dolunay Diyeti 2. Bölüm Eğer midenizde bir problem yoksa her sabah 1 bardak ılık suya 1 çay kasığı elma sirkesi koyup için. Eğer midenizde rahatsızlığınız varsa birkaç damla sirke de yeterli olacaktır.Her yemekten önce 1 kapak funda suyu için. Bitki çaylarının içine tarçın çubuğu koyarak için. Yemeklerle birlikte 3 kez 1çay kaşığı ruşeym tüketin. Yemekleri sadece zeytinyağı koyarak pişirin. Günde mutlaka 2-3 öğün sebze yemeği tüketin.
Günde 2.5 lt su için. Bunun 1.5 lt’sini su kalanını bitki çayları olarak tüketebilirsiniz. Diyet boyunca kahve,gazlı içecekler,siyah çay yasak. Diyetin bundan sonraki aşamaları için evinizde katı meyve sıkacağı bulundurun.
ömer coşkun dolunay diyeti nasıl yapılmalı: 1 adet bal kabağı alınacak. 3 gün 1 yemek kaşığı kavrulmamış kabuklarıyla birlikte kabak çekirdeği, 1 tatlı kaşığı solucan otu ve çay kaşığının ucuyla sinameki yenecek. Bu şekilde solucanlardan kurtulup bağırsaklarımızı temizleyeceğiz.
Sabah ve akşam olmak üzere günde 2 kez bodur otlu çay için. 21 Gün boyunca dolunay diyetinin etkili olması için uyulması gereken kurallar Günde 5 defa sık ve az yemek yemelisiniz. Yemek saatlerini 08:00, 11:00 14:00 17:00 ve 20:00 olarak ayarlamaya çalışın. Sabah kahvaltıda 1er tatlı kaşığı ruşeym, keten tohumu tüketin. Ruşeymi yoğurda veya çorbaya karıştırmadan kullanmanız gerekmektedir. Üç beyazdan ve nişastadan kesinlikle uzak durun. Tuz günde sadece 2 gram tüketebilirsiniz.
Hiç kullanılmaması tercih edilir. Günde 2 porsiyon meyve tüketin. (Muz ve incir hariç tüm meyveleri yiyebilirsiniz.) Günde 3 porsiyon sebze tüketmeniz gerekmektedir. Diyet süresince fast food, cips ve hazır gıdalar yasaktır. Zeytinyağı ve keten tohumu dışında hiçbir yağ kullanmayın. Öğünlerde sirke ve limon tüketmeye özellikle dikkat edin. Günde iki öğün yemeğinizde balık veya tavuk bulunmalı. Diğer 3 öğünde yoğurt tüketebilirsiniz. Ketçap, mayonez ve bu gibi hazır soslar 21 gün boyunca yasak.Kızartma yasak.
Yemeklerinizi haşlama,buğulama yöntemiyle pişirin. 21 gün boyunca bol bol su için. Su içmekte zorlanırsanız yeşil çay ve funda çayı da içebilirsiniz. 70 kg’sanız en az 2,5 lt su içmeniz gerekmektedir. Kilonuza göre içmeniz gerek suyu orantılayabilirsiniz. Son (5.) öğünün porsiyonu diğer porsiyonların yarısı olsun. Kullandığınız tabaklar koyu renkli olsun. 21 gün boyunca hiç tartılmayın ve bol bol zayıf resimlerinize bakın. Bu resimleri evde görebileceğiniz yerlere yerleştirin.
21 günün sonunda tartılın. Dolunay Diyeti 2. Bölüm Eğer midenizde bir problem yoksa her sabah 1 bardak ılık suya 1 çay kasığı elma sirkesi koyup için. Eğer midenizde rahatsızlığınız varsa birkaç damla sirke de yeterli olacaktır.Her yemekten önce 1 kapak funda suyu için. Bitki çaylarının içine tarçın çubuğu koyarak için. Yemeklerle birlikte 3 kez 1çay kaşığı ruşeym tüketin. Yemekleri sadece zeytinyağı koyarak pişirin. Günde mutlaka 2-3 öğün sebze yemeği tüketin.
Günde 2.5 lt su için. Bunun 1.5 lt’sini su kalanını bitki çayları olarak tüketebilirsiniz. Diyet boyunca kahve,gazlı içecekler,siyah çay yasak. Diyetin bundan sonraki aşamaları için evinizde katı meyve sıkacağı bulundurun.
göz altı morlukları yok etmek için ne yapmalı
göz altı morlukları yok etmek için ne yapmalı: Göz altı morlukları genellikle yetersiz uyku uyuma, aşırı yorgunluk, stres, burun tıkanıklığı ve kronik egzema gibi nedenlerle oluşur. Kalıtımın da göz altı morluklarına etkisi büyüktür. Ayrıca yaşlandıkça deri inceldiği için göz çevresinin koyulaşmasına neden olur. Göz altı morluklarından kurtulmak için aşağıdaki tedaviler yararlıdır.
Günde en az 10 bardak su için. Gözlerinize zarar verebilecek her şeyden uzak durun. Günde en az 8 saat uyuyun.Göz çevresini uzun süre kremli bırakmayın. Kremi sürdükten 10-15 dk sonra göz çevresini kremden arındırın. Göz kapaklarınızın üzerine çiğ patates ya da salatalık dilimleri koyarak 15-20 dk boyunca uzanın. Ardından ılık su ile durulayarak, krem uygulayın. Eşit ölçülerde taze patates ve salatalık suyunu karıştırın.
Ardından bir pamuk parçasını bu suda ıslatarak 20 dk boyunca göz kapaklarınızın üzerinde bekletin. Soğuk su ile gözlerinizi yıkayın. Eşit ölçülerde limon ve domates suyunu karıştırarak günde iki kez göz altlarınıza uygulayın. Zerdeçalı ananas suyu ile karıştırarak göz altı morluklarınıza sürün. Naneyi ezerek göz çevresine uygulayın. Göz çevresine yatmadan önce badem yağıyla masaj yapın ve buna iki hafta devam edin.
Değişimi fark edeceksiniz. Toz haline getirilmiş E vitamini kapsülünü bal ve yumurta akıyla karıştırarak göz çevresine sürün. Göz çevresindeki koyuluğu azaltacaktır. Sıcak ya da soğuk bir bezi göz altlarına koyun. 10 dk sonra koyu renkli yüzeye badem yağı sürün. İşaret parmağınızın altındaki tepeye (avuç içindeki) bastırın. Burası akupunktur noktasıdır ve göz sağlığına faydalıdır.
Günde en az 10 bardak su için. Gözlerinize zarar verebilecek her şeyden uzak durun. Günde en az 8 saat uyuyun.Göz çevresini uzun süre kremli bırakmayın. Kremi sürdükten 10-15 dk sonra göz çevresini kremden arındırın. Göz kapaklarınızın üzerine çiğ patates ya da salatalık dilimleri koyarak 15-20 dk boyunca uzanın. Ardından ılık su ile durulayarak, krem uygulayın. Eşit ölçülerde taze patates ve salatalık suyunu karıştırın.
Ardından bir pamuk parçasını bu suda ıslatarak 20 dk boyunca göz kapaklarınızın üzerinde bekletin. Soğuk su ile gözlerinizi yıkayın. Eşit ölçülerde limon ve domates suyunu karıştırarak günde iki kez göz altlarınıza uygulayın. Zerdeçalı ananas suyu ile karıştırarak göz altı morluklarınıza sürün. Naneyi ezerek göz çevresine uygulayın. Göz çevresine yatmadan önce badem yağıyla masaj yapın ve buna iki hafta devam edin.
Değişimi fark edeceksiniz. Toz haline getirilmiş E vitamini kapsülünü bal ve yumurta akıyla karıştırarak göz çevresine sürün. Göz çevresindeki koyuluğu azaltacaktır. Sıcak ya da soğuk bir bezi göz altlarına koyun. 10 dk sonra koyu renkli yüzeye badem yağı sürün. İşaret parmağınızın altındaki tepeye (avuç içindeki) bastırın. Burası akupunktur noktasıdır ve göz sağlığına faydalıdır.
aspir yağından nasıl faydalanmalı
aspir yağından nasıl faydalanmalı: Vücutta biriken fazla yağı eriterek kilo vermeyi kolaylaştırdığı gibi yağ dokusunun enerjiye ve kas dokusuna dönüşmesine de katkıda bulunur. Kolesterolü ve kan şekerini dengelemeye yardımcı olur. Müshil etkisi ile kabızlığa karşı faydalıdır. Adet kanamalarını kolaylaştırır.
Dahilen terletici, kurt düşürücü ve adet getiricidir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Başta prostat ve göğüs kanseri olmak üzere kansere karşı da koruyucudur. Ayrıca, kas dokusunu ve kütlesini koruyucu ve yaşlanmanın etkilerini azaltıcıdır. Mideyi kuvvetlendirir. Dinçlik verir ve cinsel isteği kamçılar. Romatizma ağrılarına karşı etkilidir.
Anti-katabolik (kas yıkımının önlenmesi) ve anti-oksidant (yaşlanma etkilerinin ve serbest radikal hasarın azaltılması) etkiye sahiptir. Kan şekerini kontrol altına almaya yardımcı olur. bütün bu faydaların etkisi sadece soğuk sıkma denilen mekanik sıkma sonucu elde edilen yağlarda görülür. rafine edilen aspir yağı edilen yağlar yüksek sıcaklıklara maruz kaldığından ve kimyasallarla işlem gördüğünden bu tür etkilerden söz edilemez.
Sadece soğuk aspir yağı böyle etkiye sahiptir. aspir yağı Kullanımı, Aspir yağını gönül rahatlığıyla bütün yemeklerinizde salatalarınızda ve kızartmalarınızda kullanabilirsiniz. dikkat edilmesi gereken nokta Kızartmalarınızı lütfen yağı çok ısıtmadan yapmaya başlayın. aspir yağını marketlerde kolaylıkla bulabilirsiniz.
Dahilen terletici, kurt düşürücü ve adet getiricidir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Başta prostat ve göğüs kanseri olmak üzere kansere karşı da koruyucudur. Ayrıca, kas dokusunu ve kütlesini koruyucu ve yaşlanmanın etkilerini azaltıcıdır. Mideyi kuvvetlendirir. Dinçlik verir ve cinsel isteği kamçılar. Romatizma ağrılarına karşı etkilidir.
Anti-katabolik (kas yıkımının önlenmesi) ve anti-oksidant (yaşlanma etkilerinin ve serbest radikal hasarın azaltılması) etkiye sahiptir. Kan şekerini kontrol altına almaya yardımcı olur. bütün bu faydaların etkisi sadece soğuk sıkma denilen mekanik sıkma sonucu elde edilen yağlarda görülür. rafine edilen aspir yağı edilen yağlar yüksek sıcaklıklara maruz kaldığından ve kimyasallarla işlem gördüğünden bu tür etkilerden söz edilemez.
Sadece soğuk aspir yağı böyle etkiye sahiptir. aspir yağı Kullanımı, Aspir yağını gönül rahatlığıyla bütün yemeklerinizde salatalarınızda ve kızartmalarınızda kullanabilirsiniz. dikkat edilmesi gereken nokta Kızartmalarınızı lütfen yağı çok ısıtmadan yapmaya başlayın. aspir yağını marketlerde kolaylıkla bulabilirsiniz.
havuç suyu nasıl tüketilmeli
havuç kürü neden kullanılmalı: Unutkanlığınız mı başladı. Onun taze sıkılmış havuç suyunu kür olarak uyguladığınızda, unutkanlığınızın ortadan kalktığını aynı zamanda algılama gücünüzdeki artışı gözlemleyebilirsiniz.
Tüm bunların yanında havuç kürü Erken bunama (demans), Alzheimer, Kalp krizi, Deri ve akciğer kanseri, Kronik baş ağrısına karşı da önleyicidir. Unutmayınız ki, sonradan kazanılmış hiçbir hastalık çaresiz değildir. Sonradan kazanılmış olan hastalıkların hemen hemen tamamı önlenebilir. Önlemek ve korunmak insanın kendi elindedir. Tavşanlar çok hızlı çoğalan hayvanlardır. Bu hayvanların çok hızlı çoğalmalarının arkasındaki etken kendisiyle özdeşleşen bitkidir ve bu da havuçtur. Havuç bazı hormonlarını aktive eden bir sebzedir.
Tavşanın havucu severek tükettiğini hemen herkes bilir. Ancak, havucun cinsel arzuyu tetikleyen özelliğinin olabileceğini düşünmek kimsenin aklına gelmezdi. Son birkaç yıldan bu yana yapılan araştırmalar havucun hem düşünme gücünü artırdığını hem de iktidarsızlığa karşı önleyici güç olduğunu ortaya koymaya başlamıştır.
Aynı zamanda unutkanlığa karşı muhteşem bir silah oluşturmaktadır. Unutkanlık şikâyetiniz var ise, taze sıkılmış havuç suyu kürü bu anlamda çok iyi bir yardımcıdır. Havucun içerdiği falcarinol etkin maddesinin iki önemli etkisi vardır. Tıp dili ile söylemek gerekirse, falcarinol maddesi anti-neoplastik özelliği olan etkin bir maddedir. Bu bakımdan havuç kansere karşı önleyicidir. İkincisi ise bu etkin maddenin antitümör etki göstermesidir.
Havuç Kürünü uygulamak gerekir. havucun bu özelliğinden istifade edebilmeniz için havuç kürünü yapmak gerekir. Yemeklerinizde veya salatanızda tercihli olarak kullanacağınız havuç bir beslenme şeklidir. Eğer onun tedavi veya önleyici gücünden faydalanmak istiyorsanız, mutlaka kürünü uygulamanız gerekir. Havuç, özellikle deri ve akciğer kanserine karşı mükemmel bir önleyicidir. Prostat, pankreas veya meme kanserine karşı bu önleyici gücü yok denecek azdır.
Bir bitkinin kansere karşı önleyici gücünden bahsediliyor ise, mutlaka hangi kanser türüne karşı etkili olduğu sorulmalı ve öğrenilmelidir. Havucun en çok neye yaradığını kime sorarsanız sorun, hemen gözlere iyi geldiği cevabını alırsınız. Havuç bol miktarda A vitamini içerdiğinden dolayı gözler için faydalıdır. Ancak burada bilmemiz gereken nokta A vitamininin yağda çözünen bir vitamin olmasıdır. Havuç suyunu doğrudan içtiğimiz taktirde içerdiği A vitamininden tam anlamıyla istifade edemeyiz.
İçerdiği A vitaminini büyük bir oranda vücudumuza kazandırmak istiyorsak, bu taktirde bir bardak havuç suyunun içerisine iki-üç damla sıvı yağ damlatmamız gerekir. Damlatılan bu sıvı yağ havucun içerdiği A vitamininin çok daha büyük oranda vücudumuz tarafından emilmesini sağlayacaktır. Avrupa’nın bazı şehirlerinde taze meyve suyu satan dükkânlarda havuç suyu sipariş ettiğiniz zaman, “birkaç damla sıvı yağ damlatalım mı? diye sorarlar.
havuç suyu nasıl tüketilmeli: Üç ay boyunca her gün, akşam yemeğinden iki saat sonra taze sıkılmış bir bardak havuç suyu içilir. Üç ay tamamlandıktan sonra haftada en fazla 2-3 defa yine akşam yemeklerinden iki saat sonra bir bardak havuç suyu içmeyi alışkanlık haline getirmek gerekir. Havuç suyunu içtikten sonra üzerine başka bir şey tüketmemeye özen gösterilmelidir.
Her gün akşam taze olarak hazırlanması ve fazla bekletilmeden tüketilmesi gerekir. Bu uygulama aynı zamanda akciğer, deri kanserine ve de kalp krizine karşı da bir önleyicidir. Günün kürü ile havucun bütün özelliklerinden istifade ediyorsunuz demektir. Piyasada satılan hazır havuç suları bu amaç için kullanıldığı taktirde başarı oranı yüzde 70 oranında azalabilmektedir.
Bu nedenle havuç suyunu kendiniz mutfağınızda taze olarak hazırlarsanız çok daha başarılı sonuç alırsınız. Havuç kürü, insan vücudunda bulunan OGG1 (8-OxoGuanine DNA Glycosylase) enzimini aktive etme özelliğine sahiptir. OGG1 enziminin aktivitesinin düşüklüğü, akciğer kanserinin oluşumunda oldukça etkilidir. Akciğer kanserine yakalanmış hastalarda OGG1 enziminin aktivitesinin düşük olduğu gözlenmiştir.
Yapılan klinik deneyler OGG1 enziminin aktivitesinin düşük olması durumunda, akciğer kanserine yakalanma riskinin on misli artış gösterdiğini ortaya koymuştur. Taze sıkılmış havuç suyu kürü, OGG1 enziminin aktivitesini yükselterek, bu kanser türüne karşı güçlü bir önleyici özellik göstermektedir. Bu özellik aynı zamanda keçiboynuzu (harnup) küründe de bulunmaktadır. Havuç suyu Mide yanmasına karşı etkilidir.
Havuçta bulunan alpha-phellandrene, cinnamic acid maddeleri güçlü bir laxative özelliğe sahip olduğundan, bağırsak sisteminin sağlıklı çalışmasında oldukça etkilidir. Taze sıkılmış havuç suyu bununla da kalmayıp, bağırsaklarda oluşan ve bağırsak kanserine yol açabilen nitrozamini, nötralize edebilen zararsız hale dönüştüren (antinitrosaminic) etkin maddelere sahiptir. Havuç suyunun önemli bir özelliği yemek borusu ve mide yanmasına karşı olan gücüdür.
Eğer mevsiminden dolayı veya herhangi bir nedenle havuç bulunamıyorsa, sadece ve sadece iki yudum olarak içilecek olan soğuk sütün, yemek borusu ve mide yanmasına karşı nasıl etkili olduğunu içtikten 3-4 dakika sonra hissedeceklerdir. Dikkat edilmesi gerekn nokta Şeker hastalarının havuç kürüne karşı dikkatli olmaları gerekir. Hekimlerine danışmadan kullanmamalıdırlar.
Tüm bunların yanında havuç kürü Erken bunama (demans), Alzheimer, Kalp krizi, Deri ve akciğer kanseri, Kronik baş ağrısına karşı da önleyicidir. Unutmayınız ki, sonradan kazanılmış hiçbir hastalık çaresiz değildir. Sonradan kazanılmış olan hastalıkların hemen hemen tamamı önlenebilir. Önlemek ve korunmak insanın kendi elindedir. Tavşanlar çok hızlı çoğalan hayvanlardır. Bu hayvanların çok hızlı çoğalmalarının arkasındaki etken kendisiyle özdeşleşen bitkidir ve bu da havuçtur. Havuç bazı hormonlarını aktive eden bir sebzedir.
Tavşanın havucu severek tükettiğini hemen herkes bilir. Ancak, havucun cinsel arzuyu tetikleyen özelliğinin olabileceğini düşünmek kimsenin aklına gelmezdi. Son birkaç yıldan bu yana yapılan araştırmalar havucun hem düşünme gücünü artırdığını hem de iktidarsızlığa karşı önleyici güç olduğunu ortaya koymaya başlamıştır.
Aynı zamanda unutkanlığa karşı muhteşem bir silah oluşturmaktadır. Unutkanlık şikâyetiniz var ise, taze sıkılmış havuç suyu kürü bu anlamda çok iyi bir yardımcıdır. Havucun içerdiği falcarinol etkin maddesinin iki önemli etkisi vardır. Tıp dili ile söylemek gerekirse, falcarinol maddesi anti-neoplastik özelliği olan etkin bir maddedir. Bu bakımdan havuç kansere karşı önleyicidir. İkincisi ise bu etkin maddenin antitümör etki göstermesidir.
Havuç Kürünü uygulamak gerekir. havucun bu özelliğinden istifade edebilmeniz için havuç kürünü yapmak gerekir. Yemeklerinizde veya salatanızda tercihli olarak kullanacağınız havuç bir beslenme şeklidir. Eğer onun tedavi veya önleyici gücünden faydalanmak istiyorsanız, mutlaka kürünü uygulamanız gerekir. Havuç, özellikle deri ve akciğer kanserine karşı mükemmel bir önleyicidir. Prostat, pankreas veya meme kanserine karşı bu önleyici gücü yok denecek azdır.
Bir bitkinin kansere karşı önleyici gücünden bahsediliyor ise, mutlaka hangi kanser türüne karşı etkili olduğu sorulmalı ve öğrenilmelidir. Havucun en çok neye yaradığını kime sorarsanız sorun, hemen gözlere iyi geldiği cevabını alırsınız. Havuç bol miktarda A vitamini içerdiğinden dolayı gözler için faydalıdır. Ancak burada bilmemiz gereken nokta A vitamininin yağda çözünen bir vitamin olmasıdır. Havuç suyunu doğrudan içtiğimiz taktirde içerdiği A vitamininden tam anlamıyla istifade edemeyiz.
İçerdiği A vitaminini büyük bir oranda vücudumuza kazandırmak istiyorsak, bu taktirde bir bardak havuç suyunun içerisine iki-üç damla sıvı yağ damlatmamız gerekir. Damlatılan bu sıvı yağ havucun içerdiği A vitamininin çok daha büyük oranda vücudumuz tarafından emilmesini sağlayacaktır. Avrupa’nın bazı şehirlerinde taze meyve suyu satan dükkânlarda havuç suyu sipariş ettiğiniz zaman, “birkaç damla sıvı yağ damlatalım mı? diye sorarlar.
havuç suyu nasıl tüketilmeli: Üç ay boyunca her gün, akşam yemeğinden iki saat sonra taze sıkılmış bir bardak havuç suyu içilir. Üç ay tamamlandıktan sonra haftada en fazla 2-3 defa yine akşam yemeklerinden iki saat sonra bir bardak havuç suyu içmeyi alışkanlık haline getirmek gerekir. Havuç suyunu içtikten sonra üzerine başka bir şey tüketmemeye özen gösterilmelidir.
Her gün akşam taze olarak hazırlanması ve fazla bekletilmeden tüketilmesi gerekir. Bu uygulama aynı zamanda akciğer, deri kanserine ve de kalp krizine karşı da bir önleyicidir. Günün kürü ile havucun bütün özelliklerinden istifade ediyorsunuz demektir. Piyasada satılan hazır havuç suları bu amaç için kullanıldığı taktirde başarı oranı yüzde 70 oranında azalabilmektedir.
Bu nedenle havuç suyunu kendiniz mutfağınızda taze olarak hazırlarsanız çok daha başarılı sonuç alırsınız. Havuç kürü, insan vücudunda bulunan OGG1 (8-OxoGuanine DNA Glycosylase) enzimini aktive etme özelliğine sahiptir. OGG1 enziminin aktivitesinin düşüklüğü, akciğer kanserinin oluşumunda oldukça etkilidir. Akciğer kanserine yakalanmış hastalarda OGG1 enziminin aktivitesinin düşük olduğu gözlenmiştir.
Yapılan klinik deneyler OGG1 enziminin aktivitesinin düşük olması durumunda, akciğer kanserine yakalanma riskinin on misli artış gösterdiğini ortaya koymuştur. Taze sıkılmış havuç suyu kürü, OGG1 enziminin aktivitesini yükselterek, bu kanser türüne karşı güçlü bir önleyici özellik göstermektedir. Bu özellik aynı zamanda keçiboynuzu (harnup) küründe de bulunmaktadır. Havuç suyu Mide yanmasına karşı etkilidir.
Havuçta bulunan alpha-phellandrene, cinnamic acid maddeleri güçlü bir laxative özelliğe sahip olduğundan, bağırsak sisteminin sağlıklı çalışmasında oldukça etkilidir. Taze sıkılmış havuç suyu bununla da kalmayıp, bağırsaklarda oluşan ve bağırsak kanserine yol açabilen nitrozamini, nötralize edebilen zararsız hale dönüştüren (antinitrosaminic) etkin maddelere sahiptir. Havuç suyunun önemli bir özelliği yemek borusu ve mide yanmasına karşı olan gücüdür.
Eğer mevsiminden dolayı veya herhangi bir nedenle havuç bulunamıyorsa, sadece ve sadece iki yudum olarak içilecek olan soğuk sütün, yemek borusu ve mide yanmasına karşı nasıl etkili olduğunu içtikten 3-4 dakika sonra hissedeceklerdir. Dikkat edilmesi gerekn nokta Şeker hastalarının havuç kürüne karşı dikkatli olmaları gerekir. Hekimlerine danışmadan kullanmamalıdırlar.
Ter kokusunu nasıl yok edilir
Ter kokusunu nasıl yok edilir: vücudun ısı, su ve tuz dengesini düzenleyen sağlıklı bir salgıdır. Cildi nemlendirip, vücut ısısını sabitler. Sıcak ve nemli ortamlarda hızla çoğalan bakteriler ter salgısının kötü kokmasına neden olur. Ter Kokusunu Önlemek İçin, Ter kokusuna önlemeye yönelik en önemli çözüm temizliktir. Her gün banyo yapmak. Koltuk altı bölgesinde tüyleri ağda, jilet, epilatör ya da tüy dökücü kremlerle almak.
Banyo sonrası iyi kurulanmış cilde deodorant ya da antiperspirant uygulamak kötü ter kokusuna neden olan bakterileri ortadan kaldırmaya yardımcı olacaktır. Terlemeyi azaltmak için pamuklu kumaştan üretilmiş kıyafetler ve iç çamaşırları tercih etmenizde fayda vardır. Terlediğinizi hissettiğiniz anda hemen deodorant ya da antiperspirant sıkmadan önce koltuk altınızı yıkayıp bakterilerden arındırın ve iyice kurulayın. Ter kokusunu önlemek için bitkisel bir yöntem uygulamak istiyorsanız; anti bakteriyel özelliğe sahip adaçayını tercih edebilirsiniz.
1 bardak kaynar suyun içine 2 dal adaçayı ekleyip 5 dakika demlenmesi için bekleyin. Sürenin sonunda adaçayını süzün. Bir parça pamuğu adaçayına batırıp koltuk altı, ayak, el gibi terleyen bölgelerinize sürün. Ayrıca banyoda duruluma suyuna 15 dk nane yaprakları koyarsanız vücudunuz gün boyunca temiz kokacaktır. Ayak terlemesini ve bakterilerin yol açtığı mantar oluşumunu engellemek için her gün ayaklarınızı yıkayıp, parmak araları dâhil iyice kurulayın. Bebe pudrayı ayaklarınıza masaj yaparak sürün.
Banyo sonrası iyi kurulanmış cilde deodorant ya da antiperspirant uygulamak kötü ter kokusuna neden olan bakterileri ortadan kaldırmaya yardımcı olacaktır. Terlemeyi azaltmak için pamuklu kumaştan üretilmiş kıyafetler ve iç çamaşırları tercih etmenizde fayda vardır. Terlediğinizi hissettiğiniz anda hemen deodorant ya da antiperspirant sıkmadan önce koltuk altınızı yıkayıp bakterilerden arındırın ve iyice kurulayın. Ter kokusunu önlemek için bitkisel bir yöntem uygulamak istiyorsanız; anti bakteriyel özelliğe sahip adaçayını tercih edebilirsiniz.
1 bardak kaynar suyun içine 2 dal adaçayı ekleyip 5 dakika demlenmesi için bekleyin. Sürenin sonunda adaçayını süzün. Bir parça pamuğu adaçayına batırıp koltuk altı, ayak, el gibi terleyen bölgelerinize sürün. Ayrıca banyoda duruluma suyuna 15 dk nane yaprakları koyarsanız vücudunuz gün boyunca temiz kokacaktır. Ayak terlemesini ve bakterilerin yol açtığı mantar oluşumunu engellemek için her gün ayaklarınızı yıkayıp, parmak araları dâhil iyice kurulayın. Bebe pudrayı ayaklarınıza masaj yaparak sürün.
21 Mayıs 2011 Cumartesi
Ağız kuruluğu için bitkiler nasıl kullanılmalı
Ahmet Maranki Ağız Kuruluğu için bitkisel öneriler:
Ağız Kuruluğu: Ağız kuruluğu birçok insanda gözlenebilen bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlık tanım olarak diş hekimliği alanında kserostomia şeklinde isimlendirilir. Ağız kuruluğu nedenleri arasında ise Ağız kuruluğunun ana nedeni tükürük salgısı ile alakalıdır. Tükürük bezleri tükürük salgılama durumunu azaltır. Bunun neticesinde de ağızda kururluk oluşur. Ağız kuruluğunun diğer nedenlerine de şöyle kısaca bir değinirsek Ağız kuruluğunun birçok nedeni olabilir.
Bu nedenlerin başında ilaç kullanımından kaynaklı ağız kuruluğundan söz edilebilir. Dikkat ettiyseniz birçok ilaç yan etki olarak ağız kuruluğu yaratmaktadır. Tükrük salgısını oluşturan tükürük bezlerinin rahatsızlanması sonucu oluşan durumlar ağız kuruluğunun oluşmasına neden olur. İnsanlar yaşlandıkça vücutlarındaki su miktarı da azalır. Haliyle tükürük salgısı da azalır bu da otomatikman ağız kuruluğuna neden olur. Hastalıklardan bazıları özellikle sinir sistemi rahatsızlıkları insanlarda ağız kuruluğuna neden olmaktadır. Bu hastalıklardan başka şeker hastalığı, diabet, hormonal rahatsızlıklar, siyogren tarzı rahatsızlıklar da ağız kuruluğuna neden olabilmektedir.
Bazı hastalıkların tedavisinde ve araştırmasında kullanılan radyoterapi ve radyoloik yaklaşımlar tükrük bezlerinde bazı sorunlara neden olabilmektedir. Bunun sonucunda ağız kuruluğu oluşmaktadır. Bazı alışkanlıklarda ağız kuruluğuna neden olur. Örneğin alkol sigara ve kafein bunların başında gelir. Ağız Kuruluğu Sonuçları arasında Ağız Kuruluğu Sonuçları yukarıda saydığımız durumların neticesi olarak ağız kuruluğu olan kişilerde bazı aktivite eksikliği ve bazı anormal durumlar oluşabilir. Bunlara kısaca değinmek gerekirse yeme içme durumlarında özellikle kuru gıdaların tüketilmesinde ağız kuruluğu aktiviteyi zorlaştırır.
Ağız kuruluğu olan insanların dillerinde özellikle bir yanma hissi ya da sızlama hissi olur. Ağız kuruluğunun bir başka etkisi kişiyi sürekli sıvı tüketmek zorunda bırakmasıdır. Su azlığı ve su ihtiyacı neticesinde dudaklarda istenmeyen yaralar oluşur. Bu yaralar derin çatlaklar ve kuruluk şeklinde kendini gösterir. Ağız kuruluğu nedeniyle konuşurken zorlanırsınız ve sürekli yutkunma hissi duyarsınız ve konuşma esnasında rahat yutkunamadığınız için enteresan durumlar da görünürsünüz. Susuzluğun yol açtığı ağız kuruluğu tat almanızda sorun yaratır ve yediğiniz ya da içtiğiniz gıdalardan yeteri kadar lezzet alamazsınız. Yaşlılarda özellikle ağızlarında protez kullananlarda sorun teşkil eder. Tüm bunların neticesinde de kötü ağız kokusu oluşur.
Tükrük salgısının bilinmeyen diğer yönü ise mikroplara karşı vücudunuzu savunması ve ağız yoluyla giren mikroplara karşı savaşmasıdır. Bu nedenle mikroplar özellikle iyi yıkanmayan sebze ve meyveler ya da kaliteli olmayan etler ya da iyi pişmemiş olanlar da bulunan bakteriler tükrük salgısı nedeniyle ağızda inanılmaz bir savunma alanıyla karşılanır. Bu salgının azalması demek savunma sisteminin giriş kapısının açık olması ve mikropların daha rahat olarak kale kapısından içeri girmesi demektir. Tükrük salgısının azalmasıyla oluşan ana hastalıklar diş ve diş eti hastalıklarıdır. Diş hastalıkları ile çok tehlikeli alanlara sızabilirler. Tükrük oksijen ihtiva eder ve oksijenin azalması hastalıklara davetiye çıkarır.
Ağız kuruluğu için bitkiler nasıl kullanılmalı: Ağız kuruluğunu önlemek için ağzınızı bol bol ıslatın ve özellikle sıvı tüketimini artırın. Bazı maddelerin kullanımını azaltın. Örneğin kafein, sigara ya da alkol Ağız kuruluğunun nedeni kullanmak zorunda olduğunuz bir ilaç ise bu ilacı eşdeğeri ile değiştirebilirsiniz. Bol miktarda narenciye tüketin. Portakal, mandalina ve limon tüketmeniz durumunda bu meyvelerde bulunan c vitamini sayesinde ağız kuruluğunuz giderilebilir. Havasız ortamlarda ve havası kuru ortamlarda da bulunmak ağız kuruluğuna neden olur. Şekersiz sakız çiğnemekte ağız kuruluğunu yok eder.
Ağız Kuruluğu: Ağız kuruluğu birçok insanda gözlenebilen bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlık tanım olarak diş hekimliği alanında kserostomia şeklinde isimlendirilir. Ağız kuruluğu nedenleri arasında ise Ağız kuruluğunun ana nedeni tükürük salgısı ile alakalıdır. Tükürük bezleri tükürük salgılama durumunu azaltır. Bunun neticesinde de ağızda kururluk oluşur. Ağız kuruluğunun diğer nedenlerine de şöyle kısaca bir değinirsek Ağız kuruluğunun birçok nedeni olabilir.
Bu nedenlerin başında ilaç kullanımından kaynaklı ağız kuruluğundan söz edilebilir. Dikkat ettiyseniz birçok ilaç yan etki olarak ağız kuruluğu yaratmaktadır. Tükrük salgısını oluşturan tükürük bezlerinin rahatsızlanması sonucu oluşan durumlar ağız kuruluğunun oluşmasına neden olur. İnsanlar yaşlandıkça vücutlarındaki su miktarı da azalır. Haliyle tükürük salgısı da azalır bu da otomatikman ağız kuruluğuna neden olur. Hastalıklardan bazıları özellikle sinir sistemi rahatsızlıkları insanlarda ağız kuruluğuna neden olmaktadır. Bu hastalıklardan başka şeker hastalığı, diabet, hormonal rahatsızlıklar, siyogren tarzı rahatsızlıklar da ağız kuruluğuna neden olabilmektedir.
Bazı hastalıkların tedavisinde ve araştırmasında kullanılan radyoterapi ve radyoloik yaklaşımlar tükrük bezlerinde bazı sorunlara neden olabilmektedir. Bunun sonucunda ağız kuruluğu oluşmaktadır. Bazı alışkanlıklarda ağız kuruluğuna neden olur. Örneğin alkol sigara ve kafein bunların başında gelir. Ağız Kuruluğu Sonuçları arasında Ağız Kuruluğu Sonuçları yukarıda saydığımız durumların neticesi olarak ağız kuruluğu olan kişilerde bazı aktivite eksikliği ve bazı anormal durumlar oluşabilir. Bunlara kısaca değinmek gerekirse yeme içme durumlarında özellikle kuru gıdaların tüketilmesinde ağız kuruluğu aktiviteyi zorlaştırır.
Ağız kuruluğu olan insanların dillerinde özellikle bir yanma hissi ya da sızlama hissi olur. Ağız kuruluğunun bir başka etkisi kişiyi sürekli sıvı tüketmek zorunda bırakmasıdır. Su azlığı ve su ihtiyacı neticesinde dudaklarda istenmeyen yaralar oluşur. Bu yaralar derin çatlaklar ve kuruluk şeklinde kendini gösterir. Ağız kuruluğu nedeniyle konuşurken zorlanırsınız ve sürekli yutkunma hissi duyarsınız ve konuşma esnasında rahat yutkunamadığınız için enteresan durumlar da görünürsünüz. Susuzluğun yol açtığı ağız kuruluğu tat almanızda sorun yaratır ve yediğiniz ya da içtiğiniz gıdalardan yeteri kadar lezzet alamazsınız. Yaşlılarda özellikle ağızlarında protez kullananlarda sorun teşkil eder. Tüm bunların neticesinde de kötü ağız kokusu oluşur.
Tükrük salgısının bilinmeyen diğer yönü ise mikroplara karşı vücudunuzu savunması ve ağız yoluyla giren mikroplara karşı savaşmasıdır. Bu nedenle mikroplar özellikle iyi yıkanmayan sebze ve meyveler ya da kaliteli olmayan etler ya da iyi pişmemiş olanlar da bulunan bakteriler tükrük salgısı nedeniyle ağızda inanılmaz bir savunma alanıyla karşılanır. Bu salgının azalması demek savunma sisteminin giriş kapısının açık olması ve mikropların daha rahat olarak kale kapısından içeri girmesi demektir. Tükrük salgısının azalmasıyla oluşan ana hastalıklar diş ve diş eti hastalıklarıdır. Diş hastalıkları ile çok tehlikeli alanlara sızabilirler. Tükrük oksijen ihtiva eder ve oksijenin azalması hastalıklara davetiye çıkarır.
Ağız kuruluğu için bitkiler nasıl kullanılmalı: Ağız kuruluğunu önlemek için ağzınızı bol bol ıslatın ve özellikle sıvı tüketimini artırın. Bazı maddelerin kullanımını azaltın. Örneğin kafein, sigara ya da alkol Ağız kuruluğunun nedeni kullanmak zorunda olduğunuz bir ilaç ise bu ilacı eşdeğeri ile değiştirebilirsiniz. Bol miktarda narenciye tüketin. Portakal, mandalina ve limon tüketmeniz durumunda bu meyvelerde bulunan c vitamini sayesinde ağız kuruluğunuz giderilebilir. Havasız ortamlarda ve havası kuru ortamlarda da bulunmak ağız kuruluğuna neden olur. Şekersiz sakız çiğnemekte ağız kuruluğunu yok eder.
ağrı kesici bitkilerin etkili olduğu alanlar
Ahmet Maranki Ağrı kesici bitkilerin anlamı: İnsanlar varoluşlarından bu yana dek dünya şartlarına adapte olmak için birçok zararlı bitki kendisine zarar veren hayvanlar ve buna ek olarak insanların yapısında bulunan savaşma isteğidir. Bunun sonucunda çıkan ve halen günümüzde dahi devam eden savaşlarla beraber, oluşan fizyolojik ve psikolojik sıkıntılara karşı, kendisinin hissetmiş olduğu bazı acı hislerine karşı kendisini en az zararla atlatmasına yardımcı olacak ağrı kesicileri üretme isteği olmuştur.
Bunlardan bazıları için misal olarak ikinci dünya savaşında üretilen penisilin milyonlarca kişinin hayatını kurtarmıştır. Birçok bitki ve bitki özleri keşfedildikleri hastalıkla ve bunların ağrı kesici özelliği ile tıp dünyasında kullanılmaya devam etmektedir. ağrı kesici bitkilerden bazılar aşağıda verilmiştir.
Ağrı kesici şifalı bitki türleri:
kekik yağı : kekik yağının sahip olduğu bileşimlerden karyakrol ve timol ismindeki maddeler ağrı kesici özellikleri ile kendini gösterirler. Kekik yağı ağrıyan bölgeye ovma işlemi ile uygulandığında ağrı hissini azaltır. Bununla birlikte kekik yağına zeytin yağı ilave ederek oluşturulan karışımlar ağrı hissini daha da azaltır.
Haşhaş: Haşhaş içinde bulunan bazı moleküller sayesinde top dünyasının vazgeçilmez ağrı kesicidir. Bahsedilen molekülün ismi opiatlardır. Opiatlar afyon alkaloitleridir. Morfin ve uyuşturucu yapımında kullanılır.
Gümüşdüğme: Gümüşdüğme ülkemizde bol miktarda bulunur. Gümüşdüğme bitkisinin yaprak kısımları bazen dayanılmaz ağrılara neden olan migren ağrılarına karşı ağrı kesici özelliği ile dikkati çeker. En çok kullanıldığı yerler İngiltere ve kanada dır.
Güzelavrat otu: Güzelavrat otu oldukça zehirli olan bir bitkidir. Kullanılması durumunda ise mutlaka doktor kontrolü gerekir.
Karanfil esansı: karanfil esansının etken maddesi öjenol maddesidir. Özellikle diş hekimliğinde kullanılan bu bitki diş hastalıklarında ağrı kesici özelliği ile yıllardan beri kullanılır.
Şeytantırnağı kökü (hafif ağrı): bu bitkinin ana vatanı güney Afrikadır. Bu bitkinin kökünden çay yapılır ve hafif ağrılara karşı etkilidir.
yaban mersini, köpek üzümü: yaban mersini kuru olan çiçekli dallarından çayı yapılır. Yapılan bu çay yara ve basur için yıkama şeklinde kullanılması ile tedavi edilebilir.
Papatya çiçeği: basur hastalarında oluşan iltihaplara karşı pansuman şeklinde kullanılırsa hem ağrıyı keser hem de yaranın iyileşmesini sağlar.
Zeytinyağı: zeytinyağını ağrı kesici olarak en çok etki gösterebileceği alan insanların baş kısmıdır. İçindeki İbuprofen isimli madde ile baş ağrılarında karşı çok etkili bir çözümdür.
ağrı kesici bitkilerin etkili olduğu alanlar: Baş bölgesinde zeytinyağı özellikle sızma olanı, okaliptüs yağı ve mentol yağı bunlar baş ve migren ağrılarında etkilidir. Boyun ve bel bölgelerinde ise kafuru, zencefil, edrefil (cennet biberi) bu bitkileri ağrıyan bölgelere sürmek ağrının hafiflemesine neden olur. Zencefil ve cennet biberini karıştırın oluşan karışım çok yakıcıdır ve ağrıyan kısma sürün ve sonucuna bakın. Sürdüğünüz bölgeyi bir bezle sarın ve ısıyı hapsedin.
Dikkat etmeniz gereken noktalardan biride bu oluşan karışım vücudunuzdaki bazı bölgelere özellikle göz çevresine temas etmesinden kaçının. Günde bir kere olmak üzere 3 gün boyunca uygulayın. Eklemler de eklem bölgelerinize kafur denilen bitkiyi kullanın bu bitkinin özelliği romatizmal durumlara karşı daha etkili olmasıdır. Kesinlikle ama kesinlikle dahilen kullanılamaz oldukça zehirlidir. Kullanılma yöntemi mutlaka haricen olmalıdır. Kullanım şekline gelince yaklaşık olarak 3 tablet kafur 250 gr saf alkolün içinde eritilmesi gerekir. Ağrı olan bölgeye direk sürülür. Özellikle eklem, diz, dirsek gibi kısımlara sürülür. Diz kapaklarında salisilik asit daha çok bilinen adıyla domates ilacı saf alkol içinde eritilmek suretiyle uygulanır. Uygulanması gereken bölgeler olarak diz kapakları uygundur.
Günde 1 kez ve toplamda ise 10 gün uygulamak gerekir. salisilik asit eski zamanlarda söğüt ağacının dal ve yapraklarından türetilirdi.Tüm Beden için kullanılacak yağların başında susam yağı sinir uçlarına olan uyarıcı etkisiyle başta gelir. Beklide daha önce duyduğunuz üzerine Hindistan da bazı bölgelerde insanlar tüm vücutlarına bu yağ sürerek masaj yapmaktadırlar. Vücut böylece inanılmaz gevşiyor ve rahatlıyor
Bunlardan bazıları için misal olarak ikinci dünya savaşında üretilen penisilin milyonlarca kişinin hayatını kurtarmıştır. Birçok bitki ve bitki özleri keşfedildikleri hastalıkla ve bunların ağrı kesici özelliği ile tıp dünyasında kullanılmaya devam etmektedir. ağrı kesici bitkilerden bazılar aşağıda verilmiştir.
Ağrı kesici şifalı bitki türleri:
kekik yağı : kekik yağının sahip olduğu bileşimlerden karyakrol ve timol ismindeki maddeler ağrı kesici özellikleri ile kendini gösterirler. Kekik yağı ağrıyan bölgeye ovma işlemi ile uygulandığında ağrı hissini azaltır. Bununla birlikte kekik yağına zeytin yağı ilave ederek oluşturulan karışımlar ağrı hissini daha da azaltır.
Haşhaş: Haşhaş içinde bulunan bazı moleküller sayesinde top dünyasının vazgeçilmez ağrı kesicidir. Bahsedilen molekülün ismi opiatlardır. Opiatlar afyon alkaloitleridir. Morfin ve uyuşturucu yapımında kullanılır.
Gümüşdüğme: Gümüşdüğme ülkemizde bol miktarda bulunur. Gümüşdüğme bitkisinin yaprak kısımları bazen dayanılmaz ağrılara neden olan migren ağrılarına karşı ağrı kesici özelliği ile dikkati çeker. En çok kullanıldığı yerler İngiltere ve kanada dır.
Güzelavrat otu: Güzelavrat otu oldukça zehirli olan bir bitkidir. Kullanılması durumunda ise mutlaka doktor kontrolü gerekir.
Karanfil esansı: karanfil esansının etken maddesi öjenol maddesidir. Özellikle diş hekimliğinde kullanılan bu bitki diş hastalıklarında ağrı kesici özelliği ile yıllardan beri kullanılır.
Şeytantırnağı kökü (hafif ağrı): bu bitkinin ana vatanı güney Afrikadır. Bu bitkinin kökünden çay yapılır ve hafif ağrılara karşı etkilidir.
yaban mersini, köpek üzümü: yaban mersini kuru olan çiçekli dallarından çayı yapılır. Yapılan bu çay yara ve basur için yıkama şeklinde kullanılması ile tedavi edilebilir.
Papatya çiçeği: basur hastalarında oluşan iltihaplara karşı pansuman şeklinde kullanılırsa hem ağrıyı keser hem de yaranın iyileşmesini sağlar.
Zeytinyağı: zeytinyağını ağrı kesici olarak en çok etki gösterebileceği alan insanların baş kısmıdır. İçindeki İbuprofen isimli madde ile baş ağrılarında karşı çok etkili bir çözümdür.
ağrı kesici bitkilerin etkili olduğu alanlar: Baş bölgesinde zeytinyağı özellikle sızma olanı, okaliptüs yağı ve mentol yağı bunlar baş ve migren ağrılarında etkilidir. Boyun ve bel bölgelerinde ise kafuru, zencefil, edrefil (cennet biberi) bu bitkileri ağrıyan bölgelere sürmek ağrının hafiflemesine neden olur. Zencefil ve cennet biberini karıştırın oluşan karışım çok yakıcıdır ve ağrıyan kısma sürün ve sonucuna bakın. Sürdüğünüz bölgeyi bir bezle sarın ve ısıyı hapsedin.
Dikkat etmeniz gereken noktalardan biride bu oluşan karışım vücudunuzdaki bazı bölgelere özellikle göz çevresine temas etmesinden kaçının. Günde bir kere olmak üzere 3 gün boyunca uygulayın. Eklemler de eklem bölgelerinize kafur denilen bitkiyi kullanın bu bitkinin özelliği romatizmal durumlara karşı daha etkili olmasıdır. Kesinlikle ama kesinlikle dahilen kullanılamaz oldukça zehirlidir. Kullanılma yöntemi mutlaka haricen olmalıdır. Kullanım şekline gelince yaklaşık olarak 3 tablet kafur 250 gr saf alkolün içinde eritilmesi gerekir. Ağrı olan bölgeye direk sürülür. Özellikle eklem, diz, dirsek gibi kısımlara sürülür. Diz kapaklarında salisilik asit daha çok bilinen adıyla domates ilacı saf alkol içinde eritilmek suretiyle uygulanır. Uygulanması gereken bölgeler olarak diz kapakları uygundur.
Günde 1 kez ve toplamda ise 10 gün uygulamak gerekir. salisilik asit eski zamanlarda söğüt ağacının dal ve yapraklarından türetilirdi.Tüm Beden için kullanılacak yağların başında susam yağı sinir uçlarına olan uyarıcı etkisiyle başta gelir. Beklide daha önce duyduğunuz üzerine Hindistan da bazı bölgelerde insanlar tüm vücutlarına bu yağ sürerek masaj yapmaktadırlar. Vücut böylece inanılmaz gevşiyor ve rahatlıyor
ahmet maranki ağız yaraları bitkisel tedavi
ahmet maranki ağız yaraları bitkisel tedavi: Ahmet Maranki katıldığı televizyon programlarında olsun görsel medyada ve yazılı medya da olsun siz değerli okurlarımıza faydalı bitki kürlerini anlatmakta ve sizlerle bu bilgilerini paylaşmaktadır.
Bu konulardan biri de Ahmet Maranki hocamızın ağız yaraları hakkında bizlerle paylaştığı bazı bitkiler ve bitki kürleri dir. Ahmet Maranki hocamızın bitkisel tedavi yöntemleriyle çözüme ulaştırmaya çalıştığı ağız yaraları konusunda kullanılması gereken bitkiler sıralanışı şöyledir.
Ağız yaraları için şifalı bitkiler: Ağız yaralarına bitkisel çözümü Ahmet maranki için kişniş tohumundan başka bir malzemeye gerek yoktur. Peki kişniş tohumunu ağız yaralarından kullanmak için naşıl kullanmalıyız. Kişniş tohumunu kullanmak için öncelikle onu parçalara ayırmalı ve un kıvamına getirmelisiniz.
Un kıvamına gelen kişniş tohumunu temiz kireci az olan ve yaklaşık olarak 200 gr kadar olan suyun içerisine bir çay kaşığı koymamız gerekiyor sonra yapmamız gereken işlemler oldukça basit 20 dakika kadar demlemeli ve bir süre bekledikten sonra bu çayı tüketiyoruz. Çayın tüketim şekline gelince günde 3 çay bardağı içmemiz kafi gelecektir. Sabah, öğlen ve akşam vakitlerinde tüketmek ağız yaralarında size hiç ummadığınız sonuçlar doğuracaktır.
Bu konulardan biri de Ahmet Maranki hocamızın ağız yaraları hakkında bizlerle paylaştığı bazı bitkiler ve bitki kürleri dir. Ahmet Maranki hocamızın bitkisel tedavi yöntemleriyle çözüme ulaştırmaya çalıştığı ağız yaraları konusunda kullanılması gereken bitkiler sıralanışı şöyledir.
Ağız yaraları için şifalı bitkiler: Ağız yaralarına bitkisel çözümü Ahmet maranki için kişniş tohumundan başka bir malzemeye gerek yoktur. Peki kişniş tohumunu ağız yaralarından kullanmak için naşıl kullanmalıyız. Kişniş tohumunu kullanmak için öncelikle onu parçalara ayırmalı ve un kıvamına getirmelisiniz.
Un kıvamına gelen kişniş tohumunu temiz kireci az olan ve yaklaşık olarak 200 gr kadar olan suyun içerisine bir çay kaşığı koymamız gerekiyor sonra yapmamız gereken işlemler oldukça basit 20 dakika kadar demlemeli ve bir süre bekledikten sonra bu çayı tüketiyoruz. Çayın tüketim şekline gelince günde 3 çay bardağı içmemiz kafi gelecektir. Sabah, öğlen ve akşam vakitlerinde tüketmek ağız yaralarında size hiç ummadığınız sonuçlar doğuracaktır.
Hayıt çayı nasıl kullanılmalı
Hayıt çayı nasıl kullanılmalı: Hayıt çayını evde kendi hazırlamak isteyenler şu şekilde bunu yapabilirler. İlk önce yarım çay kaşığı miktarındaki hayıt tohumu bir miktar ezilir. Daha sonra bu hayıt tohumu 1 su bardağı miktarındaki suyun içinde kaynatılır. 15 dakika boyunca demlenmesi beklendikten sonra süzülüp içilir. Hayıt çayının taze olarak hazırlanması ve bekletilmeden, soğutulmadan içilmesi önerilmektedir. Hazır hayıt çayı poşetlerini demleme ve hastalıklara göre kullanım miktarı ise şu şekildedir. Hayıt suyunu, yani hayıt çayını yukarıdaki tarifimize göre evinizde hazırlayabileceğiniz gibi bununla uğraşmak istemediğiniz takdirde hazır hayıt çaylarını da (sallama poşet) kullanabilirsiniz. Bunun için 1 süzen poşet hayıtı 1 fincan kaynatılmış haldeki su içerisinde 5 dakika kadar demlemek yeterli olacaktır.
hayıt tohum hangi hastalıklarda kullanılmalı: Menopoz döneminde kullanmak isteyenlerin sabah ve akşamları olmak üzere günde iki kere içmeleri önerilir. Adet sancıları için bitkisel çözüm amacıyla içilecekse ki hayıt en çok adet sancıları için etkilidir, adet döneminden birkaç gün evvel içilmeye başlanır (günde 1 süzen poşetlik çay içilecektir). Adet başladıktan sonra da, regl dönemi sona erinceye kadar, her gün birer süzen poşet içilmeye devam edilir. Kısırlık ve hayıt arasındaki ilişki de şöyledir. Kısırlık bitkisel tedavisi için kullanılacaksa, kısırlık sorunu olan kadının 3 ay süresince sabah ve akşamları birer süzen poşet hayıt çayı içmeleri gerekmektedir. Hayıt suyu adet düzene girdikten sonra veya gebe kalındıktan sonra artık içilmez. Hayıtın anne sütünü arttırmak için kullanılabilir.
Hayıt otunun yaprağı ve çiçeği birlikte dövülüp, lapa yapılır. Bu lapa, zehirli hayvanın sokmuş olduğu yere uygulanırsa, zehrin etkisini yok eder. Aynı karışım, vücudun dışındaki şişler üzerine uygulanırsa, şişleri indirir. 1 su bardağı kaynar suya, 1 tatlı kaşığı hayıt otu konur, 15 dakika sonra süzülür. Günde 1 veya 3 bardak bu çaydan içilir. Çörekotu ile beraber kaynatılıp, tatlandırılarak içilmeye devam edilirse, anne sütünü artırır. Kanserli hastaların bu otu kullanmamaları gerekir. Hayıt suyunun tadı biraz kötü gelebilmekle birlikte bu çayın adet sancılarına, menopoz dönemi sorunlarına ve hormon dengesizliğine bağlı kısırlık tedavisi için etkili olduğu göz ardı edilmemelidir.
hayıt tohum hangi hastalıklarda kullanılmalı: Menopoz döneminde kullanmak isteyenlerin sabah ve akşamları olmak üzere günde iki kere içmeleri önerilir. Adet sancıları için bitkisel çözüm amacıyla içilecekse ki hayıt en çok adet sancıları için etkilidir, adet döneminden birkaç gün evvel içilmeye başlanır (günde 1 süzen poşetlik çay içilecektir). Adet başladıktan sonra da, regl dönemi sona erinceye kadar, her gün birer süzen poşet içilmeye devam edilir. Kısırlık ve hayıt arasındaki ilişki de şöyledir. Kısırlık bitkisel tedavisi için kullanılacaksa, kısırlık sorunu olan kadının 3 ay süresince sabah ve akşamları birer süzen poşet hayıt çayı içmeleri gerekmektedir. Hayıt suyu adet düzene girdikten sonra veya gebe kalındıktan sonra artık içilmez. Hayıtın anne sütünü arttırmak için kullanılabilir.
Hayıt otunun yaprağı ve çiçeği birlikte dövülüp, lapa yapılır. Bu lapa, zehirli hayvanın sokmuş olduğu yere uygulanırsa, zehrin etkisini yok eder. Aynı karışım, vücudun dışındaki şişler üzerine uygulanırsa, şişleri indirir. 1 su bardağı kaynar suya, 1 tatlı kaşığı hayıt otu konur, 15 dakika sonra süzülür. Günde 1 veya 3 bardak bu çaydan içilir. Çörekotu ile beraber kaynatılıp, tatlandırılarak içilmeye devam edilirse, anne sütünü artırır. Kanserli hastaların bu otu kullanmamaları gerekir. Hayıt suyunun tadı biraz kötü gelebilmekle birlikte bu çayın adet sancılarına, menopoz dönemi sorunlarına ve hormon dengesizliğine bağlı kısırlık tedavisi için etkili olduğu göz ardı edilmemelidir.
yanık izleri için bitkisel tedavi tarifleri
yanık izleri için bitkisel tedavi nasıl yapılmalı: Yanık izleri için uygulanabilecek bir kaç bitkisel tedavi yöntemi aşağıda anlatılımıştır. Ahmet maranki katıldığı televizyon programında yanık izleri özellikle yüz, boyun, el ve vücudun görünen diğer yerlerinde ortaya çıkarsa kişide psikolojik ve sosyal bazı sorunlara ve bir takım öz güven kayıplarına yol açabileceğinden ve bunları yok etmek için bazı bitkisel tariflerden bahsediyor.
yanık izleri için bitkisel tedavi tarifleri: Böğürtlen yapraklan toz haline getirilir, yanığın üzerine serpilir. Bir miktar susam yağı, kaynar suya karıştırılıp, yaralar sürülür. Tahinin üzerine biriken yağ alınır. 200 gram balmumuyla beraber hafif ateşte mum eriyinceye kadar tutulur. Biraz soğuyunca 1 yumurta sarısı ilave edilerek karıştırılır. Bu karışım yanıklara sürülür. Lahana yaprakları ezilir, yumurta akıyla karıştırılıp, yanıkların üzerine konulur.
Lavanta çiçekleri haşlanır. Suyuyla pansuman yapılır. Marul yapraklan ezilir. Lapa halinde yanıklara konulur. 1 bardak kaynar suya, 10 gram kuşburnu yaprak ve çiçeği konulur. 10 dakika bekletilip, süzülen suyla yanıkların üzerine kompres yapılır. Semizotu lapa haline getirilir. Yanıkların üzerine konulur.
Yanık izlerinde tatbik edilebilecek şifalı bitkiler:
Aloe vera: Yapılan bir çok araştırma, bitkinin yapraklarından elde edilen jelin, bir çok yanık vakasında son derece yararlı olduğunu ortaya koymuştur. Aloe aynı zamanda ağrı kesici, ateş düşürücü, kızarıklıları önleyici etkileri enzimler içerir. Bunlara ek olarak aole jelinin yanıkların enfekte olmasını önleyen anti bakteriyel ve anti ungal özelliği de vardır.
Sarımsak ve soğan: Sarımsak, soğan, Frenk soğanı, pırasa ve taze soğan gibi bitkiler. Afrika’dan Avrupa’ya ve Amerika’ya kadar her yerde doğrudan doğruya yanıklara uygulanır. Bu bitkilerin antiseptik özellikler taşıdıkları hiçbir şekilde inkar edilemez. Bu bitkilerden herhangi bir tanesi lapa haline getirdikten bitkiyi doğrudan yanığın tatbik ediniz.
Lavanta : 1920′lerde Fransız parfüm imalatçısı ve kimyager Rene-Maurice laboratuarında yaptığı bir çalışma sırasında elini yakmıştı. Can havliyle elini en yakında duran sıvıya, bir kap dolusu lavanta yağına daldırdı. Acısı çabucak geçti ve yanan yerde en ufak bir yara oluşmadan iyileşti. Bu olay aromaterapinin gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Papatya, okaliptüs, sardunya, soğan, nane, biberiye ve adaçayı yağı gibi bitki özü yağları da yanık tedavisinde etkili sonuçlarvermiştir. Ama bunların içinde en etkilisi lavanta yağıdır.
Sarı Kantaron: Almanya’da yapılan bir araştırma, sarı kantaron içeren merhemlerin yanıkların tedavi sürecini büyük ölçülerde kısalttığını ve yara oluşumunu en aza indirdiğini göstermiştir. Bu bitkinin tentürlerini piyasadan kolaylıkla temin edebilirsiniz.
yanık izleri için bitkisel tedavi tarifleri: Böğürtlen yapraklan toz haline getirilir, yanığın üzerine serpilir. Bir miktar susam yağı, kaynar suya karıştırılıp, yaralar sürülür. Tahinin üzerine biriken yağ alınır. 200 gram balmumuyla beraber hafif ateşte mum eriyinceye kadar tutulur. Biraz soğuyunca 1 yumurta sarısı ilave edilerek karıştırılır. Bu karışım yanıklara sürülür. Lahana yaprakları ezilir, yumurta akıyla karıştırılıp, yanıkların üzerine konulur.
Lavanta çiçekleri haşlanır. Suyuyla pansuman yapılır. Marul yapraklan ezilir. Lapa halinde yanıklara konulur. 1 bardak kaynar suya, 10 gram kuşburnu yaprak ve çiçeği konulur. 10 dakika bekletilip, süzülen suyla yanıkların üzerine kompres yapılır. Semizotu lapa haline getirilir. Yanıkların üzerine konulur.
Yanık izlerinde tatbik edilebilecek şifalı bitkiler:
Aloe vera: Yapılan bir çok araştırma, bitkinin yapraklarından elde edilen jelin, bir çok yanık vakasında son derece yararlı olduğunu ortaya koymuştur. Aloe aynı zamanda ağrı kesici, ateş düşürücü, kızarıklıları önleyici etkileri enzimler içerir. Bunlara ek olarak aole jelinin yanıkların enfekte olmasını önleyen anti bakteriyel ve anti ungal özelliği de vardır.
Sarımsak ve soğan: Sarımsak, soğan, Frenk soğanı, pırasa ve taze soğan gibi bitkiler. Afrika’dan Avrupa’ya ve Amerika’ya kadar her yerde doğrudan doğruya yanıklara uygulanır. Bu bitkilerin antiseptik özellikler taşıdıkları hiçbir şekilde inkar edilemez. Bu bitkilerden herhangi bir tanesi lapa haline getirdikten bitkiyi doğrudan yanığın tatbik ediniz.
Lavanta : 1920′lerde Fransız parfüm imalatçısı ve kimyager Rene-Maurice laboratuarında yaptığı bir çalışma sırasında elini yakmıştı. Can havliyle elini en yakında duran sıvıya, bir kap dolusu lavanta yağına daldırdı. Acısı çabucak geçti ve yanan yerde en ufak bir yara oluşmadan iyileşti. Bu olay aromaterapinin gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Papatya, okaliptüs, sardunya, soğan, nane, biberiye ve adaçayı yağı gibi bitki özü yağları da yanık tedavisinde etkili sonuçlarvermiştir. Ama bunların içinde en etkilisi lavanta yağıdır.
Sarı Kantaron: Almanya’da yapılan bir araştırma, sarı kantaron içeren merhemlerin yanıkların tedavi sürecini büyük ölçülerde kısalttığını ve yara oluşumunu en aza indirdiğini göstermiştir. Bu bitkinin tentürlerini piyasadan kolaylıkla temin edebilirsiniz.
Ahmet Maranki ayva kürü nasıl uygulanmalı
Ahmet maranki ayva kürünün sağlığa faydaları: Ahmet Maranki özellikle bayanların ayva kürü yaparak tüketmesini önerdi. Ayva kürünün şöyle faydaları bulunuyor. Emziren kadınlarda sütün artmasını sağlamaktadır. Bir takım kötü kokulardan şikayetçi olan hanımlar için bu kokunun giderilmesini sağlamaktadır. Kalın bağırsağında temizlenmesini sağlamaktadır. Ayva kürünü uygularken mevsiminde ve taze olarak tüketmeye gayret göstermelisiniz. Mevsimi olmadan tüketeceğiniz ayvanın çokta faydası olmasını beklemek yanlış olur.
Ahmet Maranki ayva kürü nasıl uygulanmalı: Ayvayı çok farklı şekillerde tüketebilirsiniz. Ama çiğ ayva yemeniz pek önerilmez. Bunun yerine aşağıdaki önerileri dikkate alırsanız ayvanın faydalarından daha rahat yararlanabilirsiniz. Ayvayı bir miktarda suda haşlayarak bu suyu içebilirsiniz. Ayva kompostosu yaparsanız günde 2 kase yemeniz tavsiye edilir.Ama ayva kompostosunu şeker katmadan yapmanız önerilir. Eğer şekersiz tüketmekte zorluk çekiyorsanız içerisine 2-3 kaysı yada 1 tane elma ilave ederek tüketebilirsiniz.
Ahmet Maranki ayva kürü nasıl uygulanmalı: Ayvayı çok farklı şekillerde tüketebilirsiniz. Ama çiğ ayva yemeniz pek önerilmez. Bunun yerine aşağıdaki önerileri dikkate alırsanız ayvanın faydalarından daha rahat yararlanabilirsiniz. Ayvayı bir miktarda suda haşlayarak bu suyu içebilirsiniz. Ayva kompostosu yaparsanız günde 2 kase yemeniz tavsiye edilir.Ama ayva kompostosunu şeker katmadan yapmanız önerilir. Eğer şekersiz tüketmekte zorluk çekiyorsanız içerisine 2-3 kaysı yada 1 tane elma ilave ederek tüketebilirsiniz.
20 Mayıs 2011 Cuma
Ahmet maranki troid için ceviz kürü bitkisel tarifi
Ahmet maranki troid için ceviz kürü bitkisel tarifi:
Ahmet Maranki Ceviz Kürü: 21 tane bütün (içindeki odunsu kısmı ile beraber ) ceviz içi, 1 litre PH değeri 7.5 olan su(alkali su) gerekiyor.
Ceviz Kürü nasıl hazırlanmalı: Ahmet Maranki Ceviz Kürü hazırlanışı kısaca şu şekildedir. Suyun içine ceviz içlerini atın. Kavanozun etrafını, aleminyum folyo ile kaplayıp, 7 gün güneş göremeyen bir yerde saklayın. 7 gün sonra, sabah aç karnına, ceviz suyundan 1 fincan için,içindeki cevizlerden birtanesini de çıkartıp çiğneyerek yiyin, fakat, içindeki odunsu kısmını yani hançerini geri suyun içine atın. 21 gün kullanın.
Üzerine tekrar, 1,5 litre su ekleyin, 7 gün güneş göremeyen yerde bekletin. yine bir önceki kullandığınız şekilde kullanın. 21 Gün kullanın. Tekrar üzerine 1,5 LT su ekleyin ve 7 gün bekletin. 21 daha kullanın.Bu kürü uygularken, ceviz yağını, geceleri, troid bölgesine sürün. Bir Tülbent ile bağlayın ve sabaha kadar bekletin. bu uygulamaları düzenli yaptığınız takdirde Çok faydasını göreceksiniz.
Ahmet Maranki Ceviz Kürü: 21 tane bütün (içindeki odunsu kısmı ile beraber ) ceviz içi, 1 litre PH değeri 7.5 olan su(alkali su) gerekiyor.
Ceviz Kürü nasıl hazırlanmalı: Ahmet Maranki Ceviz Kürü hazırlanışı kısaca şu şekildedir. Suyun içine ceviz içlerini atın. Kavanozun etrafını, aleminyum folyo ile kaplayıp, 7 gün güneş göremeyen bir yerde saklayın. 7 gün sonra, sabah aç karnına, ceviz suyundan 1 fincan için,içindeki cevizlerden birtanesini de çıkartıp çiğneyerek yiyin, fakat, içindeki odunsu kısmını yani hançerini geri suyun içine atın. 21 gün kullanın.
Üzerine tekrar, 1,5 litre su ekleyin, 7 gün güneş göremeyen yerde bekletin. yine bir önceki kullandığınız şekilde kullanın. 21 Gün kullanın. Tekrar üzerine 1,5 LT su ekleyin ve 7 gün bekletin. 21 daha kullanın.Bu kürü uygularken, ceviz yağını, geceleri, troid bölgesine sürün. Bir Tülbent ile bağlayın ve sabaha kadar bekletin. bu uygulamaları düzenli yaptığınız takdirde Çok faydasını göreceksiniz.
Çörek otu yağı nasıl kullanılmalı
Çörekotu Yağı sağlığa Faydaları: çörek otu oldukça faydalı bir bitkidir. Çörek otunun tohumları kullanılır. Olgunlaşan tohumlar toplanarak güneşte kurutulur. Çörek otu yağı tohumlarının preslenmesiyle yoluyla üretilir. Çörek otu tohumunda uçucu yağ ve sabit yağ bulunur. Çörekotu yağının Nigellae sativa olan türü kullanılmaktadır. Çörek otunun tohumlarında uçucu yağlar, alkaloitler, saponin ve protein gibi maddeler yer alır.
Tohumları antimikrobiyal analjezik, antineoplastik, anti-inflamatuar ve ateş düşürücü etkilere sahiptir.Karaciğer ve böbrekleri korur. Ağrı giderici, ateş düşürücü, iltihap azaltıcı ve mikroplara karşı mücadele edici özelliği vardır. Çörek otu üzerinde birçok araştırmalar yapıldı. Hayvanlar üzerine yapılan deneylerde trigliserid’i düşürücü etkisi gözlenmiştir. Çörek otunun etkileriyle ilgili uluslararası düzeyde 200 çalışma yapılmıştır. Avrupa’da yapılan araştırmalarda bu bitkinin anti-bakteriyel ve anti-mikotik etkisi kantılanmıştır.
Çörek otu yağı bağışıklık sistemini güçlendirir. Çörek otu yağı bağışıklık sisteminini güçlendirici etkisi klinik olarak kanıtlanmıştır.Kanser riskini azaltıcı etkilere sahiptir.Çörek otu yağı İnterferon üretimini artırır. Amerikada yapılan bir çalışmada çörek otu yağının tömörün büyümesini azaltığı tespit edilmiştir.Kansere karşı koruyucudur. Diyabet, astım, öksürük, grip ve ishal gibi rahatsızlıklarda olumlu etkiler gösterir. Alerjik sorunlara karşı yararlıdır.
Çörek otu yağı Anti-histamin etkisiyle alerjik reaksiyonlara karşı korur. Hapşırma, göz sulanması gibi alerjinin yaygın belirtilerini azaltmaya yardımcı olur. Bronşiyal kasları rahatlatarak akut astım belirtilerinin ve öksürüğün tedavisine yardımcı olur. Çörek otu yağı İltihabı azaltır. İçeriğindeki anti-anti-inflamatuar spazmodik maddelerle kas krampları ve spazmı önleyici etkisi vardır. Çörek otu yağı kullanımı sindirimi kolaylaştırır. Çörek otu yağı saç dökülmesi ve kepeğe karşı yararlıdır. Saç diplerine friksiyon yapılır.
Çörek otu yağı Toksinlerden temizler. Egzama için yararlıdır. Deri sorunlarında mikrop öldürücü etkinliği çörekotu yağının faydaları arasındadır. Çörek otu yağı cildi beslemek için haricen kullanılır.
Çörek otu yağı nasıl kullanılmalı: Çörek otu yağının günlük kullanım önerisi 1 çay kaşığı çörek otu yağı dır. Çörek otu yağı dışında çörek otu balla karıştırılarak da alınabilir. 1 çay kaşığı çörek otu bir yemek kaşığı balla karıştırılarak tüketilebilir. Bunun için çörek otunu toz hale getirmek gerekir.
Çörek otu yağı Öğütülmeden balla karıştırılıp alındığında vücut tarafından sindirilmeden atılabilir.Soğuk pres şeklinde üretilen, koruyucu ve katkı maddesi olmayan ve karışım yağ içermeyen çörek otu yağı tercih edilmelidir. Çörek otu yağı çıldıktan sonra buzdolabında saklayın. Bazı çörek otu yağları çiçek yağıyla karıştırılıp satılmaktadır. Sağlık açısından bu tür ürünlerin yararı yoktur.
Çörek Otu yağının yan etkileri: Çörek otu yağı rahim kasılmalarını uyarıcı etkisiyle düşüğe sebep olabileceğinden hamile kadınların kullanmaması gerekir. Çörek otu yağı kullanımı sağlık için yararlı etkilere sahip olmakla birlikte yüksek dozda kullanımı sakıncalıdır. Çörekotu yağında bulunan niugelline ve melanthinin fazla alımı felç ve toksik etkiye yol açabilir.
Tohumları antimikrobiyal analjezik, antineoplastik, anti-inflamatuar ve ateş düşürücü etkilere sahiptir.Karaciğer ve böbrekleri korur. Ağrı giderici, ateş düşürücü, iltihap azaltıcı ve mikroplara karşı mücadele edici özelliği vardır. Çörek otu üzerinde birçok araştırmalar yapıldı. Hayvanlar üzerine yapılan deneylerde trigliserid’i düşürücü etkisi gözlenmiştir. Çörek otunun etkileriyle ilgili uluslararası düzeyde 200 çalışma yapılmıştır. Avrupa’da yapılan araştırmalarda bu bitkinin anti-bakteriyel ve anti-mikotik etkisi kantılanmıştır.
Çörek otu yağı bağışıklık sistemini güçlendirir. Çörek otu yağı bağışıklık sisteminini güçlendirici etkisi klinik olarak kanıtlanmıştır.Kanser riskini azaltıcı etkilere sahiptir.Çörek otu yağı İnterferon üretimini artırır. Amerikada yapılan bir çalışmada çörek otu yağının tömörün büyümesini azaltığı tespit edilmiştir.Kansere karşı koruyucudur. Diyabet, astım, öksürük, grip ve ishal gibi rahatsızlıklarda olumlu etkiler gösterir. Alerjik sorunlara karşı yararlıdır.
Çörek otu yağı Anti-histamin etkisiyle alerjik reaksiyonlara karşı korur. Hapşırma, göz sulanması gibi alerjinin yaygın belirtilerini azaltmaya yardımcı olur. Bronşiyal kasları rahatlatarak akut astım belirtilerinin ve öksürüğün tedavisine yardımcı olur. Çörek otu yağı İltihabı azaltır. İçeriğindeki anti-anti-inflamatuar spazmodik maddelerle kas krampları ve spazmı önleyici etkisi vardır. Çörek otu yağı kullanımı sindirimi kolaylaştırır. Çörek otu yağı saç dökülmesi ve kepeğe karşı yararlıdır. Saç diplerine friksiyon yapılır.
Çörek otu yağı Toksinlerden temizler. Egzama için yararlıdır. Deri sorunlarında mikrop öldürücü etkinliği çörekotu yağının faydaları arasındadır. Çörek otu yağı cildi beslemek için haricen kullanılır.
Çörek otu yağı nasıl kullanılmalı: Çörek otu yağının günlük kullanım önerisi 1 çay kaşığı çörek otu yağı dır. Çörek otu yağı dışında çörek otu balla karıştırılarak da alınabilir. 1 çay kaşığı çörek otu bir yemek kaşığı balla karıştırılarak tüketilebilir. Bunun için çörek otunu toz hale getirmek gerekir.
Çörek otu yağı Öğütülmeden balla karıştırılıp alındığında vücut tarafından sindirilmeden atılabilir.Soğuk pres şeklinde üretilen, koruyucu ve katkı maddesi olmayan ve karışım yağ içermeyen çörek otu yağı tercih edilmelidir. Çörek otu yağı çıldıktan sonra buzdolabında saklayın. Bazı çörek otu yağları çiçek yağıyla karıştırılıp satılmaktadır. Sağlık açısından bu tür ürünlerin yararı yoktur.
Çörek Otu yağının yan etkileri: Çörek otu yağı rahim kasılmalarını uyarıcı etkisiyle düşüğe sebep olabileceğinden hamile kadınların kullanmaması gerekir. Çörek otu yağı kullanımı sağlık için yararlı etkilere sahip olmakla birlikte yüksek dozda kullanımı sakıncalıdır. Çörekotu yağında bulunan niugelline ve melanthinin fazla alımı felç ve toksik etkiye yol açabilir.
Alfa Alfa bitkisi ve tüm faydaları
Alfa Alfa bitkisi ve tüm faydaları:
Alfa Alfa bitkisi nedir ve Özellikleri nelerdir: Eski zamanlardan günümüze kadar kullanılan bu bitki Asya' da özellikle Arap yarımadasında geçmişten günümüze kadar sıkça tüketilen bir besin olarak dünya ya yayılmıştır. Yalnız Araplar tarafından değil Uzakdoğu milletleri ile Avrupa' da kurulan büyük uygarlıklarda da faydaları ile kendisine kullanım alanı bulan bir bitki olmuştur.
Alfa Alfa bitkisinin faydaları ve yararlarından bahsetmeden evvel tüm özellikleri ile alfa alfa bitkisini biraz daha yakından inceleyelim. Alfa Alfa bitkisi mensup olduğu aile grubu baklagillerdir. Alfa Alfa bitkisi proteinlerin temel taşları bakımından oldukça zengindir . Alfa Alfa bitkisi yapısında bol miktarda vitamin içerir. Özellikle A ve C Vitamini yönünden oldukça zengindir.
Alfa Alfa Bitkisinin tüm Faydaları: Çok eski zamanlardan bu yana kullanılan Alfa Alfa bitkisi bir çok hastalığa ve rahatsızlığa karşı kullanılarak geçmişten günümüze bu bitkinin kullanımı ile edinilen tecrübe zaman içinde değerinin biraz daha anlaşılmasına neden olmuştur. Alfa Alfa bitkisi ile özellikle eski çağlardan bu yana besleyici ve vitamin ve sahip olduğu metallerle dolaşım sistemi problemlerine karşı kulllanıldığı bilinmektedir.
Alfa Alfa bitkisi ile gut hastalığı, anemi ve damla hastalığına fayda verir. Kan şekerini düzenler. İştah artıcı etkisi vardır.
Alfa Alfa bitkisi nedir ve Özellikleri nelerdir: Eski zamanlardan günümüze kadar kullanılan bu bitki Asya' da özellikle Arap yarımadasında geçmişten günümüze kadar sıkça tüketilen bir besin olarak dünya ya yayılmıştır. Yalnız Araplar tarafından değil Uzakdoğu milletleri ile Avrupa' da kurulan büyük uygarlıklarda da faydaları ile kendisine kullanım alanı bulan bir bitki olmuştur.
Alfa Alfa bitkisinin faydaları ve yararlarından bahsetmeden evvel tüm özellikleri ile alfa alfa bitkisini biraz daha yakından inceleyelim. Alfa Alfa bitkisi mensup olduğu aile grubu baklagillerdir. Alfa Alfa bitkisi proteinlerin temel taşları bakımından oldukça zengindir . Alfa Alfa bitkisi yapısında bol miktarda vitamin içerir. Özellikle A ve C Vitamini yönünden oldukça zengindir.
Alfa Alfa Bitkisinin tüm Faydaları: Çok eski zamanlardan bu yana kullanılan Alfa Alfa bitkisi bir çok hastalığa ve rahatsızlığa karşı kullanılarak geçmişten günümüze bu bitkinin kullanımı ile edinilen tecrübe zaman içinde değerinin biraz daha anlaşılmasına neden olmuştur. Alfa Alfa bitkisi ile özellikle eski çağlardan bu yana besleyici ve vitamin ve sahip olduğu metallerle dolaşım sistemi problemlerine karşı kulllanıldığı bilinmektedir.
Alfa Alfa bitkisi ile gut hastalığı, anemi ve damla hastalığına fayda verir. Kan şekerini düzenler. İştah artıcı etkisi vardır.
Armut anatomik Faydaları
Armut genel Özellikleri: Armut birçok çeşidi bulunan ve oldukça lezzetli bir meyvedir. Ülkemiz Armut çeşitliliği konusunda oldukça şanslıdır. Armut çiçekleri oldukça güzel bir görünüm sağlar. Armut Ağaçları çiçek açtığı zaman tıpkı dallarına sanki kar yağmış gibi bembeyaz olur. Armut familya olarak gülgiller ailesine mensup bir bitkidir
Armut anatomik Faydaları: Armut meyvesini sevmeyen yoktur herhalde. Armut birçok faydasının yanında dikkat edilmesi gereken en önemli faydası böbrek rahatsızlıklarına karşı inanılmaz etkileridir. Armut boşaltım sistemi ve boşaltım sisteminde yer alan dokulara karşı çok yarayışlıdır. Diğer faydaları arasında tansiyonu yüksek olan kişilerde tansiyonu düşürücü etki yapar. gebe kadınlar için armut oldukça faydalıdır.
Armut nasıl kullanılmalı: Armut yemeklerden önce yenmesi daha doğrudur. Çekirdekleri ile tüketin. Böylece bağırsak kurtlarını dökülmesi mümkün olabilir. Armut haşlanarak, kurutularak tüketilebilir. Ayrıca Armut Suyu içilerekde kullanılabilir.
Armut Zararları: Armut zararı olarak tansiyon düşürücü özelliği nedeni ile tansiyonu düşük olan bireyler kullanmamalıdır.
Armut anatomik Faydaları: Armut meyvesini sevmeyen yoktur herhalde. Armut birçok faydasının yanında dikkat edilmesi gereken en önemli faydası böbrek rahatsızlıklarına karşı inanılmaz etkileridir. Armut boşaltım sistemi ve boşaltım sisteminde yer alan dokulara karşı çok yarayışlıdır. Diğer faydaları arasında tansiyonu yüksek olan kişilerde tansiyonu düşürücü etki yapar. gebe kadınlar için armut oldukça faydalıdır.
Armut nasıl kullanılmalı: Armut yemeklerden önce yenmesi daha doğrudur. Çekirdekleri ile tüketin. Böylece bağırsak kurtlarını dökülmesi mümkün olabilir. Armut haşlanarak, kurutularak tüketilebilir. Ayrıca Armut Suyu içilerekde kullanılabilir.
Armut Zararları: Armut zararı olarak tansiyon düşürücü özelliği nedeni ile tansiyonu düşük olan bireyler kullanmamalıdır.
Ardıç katranı sabunun kelliğe faydaları
Ardıç ağacı genel özellikleri: Bitkiler aleminin bir üyesi olan ardıç bitkisi çamgiller ailesine mensup bir bitkidir bu özellikleri ile ardıç bulunduğu ailenin üyeleri gibi iğne yapraklı ve yapraklarını 4 mevsim saklı tutan bir bitkidir. Ardıç bitkisine ülkemizde özellikle güney Anadolu sıra dağlarında bol miktarda rastlanmaktadır.
Ardıçı sadece bir tür olarak adlandırmak doğru olmaz ardıç bir çok türün ortaka adı olarak betimlenen bir ağaçtır. Ardıç oldukça heybetlenebilen bir ağaç çeşididir. Çamgiller ailesinin diğer üyeleri gibi kendine has enfes kokusuyla ardıç kümelerinin oluşturduğu alanlarda inanılmaz bir koku fırtınası meydana gelir.
Ardıç ağacı çiçek açma durumu genellikle kış mevsinin sonları ile ilkbaharın ortalarında açar. Diğer çamgiller gibi bu da kozalak veren bir bitkidir. Kozalaklarının içi tohumlarla kaplıdır. Ardıç birçok yağ molekülleri ile organik oluşumlar içermektedir.
Ardıç Kullanım Şekli: Ardıç Biktisi diğer çamgiller familyasında bulunan bitki türleri gibi oldukça değerli bir bitkidir. Ardıç birçok sanayi dalında ham madde olarak kullanılmasının yanı sıra ilaç sektöründe ve şifalı bitkiler ile bitkisel tedavi olarak kullanılabilen oldukça yarayışlı bir bitkidir.
Ardıçın kozalaklarının içindeki çekirdekleri gıda sektöründe aroması ve tadı ile tercih edilen ürünler arasında yer alır. Bir diğer kullanım alanı ise yukarıda bahsedilen çamgiller familyasının güzel kokusuna sahip olan ardıç bitkisinin koku sanayisinde de tercih edilmesidir.
Ardıç ağacının anatomik faydaları: Ardıç bitkisinin bitkisel tedavi yöntemi olarak kullanıldığında hangi alanlarda faydaları olur? Ardıç bitkisinin bilinen faydaları arasında boşaltım sistemi sorunları, iştah problemi olanların iştahlarını kazanmaları, sindirim sistemi rahatsızlıklarında ve sindirim bölgelerinde oluşan gazların dışarı atılmasında yardımcı olabilir. Nefes darlığına faydalı gelebilir. Ardıç Bitkisinin diğer faydaları arasında hazma faydası vardır. Ardıç kozalaklarının adet düzensizliklerine faydaları kozalaklardan hazırlanan kürler ile faydaları olacaktır.
Ardıç kullanım zararları: Böbreklerinde sorun olanlar ve hamileler ardıç tüketmemelidir.
ardıç katranı sabunu özellikleri: ardıç katranı ardıç ağacından çıkarılan ardıç katranı yağından elde edilen bir sabundur. Başta kellik olmak üzere birçok faydası vardır.
Ardıç katranı sabunun kelliğe faydaları: Ardıç katranından çıkarılan yağ ile yapılan bu sabun başta kellik, egzama, saçkıran, uyuz, sedef hastalığına karşı oldukça faydalıdır. Ardıç katranı saçlara nufuz ederek saçta kepek oluşumunu engeller. Saçlardaki dökülmeyi durdurur. Egzama ve ciltte oluşan diğer hastalıklara karşı olarak mantar ve diğer zararlı organizmalara karşı etki ederek bu rahatsızlıkları ortadan kaldırır. Ardıç katranın ayrıca afrodizyak özelliğide vardır.
Ardıç katranı sabunu nasıl kullanılır: ardıç katranı banyo yaparken kullanılır. Banyo suyu buhar aracılığıyla , masaj yaparak kullanılabilir.
Ardıç Katranı sabunu zararları: Ardıç katranı sabununu böbrek rahatsızlığı olanlar ve gebe kadınlar kullanmamalıdır. Aşırı yoğun kıvamdaki ardıç katranı sabunu teninde tahrişe neden olur.
Ardıçı sadece bir tür olarak adlandırmak doğru olmaz ardıç bir çok türün ortaka adı olarak betimlenen bir ağaçtır. Ardıç oldukça heybetlenebilen bir ağaç çeşididir. Çamgiller ailesinin diğer üyeleri gibi kendine has enfes kokusuyla ardıç kümelerinin oluşturduğu alanlarda inanılmaz bir koku fırtınası meydana gelir.
Ardıç ağacı çiçek açma durumu genellikle kış mevsinin sonları ile ilkbaharın ortalarında açar. Diğer çamgiller gibi bu da kozalak veren bir bitkidir. Kozalaklarının içi tohumlarla kaplıdır. Ardıç birçok yağ molekülleri ile organik oluşumlar içermektedir.
Ardıç Kullanım Şekli: Ardıç Biktisi diğer çamgiller familyasında bulunan bitki türleri gibi oldukça değerli bir bitkidir. Ardıç birçok sanayi dalında ham madde olarak kullanılmasının yanı sıra ilaç sektöründe ve şifalı bitkiler ile bitkisel tedavi olarak kullanılabilen oldukça yarayışlı bir bitkidir.
Ardıçın kozalaklarının içindeki çekirdekleri gıda sektöründe aroması ve tadı ile tercih edilen ürünler arasında yer alır. Bir diğer kullanım alanı ise yukarıda bahsedilen çamgiller familyasının güzel kokusuna sahip olan ardıç bitkisinin koku sanayisinde de tercih edilmesidir.
Ardıç ağacının anatomik faydaları: Ardıç bitkisinin bitkisel tedavi yöntemi olarak kullanıldığında hangi alanlarda faydaları olur? Ardıç bitkisinin bilinen faydaları arasında boşaltım sistemi sorunları, iştah problemi olanların iştahlarını kazanmaları, sindirim sistemi rahatsızlıklarında ve sindirim bölgelerinde oluşan gazların dışarı atılmasında yardımcı olabilir. Nefes darlığına faydalı gelebilir. Ardıç Bitkisinin diğer faydaları arasında hazma faydası vardır. Ardıç kozalaklarının adet düzensizliklerine faydaları kozalaklardan hazırlanan kürler ile faydaları olacaktır.
Ardıç kullanım zararları: Böbreklerinde sorun olanlar ve hamileler ardıç tüketmemelidir.
ardıç katranı sabunu özellikleri: ardıç katranı ardıç ağacından çıkarılan ardıç katranı yağından elde edilen bir sabundur. Başta kellik olmak üzere birçok faydası vardır.
Ardıç katranı sabunun kelliğe faydaları: Ardıç katranından çıkarılan yağ ile yapılan bu sabun başta kellik, egzama, saçkıran, uyuz, sedef hastalığına karşı oldukça faydalıdır. Ardıç katranı saçlara nufuz ederek saçta kepek oluşumunu engeller. Saçlardaki dökülmeyi durdurur. Egzama ve ciltte oluşan diğer hastalıklara karşı olarak mantar ve diğer zararlı organizmalara karşı etki ederek bu rahatsızlıkları ortadan kaldırır. Ardıç katranın ayrıca afrodizyak özelliğide vardır.
Ardıç katranı sabunu nasıl kullanılır: ardıç katranı banyo yaparken kullanılır. Banyo suyu buhar aracılığıyla , masaj yaparak kullanılabilir.
Ardıç Katranı sabunu zararları: Ardıç katranı sabununu böbrek rahatsızlığı olanlar ve gebe kadınlar kullanmamalıdır. Aşırı yoğun kıvamdaki ardıç katranı sabunu teninde tahrişe neden olur.
akasma bitkisinin sağlık açısından faydaları
akasma bitkisinin sağlık açısından faydaları:
Akasma bitkisi özellikleri: Akasma bitkisi ana vatanı itibarı ile Anadolu olan ve bir çok rahatsızlığa karşı oldukça faydalı olabilen bir bitki çeşididir. Akasma bitkisinin hangi rahatsızlılara ve hastalıklara faydalı olacağı konusuna geçmeden önce Akasma bitkisini genel özellikleri ile inceleyelim. Akasma bitkisini botanik biliminde kullanılan ismi Clemalis rectadır. Akasma bitkisinin mensup olduğu aile itibarı ile Düğün çiçeğigiller ailesine mensupur.
Anadolunun bazı köşelerinde ise Fukara otu ya da Peçek olarak bilinebilir. Akasma bitkisinin bir kaç türü vardır. Akasma bitkisinin ortalama boyu 75 cm civarındadır. Akasma bitkisinin bir diğer özelliği ise bitkinin çok senelik bir bitki olması ve sarmaşık tarzında bir bitki olmasıdır. Akasma yetişmek için kendine özel alanlar seçer. Bu özel alanlar ovalar ve güneşin suyun bol olduğu alanlardır. Akasma ülkemizde kendine çok güzel bir yaşama alanı bulmuştur. Bu nedenle rahatlıkla yurdumuzun birçok alanında doğal olarak yetişir. Akasma yazın başında ve ortasında olmak üzere hasat edilebilir.
Akasma bitksinin kullanım şekli: Bu nedenle Akasma bitkisini mutlaka bir uzman kontrolünde kullanılması gerekir. Akasma bitkisinin zehirli olmasından dolayı bu bitkiyi çay şeklinde bir kür uygulayarak içemezsiniz. Akasma bitkisi zehirli olmasına rağmen birçok hastalığa karşı bitkisel tedavi yöntemi olarak kullanılmasında herhangi bir sakınca yoktur.
Akasma bitkisi faydaları: Akasma bitkisi oldukça tesirli bir bitkidir. Akasma bitkisinin kullanım alanlarının başında genital rahatsızlıklar özellikle erkek genital hastalıkları için tedavi edici özellikler taşır. Bunların haricinde Akasma erkeklerde ve kadınlarda genital gücün artmasında katkı sağlar. Akasma bitkisi Anatominizin sağlam bir şekilde işleyişini bozacak zararlı mikroorganizmaların yok edilmesinde müthiş bir etki sağlayarak bir çok organizmayı yok etmede yardımcı olur.
Akasma bitkisinin faydaları saymakla bitmez. Akasma bitkisi bedeninizdeki iltihaplanma durumlarının önüne geçer. Diğer faydaları ise en önemli faydaları arasında sayılan erkeklerde oluşan bir çok genital bölge problemlerine örneğin kasıklarda oluşan kasık bezlerindeki şişmeler ve diğer rahatsızlıkların giderilmesinde faydalar sağlar.
Akasma bitkisi zararları: Akasma bitkisi mutlaka bir uzman tarafından danışılarak kullanılmadır. Zira akasma bitkisi aşırı derecede zehirli olabilen bir bitkidir.
Akasma bitkisi özellikleri: Akasma bitkisi ana vatanı itibarı ile Anadolu olan ve bir çok rahatsızlığa karşı oldukça faydalı olabilen bir bitki çeşididir. Akasma bitkisinin hangi rahatsızlılara ve hastalıklara faydalı olacağı konusuna geçmeden önce Akasma bitkisini genel özellikleri ile inceleyelim. Akasma bitkisini botanik biliminde kullanılan ismi Clemalis rectadır. Akasma bitkisinin mensup olduğu aile itibarı ile Düğün çiçeğigiller ailesine mensupur.
Anadolunun bazı köşelerinde ise Fukara otu ya da Peçek olarak bilinebilir. Akasma bitkisinin bir kaç türü vardır. Akasma bitkisinin ortalama boyu 75 cm civarındadır. Akasma bitkisinin bir diğer özelliği ise bitkinin çok senelik bir bitki olması ve sarmaşık tarzında bir bitki olmasıdır. Akasma yetişmek için kendine özel alanlar seçer. Bu özel alanlar ovalar ve güneşin suyun bol olduğu alanlardır. Akasma ülkemizde kendine çok güzel bir yaşama alanı bulmuştur. Bu nedenle rahatlıkla yurdumuzun birçok alanında doğal olarak yetişir. Akasma yazın başında ve ortasında olmak üzere hasat edilebilir.
Akasma bitksinin kullanım şekli: Bu nedenle Akasma bitkisini mutlaka bir uzman kontrolünde kullanılması gerekir. Akasma bitkisinin zehirli olmasından dolayı bu bitkiyi çay şeklinde bir kür uygulayarak içemezsiniz. Akasma bitkisi zehirli olmasına rağmen birçok hastalığa karşı bitkisel tedavi yöntemi olarak kullanılmasında herhangi bir sakınca yoktur.
Akasma bitkisi faydaları: Akasma bitkisi oldukça tesirli bir bitkidir. Akasma bitkisinin kullanım alanlarının başında genital rahatsızlıklar özellikle erkek genital hastalıkları için tedavi edici özellikler taşır. Bunların haricinde Akasma erkeklerde ve kadınlarda genital gücün artmasında katkı sağlar. Akasma bitkisi Anatominizin sağlam bir şekilde işleyişini bozacak zararlı mikroorganizmaların yok edilmesinde müthiş bir etki sağlayarak bir çok organizmayı yok etmede yardımcı olur.
Akasma bitkisinin faydaları saymakla bitmez. Akasma bitkisi bedeninizdeki iltihaplanma durumlarının önüne geçer. Diğer faydaları ise en önemli faydaları arasında sayılan erkeklerde oluşan bir çok genital bölge problemlerine örneğin kasıklarda oluşan kasık bezlerindeki şişmeler ve diğer rahatsızlıkların giderilmesinde faydalar sağlar.
Akasma bitkisi zararları: Akasma bitkisi mutlaka bir uzman tarafından danışılarak kullanılmadır. Zira akasma bitkisi aşırı derecede zehirli olabilen bir bitkidir.
Akasya ağacı bitkisel faydaları
Akasya ağacı özellikleri: Akasya bitkisi aile olarak baklagiller ailesine mensup bir bitkidir . Familyasının sahip oldğu birçok karaktestik özelliği bünyesinde ihtiva eden Akasya bitkisi Ülkemizde de kültürel olarak yetiştirilen bir bitkidir. Özellile Doğu Karadeniz Bölümünde İzmit, Sakarya ve Düzce gibi illerde yani keresteciliğin yoğun şekilde yapıldığı illerde bu ağaç kültürel olarak yetiştirilir.
Akasya ağacının kültürel olarak yetiştirilmesindeki diğer amaç arasında kaliteli ve kalori olarak zengin yapısından farklı olarak yaprakları ve çiçekleri ve bu çiçeklerin ihtiva ettiği güzel kokuya binaen şehirleri süsleyen bir takı olarak düşünülmesindendir. Akasya bitksinin yaprakları oldukça küçük ve sık tarzdadır. Oldukça değerli bir ağaçtır.
Akasya ağacı nasıl kullanılır: Akasya bitkisi kullanım şekli itibarı ile başta bitkisel tedavi yöntemi olarak kullanılan Akasya ağacının parçaları ile birlikte kereste sanayisinde ve buna binaen şehir güzelleştirmek için sıklıkla belediyeler tarafından tercih edilen bir bitki olmasıdır.
Akasya ağacı bitkisel faydaları: Akasya bitksinin şifalı bitkiler sınıfından sayılmasına neden olan faydalarından ilki Akasya bitkisinin göz ve göz çevresinde oluşan rahatsızlıklar için oldukça faydalı olması bu bölgelerde oluşan iltihabsal durumlar ve sivilcelere karşı yok edici özelliği olması şeklindedir.
Göz bölgelerinde oluşan iltihaplar için Akasya bitkisinin hem yaprağının hem de çiçeğinin suda kaynatmak suretiyle ve kaynayan bu karışıma bal ilave etmek suretiyle pansuman yapmanız durumunda gözdeki iltihabi rahatsızlık ya da sivilce kendiliğinden yok olacaktır. Bununla birlikte Akasya bitkisinin birçok faydası vardır. Bunlardan bazıları astım, dişeti problemleri, gribal enfeksiyonlar ve bağırsak rahatsızlıkları olduğu söylenebilir.
Akasya ağacının kültürel olarak yetiştirilmesindeki diğer amaç arasında kaliteli ve kalori olarak zengin yapısından farklı olarak yaprakları ve çiçekleri ve bu çiçeklerin ihtiva ettiği güzel kokuya binaen şehirleri süsleyen bir takı olarak düşünülmesindendir. Akasya bitksinin yaprakları oldukça küçük ve sık tarzdadır. Oldukça değerli bir ağaçtır.
Akasya ağacı nasıl kullanılır: Akasya bitkisi kullanım şekli itibarı ile başta bitkisel tedavi yöntemi olarak kullanılan Akasya ağacının parçaları ile birlikte kereste sanayisinde ve buna binaen şehir güzelleştirmek için sıklıkla belediyeler tarafından tercih edilen bir bitki olmasıdır.
Akasya ağacı bitkisel faydaları: Akasya bitksinin şifalı bitkiler sınıfından sayılmasına neden olan faydalarından ilki Akasya bitkisinin göz ve göz çevresinde oluşan rahatsızlıklar için oldukça faydalı olması bu bölgelerde oluşan iltihabsal durumlar ve sivilcelere karşı yok edici özelliği olması şeklindedir.
Göz bölgelerinde oluşan iltihaplar için Akasya bitkisinin hem yaprağının hem de çiçeğinin suda kaynatmak suretiyle ve kaynayan bu karışıma bal ilave etmek suretiyle pansuman yapmanız durumunda gözdeki iltihabi rahatsızlık ya da sivilce kendiliğinden yok olacaktır. Bununla birlikte Akasya bitkisinin birçok faydası vardır. Bunlardan bazıları astım, dişeti problemleri, gribal enfeksiyonlar ve bağırsak rahatsızlıkları olduğu söylenebilir.
Akçaağaç Şurubunun tüm faydaları
Akçaağaç özellikleri : Akçaağaç bitkisi bir çok rahatsızlığa karşı faydalı olan ve ülkemizde de yetişme imkanı bulan bitkilerden biridir. Akçaağaç familya olarak familyasına isim veren bir bitki olup akçaağaçgiller familyasına mensup bir bitkidir. Akçaağaç bitkisinin botanik ismi ile Acer palmatum içeri itibarı ile birçok maddeyi yapısında ihtiva eder.
Akçaağaç birçok türü bulunan bir ağaçtır. Bu ağaç dünyanın çeşitli bölgelerinde değişik türleri ile varlık gösterir. Her türün ortak özellikleri olduğu gibi farklı özellikleri de mevcuttur. Akçaağaç bitkisinin boyu ortalama olarak 25 metre arasında değişkenlik gösterebilir. Akçaağaç bitkisi oldukça dayanıklı olmasına rağmen soğuğu pek fazla sevmez.
Akçaağaç nasıl kullanılır : Akçaağaç bitkisi kerestecilikte kullanıldığı gibi sağlık alanlarında sahip olduğu değerli maddeler itibarı ile birçok rahatsızlığa karşı faydalı olabilecek bir özellik ihtiva eder.
Akçaağaç bitkisinin faydaları : Akçaağaç bitkisel tedavi yöntemi olarak nasıl kullanılır? Akçaağaç birçok rahatsızlığa karşı iyi iyi gelir bunların başında boşaltım sistemi problemleri ve özellikle idrar yollarında meydana gelebilecek rahatsızlıklara karşı oldukça faydalıdır. Zira idrar yollarında oluşabilecek bir durum böbreklerden, yani vücudumuzdan uzaklaştırılması gereken ürenin uzaklaştırılmaması anlamına gelir. Bu durumda üremi hastalığına neden olur. Üremi nedeniyle böbrekler iflas edebilirler. Bunun haricinde Akçaağaç bitkisi deri de oluşabilecek rahatsızlıklara karşı kullanılabilecek bir bitkidir. Mikropların yok edilmesinde kullanılabilirler.
Akçaağaç kullanım şekilleri: Özellikle Akçaağaç Şurubu halkımız arasında oldukça rağbet edilen bir içecek türüdür. Sıklıkla ülkemizde tüketilir. Bir diğer kullanım şekli ise Akçaağaç Balıdır. Akçaağaç balı özellikle idrar yolları enfeksiyonlarına karşı faydalı olacaktır.
Akçaağaç Şurubunun tüm faydaları: Akçaağaç bitkisinden bahsederken Akçaağaç Şurubuna ayrı bir parantez açmamız gerekir. Akçaağaç Şurubu birçok rahatsızlığa karşı faydalı bir içecektir. genellikler ülkemiz insanları bilinçli ya da bilinçsiz olarak bu şurubu sıklıkla tüketmektedirler. Bu şekilde sıklıkla tüketilen Akçaağaç Şurubu kanser, cilt hastalıkları ve östropoz yani kemik erimesine yararlı olur. Alzheimer hastalığına da faydaları gelebilir.
Akçaağaç birçok türü bulunan bir ağaçtır. Bu ağaç dünyanın çeşitli bölgelerinde değişik türleri ile varlık gösterir. Her türün ortak özellikleri olduğu gibi farklı özellikleri de mevcuttur. Akçaağaç bitkisinin boyu ortalama olarak 25 metre arasında değişkenlik gösterebilir. Akçaağaç bitkisi oldukça dayanıklı olmasına rağmen soğuğu pek fazla sevmez.
Akçaağaç nasıl kullanılır : Akçaağaç bitkisi kerestecilikte kullanıldığı gibi sağlık alanlarında sahip olduğu değerli maddeler itibarı ile birçok rahatsızlığa karşı faydalı olabilecek bir özellik ihtiva eder.
Akçaağaç bitkisinin faydaları : Akçaağaç bitkisel tedavi yöntemi olarak nasıl kullanılır? Akçaağaç birçok rahatsızlığa karşı iyi iyi gelir bunların başında boşaltım sistemi problemleri ve özellikle idrar yollarında meydana gelebilecek rahatsızlıklara karşı oldukça faydalıdır. Zira idrar yollarında oluşabilecek bir durum böbreklerden, yani vücudumuzdan uzaklaştırılması gereken ürenin uzaklaştırılmaması anlamına gelir. Bu durumda üremi hastalığına neden olur. Üremi nedeniyle böbrekler iflas edebilirler. Bunun haricinde Akçaağaç bitkisi deri de oluşabilecek rahatsızlıklara karşı kullanılabilecek bir bitkidir. Mikropların yok edilmesinde kullanılabilirler.
Akçaağaç kullanım şekilleri: Özellikle Akçaağaç Şurubu halkımız arasında oldukça rağbet edilen bir içecek türüdür. Sıklıkla ülkemizde tüketilir. Bir diğer kullanım şekli ise Akçaağaç Balıdır. Akçaağaç balı özellikle idrar yolları enfeksiyonlarına karşı faydalı olacaktır.
Akçaağaç Şurubunun tüm faydaları: Akçaağaç bitkisinden bahsederken Akçaağaç Şurubuna ayrı bir parantez açmamız gerekir. Akçaağaç Şurubu birçok rahatsızlığa karşı faydalı bir içecektir. genellikler ülkemiz insanları bilinçli ya da bilinçsiz olarak bu şurubu sıklıkla tüketmektedirler. Bu şekilde sıklıkla tüketilen Akçaağaç Şurubu kanser, cilt hastalıkları ve östropoz yani kemik erimesine yararlı olur. Alzheimer hastalığına da faydaları gelebilir.
Akçakesme sağlığa Faydaları
Akçakesme ağacı özellikleri: Akçakesme bitkisi nedir? Akçakesme bitkisi zeytingiller ailesine mensup bir bitkidir. Bu nedenle söylenebilir ki Akdeniz havzasında kendisine yetişme imkanı bulmuştur. Buna paralel olarak denilebilir ki maki üyesi çalı tipinde boyu kısa bir ağaçtır. Her yıl ilkbahar mevsiminin başında ve sonunda yeni sürgünler verir. Akçakesme yeşil ve beyaz tonlarında çiçekler açar küçük misket şeklinde siyah meyveler verir.
Akçakesme sağlığa Faydaları: Akçakesmenin bilinen birkaç faydası arasında bitkisel tedavi yöntemi olarak ençok kullanılan şekli ishal rahatsızlığını yok edici özelliğidir. Bunun yanında boşaltım sistemindeki meydana gelen rahatsızlıklara faydası vardır. Özellikle idrar söktürücü özelliği vardır. Akçakesme ağacının bir diğer bitkisel tedavi şekli un hamur haline getirilerek uygulanacak kür dür. Mikropları etkisiz hale getirir.
Akçakesme sağlığa Faydaları: Akçakesmenin bilinen birkaç faydası arasında bitkisel tedavi yöntemi olarak ençok kullanılan şekli ishal rahatsızlığını yok edici özelliğidir. Bunun yanında boşaltım sistemindeki meydana gelen rahatsızlıklara faydası vardır. Özellikle idrar söktürücü özelliği vardır. Akçakesme ağacının bir diğer bitkisel tedavi şekli un hamur haline getirilerek uygulanacak kür dür. Mikropları etkisiz hale getirir.
metabolizma hızlandırmak için neler yapılmalı
metabolizma nedir: Metabolizma bedenin yaşamsal işlevlerini yerine getirmek için bir gün boyunca gerekli olan enerjidir.
Metabolizma hızı nasıl ölçülür: Vücut dinlenme esnasında iken kalori harcama hızına bakılarak bu enerji miktarı ölçümü yapılabilir. Metabolizma kişiden kişiye farklılık gösterir. Yapılan her hareketle birlikte kalori kaybı olur.
Metabolizma hızı: metabolizma anatomimizi oluşturan bileşimlerden etkilenir. Anatomimizi oluşturan bileşim sözü ile vücuttaki kas ve yağ kütlelerinin orantısal durumudur.
Hızlı metabolizma nedir: Kaslar kalori harcama oranı olarak yağlardan daha fazla etkiye sahiptir. Vücuttaki kas oranları yağ oranlarından daha fazla olan bireyler diğer bir ifadeyle kaslı vücuda sahip olan bireylerin hızlı metabolizmaları vardır. Ne var ki aynı ebattaki iki kişiden boy ve kiloları eşit olmasına rağmen yağ oranı daha fazla olan kişinin metabolizma hızı daha yavaştır.
Metabolizma hızı kilo alma ve kilo verme durumlarında etkilidir. Metabolizması hızlı olan bireyler daha az kilo alırlar daha çabuk kilo verirler. Metabolizma hızı yavaş olanlarda ise kilo vermek oldukça zordur.
Metabolizma hızını artırmak için yapılması gerekenler: Metabolizma hızı kilo almak ve zayıflamak için oldukça önemlidir. Metabolizma hızı yavaş olanlar kilo almaya daha müsaittir ve zor kilo verirler. Metabolizma hızı artırılabilir mi? Metabolizma hızı vücuttaki kas dokusu ile yağ dokusu oranına bağlı olduğundan bahsettik.
Metabolizma hızını artırabilmek için kişinin vücudundaki kas oranını daha da yüksek bir seviyeye getirmesi gerekir. Dikkat edilecek diğer husus kas dokusunun kırklı yaşlardan sonra giderek azalmasıdır. Bu sebeple metabolizma hızının artması için bol bol spor yapmalı özellikle yüzmek ya da yürüyüş yapmak kas dokusunun artmasına sebebiyet verecektir.
Metabolizma hızlandırıcı bitkiler: metabolizma hızını artırmak için spor yapmanın yanı bazı besinleri daha fazla tüketmek metabolizma hızının artmasına yardımcı olacaktır. Bu besinler; kırmızı acı biber, yeşil çay, yumurta, sirke, badem, zeytinyağı, peynir, salata söylenebilir.
murat topoğlu metabolizma hızlandırıcı çay: metabolizma hızını artıran Dr. Murat Topoğlunun önerdiği çay tarifi aşağıda açıklanmıştır.
gereken malzemeler: 1 adet kabuk tarçın, 5 adet çekirdek kakule, 3 adet karanfil, 5 bardak su, 1 tatlı kaşığı bal, 1 çay kaşığı karabiber.
hazırlanışı ve kullanımı: 5 bardak suyu kaynatın. tarçın, kakule ve karanfili içine atıp yaklaşık 5 dk. kaynatın. soğuduktan sonra bal ve karabiber ilave edin, gün içerisinde 4 ila 5 kez için.
Metabolizma hızı nasıl ölçülür: Vücut dinlenme esnasında iken kalori harcama hızına bakılarak bu enerji miktarı ölçümü yapılabilir. Metabolizma kişiden kişiye farklılık gösterir. Yapılan her hareketle birlikte kalori kaybı olur.
Metabolizma hızı: metabolizma anatomimizi oluşturan bileşimlerden etkilenir. Anatomimizi oluşturan bileşim sözü ile vücuttaki kas ve yağ kütlelerinin orantısal durumudur.
Hızlı metabolizma nedir: Kaslar kalori harcama oranı olarak yağlardan daha fazla etkiye sahiptir. Vücuttaki kas oranları yağ oranlarından daha fazla olan bireyler diğer bir ifadeyle kaslı vücuda sahip olan bireylerin hızlı metabolizmaları vardır. Ne var ki aynı ebattaki iki kişiden boy ve kiloları eşit olmasına rağmen yağ oranı daha fazla olan kişinin metabolizma hızı daha yavaştır.
Metabolizma hızı kilo alma ve kilo verme durumlarında etkilidir. Metabolizması hızlı olan bireyler daha az kilo alırlar daha çabuk kilo verirler. Metabolizma hızı yavaş olanlarda ise kilo vermek oldukça zordur.
Metabolizma hızını artırmak için yapılması gerekenler: Metabolizma hızı kilo almak ve zayıflamak için oldukça önemlidir. Metabolizma hızı yavaş olanlar kilo almaya daha müsaittir ve zor kilo verirler. Metabolizma hızı artırılabilir mi? Metabolizma hızı vücuttaki kas dokusu ile yağ dokusu oranına bağlı olduğundan bahsettik.
Metabolizma hızını artırabilmek için kişinin vücudundaki kas oranını daha da yüksek bir seviyeye getirmesi gerekir. Dikkat edilecek diğer husus kas dokusunun kırklı yaşlardan sonra giderek azalmasıdır. Bu sebeple metabolizma hızının artması için bol bol spor yapmalı özellikle yüzmek ya da yürüyüş yapmak kas dokusunun artmasına sebebiyet verecektir.
Metabolizma hızlandırıcı bitkiler: metabolizma hızını artırmak için spor yapmanın yanı bazı besinleri daha fazla tüketmek metabolizma hızının artmasına yardımcı olacaktır. Bu besinler; kırmızı acı biber, yeşil çay, yumurta, sirke, badem, zeytinyağı, peynir, salata söylenebilir.
murat topoğlu metabolizma hızlandırıcı çay: metabolizma hızını artıran Dr. Murat Topoğlunun önerdiği çay tarifi aşağıda açıklanmıştır.
gereken malzemeler: 1 adet kabuk tarçın, 5 adet çekirdek kakule, 3 adet karanfil, 5 bardak su, 1 tatlı kaşığı bal, 1 çay kaşığı karabiber.
hazırlanışı ve kullanımı: 5 bardak suyu kaynatın. tarçın, kakule ve karanfili içine atıp yaklaşık 5 dk. kaynatın. soğuduktan sonra bal ve karabiber ilave edin, gün içerisinde 4 ila 5 kez için.
tüm yönleriyle kırkkilit otu
tüm yönleriyle kırkkilit otu:
kırkkilit otu özellikleri: Kırkkilit otu at kuyruğu otu şeklinde de tanınır. taşra da yaşayan insanlar kırkkilit otunu iyi bilmektedirler. çamurlu,sulu ve temiz olan topraklarda kırkkilit otu yetişebilir. Kırkkilit hakkında farklı bilgi olarak sulak alanlarda yetişen gövdesi büyük olanlar banyolarda farklı amaçlarla kullanılırken orman kenarları gibi bölgelerde yetişen kırkkilit bitkisi ise şifa amacıyla kullanılabilinmektedir.
kırkkilit otunun genel faydaları: kırkkilitotu uzun süredir farklı türde hastalıkların tedavisinde aktif olarak kullanılmaya devam edilmektedir. kırkkilitotu Böbrek ve mesane rahatsızlıkları açısından son derece faydalı etkileri olduğu bilinir. Yaraları iyileştirici özelliği vardır. özellikle kırkkilitotu şişliklerin inmesini sağladığı bilinir.
çeşitli sebeplerle çürümeye yüz tutmuş olan deriye sıcak lapa halinde kırkkilit otu uygulandığında iyi geldiği bilinmektedir. Yaşlılarda yaygın olarka görülen romatizma, sinir, gut gibi yaşlanmaya bağlı hastalıklarda belli bir yaştan itibaren hergün 1 bardak bitki yapılacak çayın tüketilmesi önerilir.
Kırkkilit otunun faydaları çoktur. Aklınıza gelebilecek bir çok hastalığa az yada çok mutlaka faydası bulunur.Kemiğe kadar işlemiş yaralarda mucize etkileri vardır. Kireçlenmeyi önler. inanması güç ama yatak ıslatılması sorununa bile olumlu etkileri vardır. Kırkkilit otu ve kılıç otunun karışımından yapılacak kür yatak ıslatma sorununu çözecektir.
ömer coşkun kırkkilit otu tedavi tarifi: Doktor Ömer Coşkun pekçok hastalık için İkbal Gürpınar’ın hazırlayıp sunduğu ikballe şifalı yemekler programında bitkilerin özelliklerini anlatıp, hastalıklar için bitkisel kürler ve tedavi şekilleri anlatıyor. kırkkilitotu En çok kullandığı ve tavsiye ettiği bitkiler biri Kırkkilit otu pekçok hastalık için tavsiye ettiği Kırkkilit otunun faydaları saymakla bitmez diyor.
Kas erimesi, mide ağrısı, reflü, kalp rahatsızlıkları, kemik hastalıkları, eklem romatizması, idrar yolu enfeksiyonları, kadın hastalıkları, hamile kalmak için, bel fıtığı, boyun fıtığı, sinir sıkışması, vücut ağrıları gibi pekçok hastalığa çok iyi geleceğini söylüyor.
kırkkilit otu kullanma şekilleri: Doktor Ömer Coşkun Kıkkilit otunun kullanımı iki şekilde tarif ediyor. Birincisi çay olarak hazırlanıp içiliyor. İkincisi ise kaynatılıp oturma banyosu yada sürülerek kullanılıyor. Çay olarak kullanılacaksa bir bardak sıcak suya 1 tatlı kaşığı ekleyip 10 dakika demleyip içiliyor. Banyo olarak kullanılacaksa 1 litre suya 3 yemek kaşığı eklenip 10 dakika kaynatılıp oturma banyosu yapılıyor( bu hamile kalmak için uygulanıyor) yada eklem ağrıları ve kemik rahatsızlıklarında sorunlu bölgeye sürülüyor.
kırkkilit otu özellikleri: Kırkkilit otu at kuyruğu otu şeklinde de tanınır. taşra da yaşayan insanlar kırkkilit otunu iyi bilmektedirler. çamurlu,sulu ve temiz olan topraklarda kırkkilit otu yetişebilir. Kırkkilit hakkında farklı bilgi olarak sulak alanlarda yetişen gövdesi büyük olanlar banyolarda farklı amaçlarla kullanılırken orman kenarları gibi bölgelerde yetişen kırkkilit bitkisi ise şifa amacıyla kullanılabilinmektedir.
kırkkilit otunun genel faydaları: kırkkilitotu uzun süredir farklı türde hastalıkların tedavisinde aktif olarak kullanılmaya devam edilmektedir. kırkkilitotu Böbrek ve mesane rahatsızlıkları açısından son derece faydalı etkileri olduğu bilinir. Yaraları iyileştirici özelliği vardır. özellikle kırkkilitotu şişliklerin inmesini sağladığı bilinir.
çeşitli sebeplerle çürümeye yüz tutmuş olan deriye sıcak lapa halinde kırkkilit otu uygulandığında iyi geldiği bilinmektedir. Yaşlılarda yaygın olarka görülen romatizma, sinir, gut gibi yaşlanmaya bağlı hastalıklarda belli bir yaştan itibaren hergün 1 bardak bitki yapılacak çayın tüketilmesi önerilir.
Kırkkilit otunun faydaları çoktur. Aklınıza gelebilecek bir çok hastalığa az yada çok mutlaka faydası bulunur.Kemiğe kadar işlemiş yaralarda mucize etkileri vardır. Kireçlenmeyi önler. inanması güç ama yatak ıslatılması sorununa bile olumlu etkileri vardır. Kırkkilit otu ve kılıç otunun karışımından yapılacak kür yatak ıslatma sorununu çözecektir.
ömer coşkun kırkkilit otu tedavi tarifi: Doktor Ömer Coşkun pekçok hastalık için İkbal Gürpınar’ın hazırlayıp sunduğu ikballe şifalı yemekler programında bitkilerin özelliklerini anlatıp, hastalıklar için bitkisel kürler ve tedavi şekilleri anlatıyor. kırkkilitotu En çok kullandığı ve tavsiye ettiği bitkiler biri Kırkkilit otu pekçok hastalık için tavsiye ettiği Kırkkilit otunun faydaları saymakla bitmez diyor.
Kas erimesi, mide ağrısı, reflü, kalp rahatsızlıkları, kemik hastalıkları, eklem romatizması, idrar yolu enfeksiyonları, kadın hastalıkları, hamile kalmak için, bel fıtığı, boyun fıtığı, sinir sıkışması, vücut ağrıları gibi pekçok hastalığa çok iyi geleceğini söylüyor.
kırkkilit otu kullanma şekilleri: Doktor Ömer Coşkun Kıkkilit otunun kullanımı iki şekilde tarif ediyor. Birincisi çay olarak hazırlanıp içiliyor. İkincisi ise kaynatılıp oturma banyosu yada sürülerek kullanılıyor. Çay olarak kullanılacaksa bir bardak sıcak suya 1 tatlı kaşığı ekleyip 10 dakika demleyip içiliyor. Banyo olarak kullanılacaksa 1 litre suya 3 yemek kaşığı eklenip 10 dakika kaynatılıp oturma banyosu yapılıyor( bu hamile kalmak için uygulanıyor) yada eklem ağrıları ve kemik rahatsızlıklarında sorunlu bölgeye sürülüyor.
19 Mayıs 2011 Perşembe
Ağaç Kavunu faydaları ile bitkisel çözümler
Ağaç Kavunu faydaları ile bitkisel çözümler:
Ağaç Kavunu Özellikleri: Botanikteki ismi Cutrus medica olan Ağaç Kavunu familyası bildik bir familya olan turunçgiller familyasına aittir. Turunçgiller familyasına ait olan bu bitki diğer Turunçgiller gibi fazla soğuğu sevmez. Fazla soğuğu sevmemesine rağmen mensup olduğu familya içindeki diğer türlere nazaran soğuğa karşı daha dayanıklıdır. Ülkemizde donma durumlarının az yaşandığı kıyı şeridi bölgelerinde rahatlıkla yetiştirilebilir.
Ağaç Kavunu yaprakları diğer bitkilerin aksine kendine has bir renge sahiptir. Bu minval üzere denilebilir ki Ağaç Kavunu bitkisinin renkleri mavi ya da pembe tonajlarında olan bir renge sahiptir. Ağaç Kavunu ağır bir gelişim sürecine sahiptir. Ülkemizde Mersin de özellikle Silifke'de Ağaç Kavunu üretimi yapılmaktadır. Meyveleri neredeyse 5 kilo ağırlığına ulaşacak durumdadır. Kabukları kendi ailesine mensup olan greyfurt gibi kalındır.
Ağaç Kavunu Faydaları: Ağaç Kavunu yapısında ihtiva ettiği maddeler nedeniyle P vitamini tesiri yapar. Diğer faydaları arasında ilk sırada doğal kullanım şekli ile diş etlerine karşı güçlendirici ve tedavi etkisidir. Diş etleri için kullanmak için yapmanız gereken işlem oldukça basit Ağaç Kavunu bitkisinin kabuklarını sakız çiğner gibi çiğnemelisiniz. Yalnız çiğneme işlemini yaparken dikkat etmeniz gereken nokta kesinlikle bu bitkinin kabuğunu yutmayınız. Ağaç Kavunu Safra problemlerine, bağırsak rahatsızlıklarına başta kabızlık olmak üzere, birçok rahatsızlığa karşı fayda sağlar.
Ağaç Kavunu Özellikleri: Botanikteki ismi Cutrus medica olan Ağaç Kavunu familyası bildik bir familya olan turunçgiller familyasına aittir. Turunçgiller familyasına ait olan bu bitki diğer Turunçgiller gibi fazla soğuğu sevmez. Fazla soğuğu sevmemesine rağmen mensup olduğu familya içindeki diğer türlere nazaran soğuğa karşı daha dayanıklıdır. Ülkemizde donma durumlarının az yaşandığı kıyı şeridi bölgelerinde rahatlıkla yetiştirilebilir.
Ağaç Kavunu yaprakları diğer bitkilerin aksine kendine has bir renge sahiptir. Bu minval üzere denilebilir ki Ağaç Kavunu bitkisinin renkleri mavi ya da pembe tonajlarında olan bir renge sahiptir. Ağaç Kavunu ağır bir gelişim sürecine sahiptir. Ülkemizde Mersin de özellikle Silifke'de Ağaç Kavunu üretimi yapılmaktadır. Meyveleri neredeyse 5 kilo ağırlığına ulaşacak durumdadır. Kabukları kendi ailesine mensup olan greyfurt gibi kalındır.
Ağaç Kavunu Faydaları: Ağaç Kavunu yapısında ihtiva ettiği maddeler nedeniyle P vitamini tesiri yapar. Diğer faydaları arasında ilk sırada doğal kullanım şekli ile diş etlerine karşı güçlendirici ve tedavi etkisidir. Diş etleri için kullanmak için yapmanız gereken işlem oldukça basit Ağaç Kavunu bitkisinin kabuklarını sakız çiğner gibi çiğnemelisiniz. Yalnız çiğneme işlemini yaparken dikkat etmeniz gereken nokta kesinlikle bu bitkinin kabuğunu yutmayınız. Ağaç Kavunu Safra problemlerine, bağırsak rahatsızlıklarına başta kabızlık olmak üzere, birçok rahatsızlığa karşı fayda sağlar.
Hatmi çiçeğinin gastrit bitkisel tedavi tarifi
Hatmi çiçeğinin gastrit bitkisel tedavi tarifi:
Hatmi Çiçeği özellikleri: Hatmi Çiçeği Ülkemizin güney bölgelerinde yetişme alanı bulmuş görünüşüyle ve faydaları ile çok değerli bir bitkidir. Botanikte kullanılan adı ile Althea officinalis Pembe ve Beyaz tonlarında renkleriyle ayrı bir güzeldir. Hatmi Çiçeğinin boyu ortalama olarak 75-80 cm arasında değişkenlik gösterir. Hatmi Çiçeği Akdeniz şeridine yayılmış bir bitkidir.
Bu nedenle bu bitkinin sıcaklık istediğini belirtebiliriz. Sıcaklık seven Hatmi Çiçeği güzelliği ile insanlara da sıcaklık hissettirir. sulak bölgelerde yetişmeyi seven Hatmi Çiçeğinin birçok çeşidi bulunmaktadır. Bunlar arasında sayılabileceklerden başlıcaları Gül hatmidir.
Hatmi Çiçeğinin faydaları ve kullanım alanları: Hatmi Çiçeği birçok rahatsızlığa karşı faydalı olduğu bilinmektedir. Bu nedenle çok sıklıkla faydalanılan bir bitkidir. Ülkemiz hatmi çiçeğini oldukça yakından bilir. Zira şarkılara bile söz olan Hatmi Çiçeği özellikle kış aylarında bazı rahatsızlara karşı faydaları geldiğinde Soğuk aylarda Hatmi Çiçeği gribal enfeksiyonlara ayrıca gırtlakta oluşan tahrişleri ve öksürüğü azaltması gibi etkenlerinden dolayı insanlarımız tarafından sıkça bu mevsimde tüketilen bir bitkidir.
Yalnız Hatmi Çiçeğinin göğsü yumuşatması ve öksürüğe iyi gelmesinin yanında diğer özellikleri arasında Hatmi Bitkisinin tanelerinin un kıvamına getirilip bedeninize bu maddeyi sürerseniz haşerelerin size sokulmasına mani olursunuz. Hatmi Çiçeğinin kök kısmı Hatmi Çiçeği bitkisinin en önemli faydaları arasında sayılabilecek gastrit rahatsızlığına karşı faydasıdır. Bununla birlikte Hatmi Çiçeği boşaltım sistemi rahatsızlıklarına karşıda oldukça faydalıdır.
Hatmi Çiçeği özellikleri: Hatmi Çiçeği Ülkemizin güney bölgelerinde yetişme alanı bulmuş görünüşüyle ve faydaları ile çok değerli bir bitkidir. Botanikte kullanılan adı ile Althea officinalis Pembe ve Beyaz tonlarında renkleriyle ayrı bir güzeldir. Hatmi Çiçeğinin boyu ortalama olarak 75-80 cm arasında değişkenlik gösterir. Hatmi Çiçeği Akdeniz şeridine yayılmış bir bitkidir.
Bu nedenle bu bitkinin sıcaklık istediğini belirtebiliriz. Sıcaklık seven Hatmi Çiçeği güzelliği ile insanlara da sıcaklık hissettirir. sulak bölgelerde yetişmeyi seven Hatmi Çiçeğinin birçok çeşidi bulunmaktadır. Bunlar arasında sayılabileceklerden başlıcaları Gül hatmidir.
Hatmi Çiçeğinin faydaları ve kullanım alanları: Hatmi Çiçeği birçok rahatsızlığa karşı faydalı olduğu bilinmektedir. Bu nedenle çok sıklıkla faydalanılan bir bitkidir. Ülkemiz hatmi çiçeğini oldukça yakından bilir. Zira şarkılara bile söz olan Hatmi Çiçeği özellikle kış aylarında bazı rahatsızlara karşı faydaları geldiğinde Soğuk aylarda Hatmi Çiçeği gribal enfeksiyonlara ayrıca gırtlakta oluşan tahrişleri ve öksürüğü azaltması gibi etkenlerinden dolayı insanlarımız tarafından sıkça bu mevsimde tüketilen bir bitkidir.
Yalnız Hatmi Çiçeğinin göğsü yumuşatması ve öksürüğe iyi gelmesinin yanında diğer özellikleri arasında Hatmi Bitkisinin tanelerinin un kıvamına getirilip bedeninize bu maddeyi sürerseniz haşerelerin size sokulmasına mani olursunuz. Hatmi Çiçeğinin kök kısmı Hatmi Çiçeği bitkisinin en önemli faydaları arasında sayılabilecek gastrit rahatsızlığına karşı faydasıdır. Bununla birlikte Hatmi Çiçeği boşaltım sistemi rahatsızlıklarına karşıda oldukça faydalıdır.
Afrika Menekşesi bitkisel faydaları tarifi
Afrika Menekşesi bitkisel faydaları tarifi: Afrika Menekşesi güzelliği ve göz alıcılığıyla insanlara en büyük faydası psikolojiktir. Bu bitkiyi beslemek ilgilenmek ve yetiştirmek ilgi ve derin alaka ister. Bitkinin çiçeklerini izlemek ise insan çok güzel duygular yaşatır.
Afrika Menekşesi Gesnergiller familyasına mensup bir bitkidir. Afrika Menekşesi türüne ilk defa Bumen Ukuru Dağlarında rastlanılmıştır. Bu dağlar Afrika kıtasında yer alan bir dağ oluşumudur. Güzelliği ile bitki türlerinin arasında kendine ayrı bir yer edinen Afrika Menekşesi özellikle botanikçiler tarafından dünyanın birçok alanlarına taşınarak kendine yetişme alanı bulabilmiştir. Şehir karmaşalığı, stresi ve keşmekeşliği arasında bu bitkiyi yetiştirmek insana ayrı bir keyif sunar.
Bununla birlikte Afrika Menekşesi ile ilgilenmek sorumluluk ister. Zira bu bitki oldukça nazlı bir bitkidir ve birçok ihtiyacın karşılanması gerekir. Bu ihtiyaçları arasında su, hava, nem ve toprak gelir. Bunları karşılarsanız o da sizleri gülerek karşılar.
Afrika Menekşesi Gesnergiller familyasına mensup bir bitkidir. Afrika Menekşesi türüne ilk defa Bumen Ukuru Dağlarında rastlanılmıştır. Bu dağlar Afrika kıtasında yer alan bir dağ oluşumudur. Güzelliği ile bitki türlerinin arasında kendine ayrı bir yer edinen Afrika Menekşesi özellikle botanikçiler tarafından dünyanın birçok alanlarına taşınarak kendine yetişme alanı bulabilmiştir. Şehir karmaşalığı, stresi ve keşmekeşliği arasında bu bitkiyi yetiştirmek insana ayrı bir keyif sunar.
Bununla birlikte Afrika Menekşesi ile ilgilenmek sorumluluk ister. Zira bu bitki oldukça nazlı bir bitkidir ve birçok ihtiyacın karşılanması gerekir. Bu ihtiyaçları arasında su, hava, nem ve toprak gelir. Bunları karşılarsanız o da sizleri gülerek karşılar.
İştahsızlığa Afrika Bamyası ile son verin
İştahsızlığa Afrika Bamyası ile son verin:
Afrika Bamyası Özellikleri: Afrika Bamyası bitkisinin familyası ebemgömecigiller latince isimleri ise Hibiscus sabdariffa olarak botanikte isimlendirilir. Afrika Bamyasının diğer isimleri ise ve çoğunlukla ülkemizde bilinen isimleri ise Kara Bamya dır. Ömürleri ortalama 12 ay ile sınırlı kalan Afrika Bamyası uzunluk olarak iki metreyi rahat görebilir. Afrika Bamyası çiçekleri pembe tonlarında olan bir bitkidir. Afrika Bamyasının ana vatanı Arap yarımadasının alt kısımları olan sudan civarıdır. Ülkemizin her bölgesinde rahatlıkla yetiştirilebilir.
Afrika Bamyasının Faydaları: Afrika Bamyasının en önemli özelliklerinde birisi iştah açmasıdır. İştah sorunu yaşayan kimseler Afrika Bamyası tüketerek iştah sorununa çare bulabilirler. Afrika Bamyasının diğer faydası ise bitkinin ana vatanı ile paralel olarak susuzluğa iyi gelmesi ve insan vücudundaki harareti almasıdır. Bu nedenle sıcak bölgelerde özellikle yaz mevsiminde yenilmesi sağlık açısında faydalıdır. Afrika bamyasının her hangi bir zararı olduğu söylenemez. Rahatlıkla tüketilebilecek bir bitkidir.
Afrika Bamyası Özellikleri: Afrika Bamyası bitkisinin familyası ebemgömecigiller latince isimleri ise Hibiscus sabdariffa olarak botanikte isimlendirilir. Afrika Bamyasının diğer isimleri ise ve çoğunlukla ülkemizde bilinen isimleri ise Kara Bamya dır. Ömürleri ortalama 12 ay ile sınırlı kalan Afrika Bamyası uzunluk olarak iki metreyi rahat görebilir. Afrika Bamyası çiçekleri pembe tonlarında olan bir bitkidir. Afrika Bamyasının ana vatanı Arap yarımadasının alt kısımları olan sudan civarıdır. Ülkemizin her bölgesinde rahatlıkla yetiştirilebilir.
Afrika Bamyasının Faydaları: Afrika Bamyasının en önemli özelliklerinde birisi iştah açmasıdır. İştah sorunu yaşayan kimseler Afrika Bamyası tüketerek iştah sorununa çare bulabilirler. Afrika Bamyasının diğer faydası ise bitkinin ana vatanı ile paralel olarak susuzluğa iyi gelmesi ve insan vücudundaki harareti almasıdır. Bu nedenle sıcak bölgelerde özellikle yaz mevsiminde yenilmesi sağlık açısında faydalıdır. Afrika bamyasının her hangi bir zararı olduğu söylenemez. Rahatlıkla tüketilebilecek bir bitkidir.
Adi Kızılağaç ile çillerden nasıl kurtulunur
Adi Kızılağaç ile çillerden nasıl kurtulunur:
Adi Kızılağaç bitkisiniN özellikleri: Adi Kızılağaç bitkisinin faydalarından bahsetmeden evvel Adi Kızılağaç bitkisinin genel özelliklerinden bahsedelim. Adi Kızılağaç bitkisi oldukça heybetli bir ağaçtır. Ortalama olarak boyu 20 ila 30 metre arasında değişebilen bu ağaç sulak alanlarda yetişmeyi sever. Adi Kızılağa. bir çok endüstri kolunda başta kerestecilik imalatında rahatlıkla kullanılabilir. Diğer sanayi dalı olarak margarin sektörü söylenebilir.
Adi Kızılağaç bitkisinin faydaları: Adi Kızılağaç birçok rahatsızlıklara karşı kullanılabilir. Bunların başında romatizmal hastalıklar gelir. Adi Kızılağaç bitkisinin faydalı olduğu bir diğer alan ise deri hastalıklarıdır. Özellikle Adi Kızılağaç bitkisinin kabuklarını su içinde kaynatararak yüzdeki lekeleri ve çilleri yok etmek mümkün olabilir.
Adi Kızılağaç bitkisiniN özellikleri: Adi Kızılağaç bitkisinin faydalarından bahsetmeden evvel Adi Kızılağaç bitkisinin genel özelliklerinden bahsedelim. Adi Kızılağaç bitkisi oldukça heybetli bir ağaçtır. Ortalama olarak boyu 20 ila 30 metre arasında değişebilen bu ağaç sulak alanlarda yetişmeyi sever. Adi Kızılağa. bir çok endüstri kolunda başta kerestecilik imalatında rahatlıkla kullanılabilir. Diğer sanayi dalı olarak margarin sektörü söylenebilir.
Adi Kızılağaç bitkisinin faydaları: Adi Kızılağaç birçok rahatsızlıklara karşı kullanılabilir. Bunların başında romatizmal hastalıklar gelir. Adi Kızılağaç bitkisinin faydalı olduğu bir diğer alan ise deri hastalıklarıdır. Özellikle Adi Kızılağaç bitkisinin kabuklarını su içinde kaynatararak yüzdeki lekeleri ve çilleri yok etmek mümkün olabilir.
ada soğanı saç dökülmesine olan etkisi
Ada soğanı saç dökülmesine olan etkisi:
Ada soğanı nedir ve özellikleri nelerdir: Ada Soğanının tüm özellikleri faydası ve kullanım alanı ile ilgili tüm bilgilere ulaşmanız mümkün olacak. Öncelikle Ada Soğanının özellikleri hakkında sizlere genel bilgiler sunmak istiyoruz. Ada Soğanı familyası itibarı ile Zambakgiller ailesine mensup olup iki kısımlıdır. Üst kısmı yaprak çiçek alt kısmında ise yani toprağın altında soğanı bulunur. Ada Soğanının yaprakları uzuncadır. Ada Soğanı oldukça zehirli bir bitkidir. Bilinçsiz tüketimi insan hayatına son verebilir.
Bu nedenle oldukça dikkatli kullanılması gereken bir bitkidir. Mutlaka bir uzman tarafında önerilerek tüketilmelidir. Ada Soğanı bitkisini kullanırken genellikle un halinde kullanılır. Ada Soğanı bitkisi çiçekleri üzerinde bulunan yeşilin tonajındaki damarları ile göz alıcıdır.
Ada Soğanı faydaları ve kullanım şekli: Ada Soğanı birçok faydası bulunan ve oldukça etkili bir bitkidir. Ada Soğanı bitkisi başta saç dökülmelerine karşı kullanılmasının yanısıra bir çok hastalığa karşı kullanılan şifalı bir bitkidir. Ada Soğanı siğil tedavisinde oldukça faydalı bir bitkidir. Ada Soğanı siğillere sürülürse siğillerde dökülme meydana gelir. Bunun haricinde idrar söktürücü özelliği ayrıca kalp hastalında oluşan vücutta biriken suyun atılmasında faydalı olabilecek bir bitkidir. Saç dökülmesi tedavisinde kullanılmasında zeytinyağı ile çam sakızı eklenerek kullanılmalı bu şekilde saçlarda yeniden tüylenme oluşumunu hızlandırır.
Dolaşım sistemi rahatsızlılarına karşı kullanılabilecek bir bitkidir. Ada soğanı psikolojik rahatsızlıklara karşı kullanılabilen bir bitkidir. Bu bitkinin zararları arasında söylenecek tek bir şey vardır oda Ada Soğanının oldukça zehirli bir bitki olduğudur. Mutlaka uzman kontolünde kullanılması gerekmelidir.
Ada soğanı nedir ve özellikleri nelerdir: Ada Soğanının tüm özellikleri faydası ve kullanım alanı ile ilgili tüm bilgilere ulaşmanız mümkün olacak. Öncelikle Ada Soğanının özellikleri hakkında sizlere genel bilgiler sunmak istiyoruz. Ada Soğanı familyası itibarı ile Zambakgiller ailesine mensup olup iki kısımlıdır. Üst kısmı yaprak çiçek alt kısmında ise yani toprağın altında soğanı bulunur. Ada Soğanının yaprakları uzuncadır. Ada Soğanı oldukça zehirli bir bitkidir. Bilinçsiz tüketimi insan hayatına son verebilir.
Bu nedenle oldukça dikkatli kullanılması gereken bir bitkidir. Mutlaka bir uzman tarafında önerilerek tüketilmelidir. Ada Soğanı bitkisini kullanırken genellikle un halinde kullanılır. Ada Soğanı bitkisi çiçekleri üzerinde bulunan yeşilin tonajındaki damarları ile göz alıcıdır.
Ada Soğanı faydaları ve kullanım şekli: Ada Soğanı birçok faydası bulunan ve oldukça etkili bir bitkidir. Ada Soğanı bitkisi başta saç dökülmelerine karşı kullanılmasının yanısıra bir çok hastalığa karşı kullanılan şifalı bir bitkidir. Ada Soğanı siğil tedavisinde oldukça faydalı bir bitkidir. Ada Soğanı siğillere sürülürse siğillerde dökülme meydana gelir. Bunun haricinde idrar söktürücü özelliği ayrıca kalp hastalında oluşan vücutta biriken suyun atılmasında faydalı olabilecek bir bitkidir. Saç dökülmesi tedavisinde kullanılmasında zeytinyağı ile çam sakızı eklenerek kullanılmalı bu şekilde saçlarda yeniden tüylenme oluşumunu hızlandırır.
Dolaşım sistemi rahatsızlılarına karşı kullanılabilecek bir bitkidir. Ada soğanı psikolojik rahatsızlıklara karşı kullanılabilen bir bitkidir. Bu bitkinin zararları arasında söylenecek tek bir şey vardır oda Ada Soğanının oldukça zehirli bir bitki olduğudur. Mutlaka uzman kontolünde kullanılması gerekmelidir.
Açelyanın sağlığa faydalarını biliyormusunuz
Açelyanın sağlığa faydalarını biliyormusunuz:
Açelya nedir ve Açelya özellikleri nelerdir: Açelya bitkisinin faydalarından bahsetmeden önce bitkinin genel özelliklerinde bahsederek Açelyanın yetişme şekilleri ve birazda botanik bilgilerinden bahsedeceğiz. Açelya bazı yörelerdeki ismi ile Açalya ülkemizde sıklıkla kültürel olarak yetiştirilerek hem kereste imalatında hem de şehir bölge ve planlama durumlarında kullanılan ve tercih edilen bir bitkidir. Açelya ağacı çiçekleri ile bitkinin görünümünde inanılmaz efektlere neden olur.
Bu bitki özellikle Avrupa kıtasında Amerika Birleşik Devletlerinde ve Japonya da güzelliği nedeniyle yetiştirilen ve özel olarak Açelya bahçeleri kurulan bir bitkidir. Açelya bu özelliğinden dolayı ülkemizde de botanik çiçeklerin ve ağaçların yetiştirilmesine merak duyanlar için oldukça cazip bir ağaç durumundadır.
Açelya Nasıl Yetiştirilir ve Hangi Tür Toprağı sever: Açelya bitkisi özellikleri itibarıyle çok kaliteli bir yapıya sahiptir. Ayrıca çok güzel bir ağaç türüdür. Peki Açelya nasıl yetiştirilir. Bu konuya kısaca değinmek istedik botanik meraklıları için. Açelya bitkisini evde yetiştirmek istiyenler için birkaç püf noktası verelim Açelya bitkisini güneşten uzak tutmak gerekir. Açelyanın toprak olarak fazla topraktan hoşlanmaz. Yaprak kısımlarına fıskıye şeklinde su verilmelidir.
Açelya faydaları nelerdir: Açelya bitkisinin özelliklerinden bahsettikten sonra açelya bitkisinin faydalarına değinelim Açelya bitkisi bitkisel tedavi yöntemleri şeklinde kullanıldığında ilk olarak kullanılması gereken özelliği kan dindirici olması gelir. Açelya bitkisinin diğer özellikleri arasında sindirim sistemi rahatsızlıklarına karşı onarıcı etkisi dikkat çeker. özellikle mide de oluşan ülser ve bu hastalığın başlangıç ve sonlarında görülen türevleri ile alakalı olarak hastalığın beraberinde gelen gastrit gibi durumlarla birlikte, yaralanma ve oluşan enfeksiyonlara, bir diğer müdahalesi olabileciği durum olan burun kısmında meydana gelebilecek kanama vakalarında kullanılabilir.
Yara olarak kullanılabileceğinden bir diğer rahatsızlık olan egzema hastalığına da faydası olur.
Açelya nedir ve Açelya özellikleri nelerdir: Açelya bitkisinin faydalarından bahsetmeden önce bitkinin genel özelliklerinde bahsederek Açelyanın yetişme şekilleri ve birazda botanik bilgilerinden bahsedeceğiz. Açelya bazı yörelerdeki ismi ile Açalya ülkemizde sıklıkla kültürel olarak yetiştirilerek hem kereste imalatında hem de şehir bölge ve planlama durumlarında kullanılan ve tercih edilen bir bitkidir. Açelya ağacı çiçekleri ile bitkinin görünümünde inanılmaz efektlere neden olur.
Bu bitki özellikle Avrupa kıtasında Amerika Birleşik Devletlerinde ve Japonya da güzelliği nedeniyle yetiştirilen ve özel olarak Açelya bahçeleri kurulan bir bitkidir. Açelya bu özelliğinden dolayı ülkemizde de botanik çiçeklerin ve ağaçların yetiştirilmesine merak duyanlar için oldukça cazip bir ağaç durumundadır.
Açelya Nasıl Yetiştirilir ve Hangi Tür Toprağı sever: Açelya bitkisi özellikleri itibarıyle çok kaliteli bir yapıya sahiptir. Ayrıca çok güzel bir ağaç türüdür. Peki Açelya nasıl yetiştirilir. Bu konuya kısaca değinmek istedik botanik meraklıları için. Açelya bitkisini evde yetiştirmek istiyenler için birkaç püf noktası verelim Açelya bitkisini güneşten uzak tutmak gerekir. Açelyanın toprak olarak fazla topraktan hoşlanmaz. Yaprak kısımlarına fıskıye şeklinde su verilmelidir.
Açelya faydaları nelerdir: Açelya bitkisinin özelliklerinden bahsettikten sonra açelya bitkisinin faydalarına değinelim Açelya bitkisi bitkisel tedavi yöntemleri şeklinde kullanıldığında ilk olarak kullanılması gereken özelliği kan dindirici olması gelir. Açelya bitkisinin diğer özellikleri arasında sindirim sistemi rahatsızlıklarına karşı onarıcı etkisi dikkat çeker. özellikle mide de oluşan ülser ve bu hastalığın başlangıç ve sonlarında görülen türevleri ile alakalı olarak hastalığın beraberinde gelen gastrit gibi durumlarla birlikte, yaralanma ve oluşan enfeksiyonlara, bir diğer müdahalesi olabileciği durum olan burun kısmında meydana gelebilecek kanama vakalarında kullanılabilir.
Yara olarak kullanılabileceğinden bir diğer rahatsızlık olan egzema hastalığına da faydası olur.
Acur bitkisinin doğasına hoşgeldiniz
Acur bitkisinin doğasına hoşgeldiniz:
Acur Nedir Özellikleri Nelerdir: birçok rahatsızlığa faydası olduğu kanıtlanan ve halkımız tarafından da sıkça tüketilen bu bitkinin özelliklerini editörlerimizin bakış açısıyla yeniden incelemeye aldık. Acur bitkisi Ülkemizde birkaç çeşidi olan bir bitkidir. Acur bitkisinin familyası kabakgillerdir. Kabakgillerin neredeyse her çeşidi ülkemizde rahatlıkla yetişir. Kabakgiller özellikleri itibarı ile su hücrelerini ihtiva eden çekirdeklere sahiptir. Bu nedenle hava sıcaklığı yüksek olan yerlerde yetişmeyi sever.
Sıcak bölgelerde yetişmesinin üretilme zamanı da yaz mevsimidir. Bu bölgelerde yaşayan insanlar yani sıcak iklim kuşağında yaşayan insanlar bu bitkinin özellikleri itibarı ile su ihtiva etmesi arasında bir ilişki kurulabilir. Bitki bulunduğu sıcak ortama adaptasyon yaparak bünyesinde su depolama yoluna gitmiştir. Bu özelliği yani bu adaptasyon yöntemini çöl gibi sıcak ortamlarda yaşamayı başarmış kaktüs gibi bitkilerde de görebilirsiniz. Kaktüs de sıcak bölge de yaşar ve bünyesinde bol miktarda su ihtiva eder. Topladığı su ile buna ilaveten çiçekleri ve meyveleri ile çöle hayat verir.
Acur bitkisi de sıcak alanlarda ihtiva ettiği bol miktardaki su hücreleri ile bu bölgedeki insanların susuzluk ihtiyacına cevap verir. Tip olarak salatalığı andıran ancak salatalıktan en olarak değil de boyca biraz daha uzun meyveler veren bir bitkidir Acur Bitkisi.
Acur Faydaları ve Kullanım Şekli: Acur Bitksinin meyveleri oldukça lezzetlidir. Birçok şekilde tüketilebilir. Örneğin güzel bir salata yapımında ya da cacık olarak kullanıldığında harika bir lezzet ortaya çıkar. Bazen de turşusu yapılarak değerlendirilir. Peki, Acur hangi rahatsızlıklara ya da hastalıklara karşı faydalıdır. Acur bitksinin en önemli faydasının vücuttaki su kaybını gidermek olduğunu yukarıda bahsedilen Acur Özellikleri isimli konu başlığından da gayet rahatlıkla anlayabilirsiniz.
Susuzluğa iyi gelmesinin yanında ihtiva ettiği su molekülerine sahip yapısı ile boşaltım sistemini harekete geçirir. Bilindiği üzere en iyi çözücü madde sudur. Bu minval üzere Acur vucudun temizlenmesine katkı sağlar. Boşaltım sistemindeki organların çalışmalarına rahat zemin hazırlar. Fenalık hissi olanlarda yani bayılma durumu yaşayabilecek durumda olanlar Acur koklayarak bu durumdan uzaklaşabilirler.
Acur Nedir Özellikleri Nelerdir: birçok rahatsızlığa faydası olduğu kanıtlanan ve halkımız tarafından da sıkça tüketilen bu bitkinin özelliklerini editörlerimizin bakış açısıyla yeniden incelemeye aldık. Acur bitkisi Ülkemizde birkaç çeşidi olan bir bitkidir. Acur bitkisinin familyası kabakgillerdir. Kabakgillerin neredeyse her çeşidi ülkemizde rahatlıkla yetişir. Kabakgiller özellikleri itibarı ile su hücrelerini ihtiva eden çekirdeklere sahiptir. Bu nedenle hava sıcaklığı yüksek olan yerlerde yetişmeyi sever.
Sıcak bölgelerde yetişmesinin üretilme zamanı da yaz mevsimidir. Bu bölgelerde yaşayan insanlar yani sıcak iklim kuşağında yaşayan insanlar bu bitkinin özellikleri itibarı ile su ihtiva etmesi arasında bir ilişki kurulabilir. Bitki bulunduğu sıcak ortama adaptasyon yaparak bünyesinde su depolama yoluna gitmiştir. Bu özelliği yani bu adaptasyon yöntemini çöl gibi sıcak ortamlarda yaşamayı başarmış kaktüs gibi bitkilerde de görebilirsiniz. Kaktüs de sıcak bölge de yaşar ve bünyesinde bol miktarda su ihtiva eder. Topladığı su ile buna ilaveten çiçekleri ve meyveleri ile çöle hayat verir.
Acur bitkisi de sıcak alanlarda ihtiva ettiği bol miktardaki su hücreleri ile bu bölgedeki insanların susuzluk ihtiyacına cevap verir. Tip olarak salatalığı andıran ancak salatalıktan en olarak değil de boyca biraz daha uzun meyveler veren bir bitkidir Acur Bitkisi.
Acur Faydaları ve Kullanım Şekli: Acur Bitksinin meyveleri oldukça lezzetlidir. Birçok şekilde tüketilebilir. Örneğin güzel bir salata yapımında ya da cacık olarak kullanıldığında harika bir lezzet ortaya çıkar. Bazen de turşusu yapılarak değerlendirilir. Peki, Acur hangi rahatsızlıklara ya da hastalıklara karşı faydalıdır. Acur bitksinin en önemli faydasının vücuttaki su kaybını gidermek olduğunu yukarıda bahsedilen Acur Özellikleri isimli konu başlığından da gayet rahatlıkla anlayabilirsiniz.
Susuzluğa iyi gelmesinin yanında ihtiva ettiği su molekülerine sahip yapısı ile boşaltım sistemini harekete geçirir. Bilindiği üzere en iyi çözücü madde sudur. Bu minval üzere Acur vucudun temizlenmesine katkı sağlar. Boşaltım sistemindeki organların çalışmalarına rahat zemin hazırlar. Fenalık hissi olanlarda yani bayılma durumu yaşayabilecek durumda olanlar Acur koklayarak bu durumdan uzaklaşabilirler.
Acı Yonca bitkisinin faydaları tarifi
Acı Yonca bitkisinin faydaları tarifi:
Acı Yonca nedir, özellikleri nelerdir: Sizler için Acı Yonca Bitkisinin tüm özellikleri ile aktarmaya gayret edeceğiz. Acı Yonca bitkisinin faydalarından bahsetmeden önce Acı Yonca bitkisinin genel özelliklerinden bahsedelim. Acı Yonca bitkisinin bağlı olduğu aile grubu Acıyoncagiller diğer ismi ile yani latince ismi ile Menyantheaceae dir. Acı Yonca memleketimizde Su Yoncası ya da bataklık yoncası olarak da bilinir.
Bunun nedeni ise bataklık ve su kenarlarında yaşama alanına sahip olmasından kaynaklanır. Acı Yonca bitkisinin Yoncagiller ailesine bağlı bitkilerle herhangi bir alakası yoktur. Bu bitkiye Acı Yonca denmesinin nedeni şekil olarak Yoncagiller familyasına benzemesinden kaynaklanır. Acı Yonca bitkisinin diğer özellikleri arasında boylarının kısa olması ve ortalama olarak 30-35 cm arasında değişkenlik gösterebilmektedir. Acı Yonca bitkisinin çiçeklerinin rengi beyazdır. Bu bitki ayrıca çok yıllık bir bitkidir. Acı Yonca bitkisi ülkemizde rahatlıkla yaşama alanı bulan bitkilerden biridir.
Acı Yonca Avrupa kıtası ile Asya kıtaları olarak söz edilebilir. Bu kıtaların bataklık alanlarında ve dere sularının hafif harekli alanlarında yaşama alanı bulabilmiştir. Acı Yonca bitkisi yani diğer adıyla Su Yoncası yüzyıllardır hastalıkların tedavisi amacıyla kullanıldığı bilinmektedir. Bu nedenle bu bitkiyi kültürel ortamda hastalıklara karşı tedavi sağlamak amacıyla üretim yoluna gidilmiştir. Bitki yaz aylarında toplanır ve harmanlanır. Ülkemizde birçok bitki türü kendine yetişme alanı bulmuştur.
Acı Yonca bitkisi de bunlardan biridir. Acı Yonca diğer ismi ile Su Yoncası Ülkemizin Batı Karadeniz Bölümünde özellikle Bolu yöresinde kendiliğinden yetişme alanı bulan bir bitkidir.
Acı Yonca faydaları, kullanım şekli, zararları, yan etkileri: Acı Yonca Faydalarından bahsetmeden önce bu bitkinin hangi kısımlarının kullanılmasının faydalı olabileceğinden bahsedelim. Acı Yonca bitkisi özellikler yaprakları itibariyle ilaç ve bitkisel tedavi alanlarında kullanılabilecek bir bitkidir. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi Acı Yonca bitkisi geçmişten günümüzü birçok hastalığa karşı şifalı bitkiler sınıfında yer alarak bitkisel tedavi amacıyla kullanılma yoluna gidilmiştir.
En çok kullanıldığı alan geçmişten de bilindiği üzere C Vitamini azlığı içindir. C Vitamini azlığı ile ilgili olarak baş gösteren ve adına skorbüt hastalığı denen bir hastalık türemiştir. Bu hastalığa karşı kullanılan Acı Yonca diğer ismi ile Su Yoncası oldukça faydalar sağlamıştır. Bu hastalık dışında iştahsızlık problemi olan ve romatizmal rahatsızlıklara karşı faydaları olduğu bilinen bir bitkidir.
Günümüzde yapılan araştırmalar Acı Yonca faydalarının sadece yukarıda bahsedilen faydalarla kalmayıp birçok hastalığa karşı faydalarının olduğunu ispatlamıştır. Acı Yoncanın bir diğer faydası Adet Düzensizliği sorunu olan bayanların Adet Düzenlerinin normale dönmesi yolunda katkı sağlamaktadır. Bununla birlikte Acı Yonca bitkisi özellikle ateş durumlarında ateş düşürücü olarak faydalıdır. Bu özelliği ile çok uzun zamandan beri tercih edilen bir bitkidir. Acı Yonca sindirim sistemi işlevlerindeki faydası da bilinmektedir.
Acı Yonca kullanım şekli genellikle bazı ilaçların yapımında kullanılması ve şifalı bitkliler sınıfında yer alarak şifalı kürler özellikle Acı Yonca çayı olarak kullanılması ile tercih edilmektedir.
Acı Yonca nedir, özellikleri nelerdir: Sizler için Acı Yonca Bitkisinin tüm özellikleri ile aktarmaya gayret edeceğiz. Acı Yonca bitkisinin faydalarından bahsetmeden önce Acı Yonca bitkisinin genel özelliklerinden bahsedelim. Acı Yonca bitkisinin bağlı olduğu aile grubu Acıyoncagiller diğer ismi ile yani latince ismi ile Menyantheaceae dir. Acı Yonca memleketimizde Su Yoncası ya da bataklık yoncası olarak da bilinir.
Bunun nedeni ise bataklık ve su kenarlarında yaşama alanına sahip olmasından kaynaklanır. Acı Yonca bitkisinin Yoncagiller ailesine bağlı bitkilerle herhangi bir alakası yoktur. Bu bitkiye Acı Yonca denmesinin nedeni şekil olarak Yoncagiller familyasına benzemesinden kaynaklanır. Acı Yonca bitkisinin diğer özellikleri arasında boylarının kısa olması ve ortalama olarak 30-35 cm arasında değişkenlik gösterebilmektedir. Acı Yonca bitkisinin çiçeklerinin rengi beyazdır. Bu bitki ayrıca çok yıllık bir bitkidir. Acı Yonca bitkisi ülkemizde rahatlıkla yaşama alanı bulan bitkilerden biridir.
Acı Yonca Avrupa kıtası ile Asya kıtaları olarak söz edilebilir. Bu kıtaların bataklık alanlarında ve dere sularının hafif harekli alanlarında yaşama alanı bulabilmiştir. Acı Yonca bitkisi yani diğer adıyla Su Yoncası yüzyıllardır hastalıkların tedavisi amacıyla kullanıldığı bilinmektedir. Bu nedenle bu bitkiyi kültürel ortamda hastalıklara karşı tedavi sağlamak amacıyla üretim yoluna gidilmiştir. Bitki yaz aylarında toplanır ve harmanlanır. Ülkemizde birçok bitki türü kendine yetişme alanı bulmuştur.
Acı Yonca bitkisi de bunlardan biridir. Acı Yonca diğer ismi ile Su Yoncası Ülkemizin Batı Karadeniz Bölümünde özellikle Bolu yöresinde kendiliğinden yetişme alanı bulan bir bitkidir.
Acı Yonca faydaları, kullanım şekli, zararları, yan etkileri: Acı Yonca Faydalarından bahsetmeden önce bu bitkinin hangi kısımlarının kullanılmasının faydalı olabileceğinden bahsedelim. Acı Yonca bitkisi özellikler yaprakları itibariyle ilaç ve bitkisel tedavi alanlarında kullanılabilecek bir bitkidir. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi Acı Yonca bitkisi geçmişten günümüzü birçok hastalığa karşı şifalı bitkiler sınıfında yer alarak bitkisel tedavi amacıyla kullanılma yoluna gidilmiştir.
En çok kullanıldığı alan geçmişten de bilindiği üzere C Vitamini azlığı içindir. C Vitamini azlığı ile ilgili olarak baş gösteren ve adına skorbüt hastalığı denen bir hastalık türemiştir. Bu hastalığa karşı kullanılan Acı Yonca diğer ismi ile Su Yoncası oldukça faydalar sağlamıştır. Bu hastalık dışında iştahsızlık problemi olan ve romatizmal rahatsızlıklara karşı faydaları olduğu bilinen bir bitkidir.
Günümüzde yapılan araştırmalar Acı Yonca faydalarının sadece yukarıda bahsedilen faydalarla kalmayıp birçok hastalığa karşı faydalarının olduğunu ispatlamıştır. Acı Yoncanın bir diğer faydası Adet Düzensizliği sorunu olan bayanların Adet Düzenlerinin normale dönmesi yolunda katkı sağlamaktadır. Bununla birlikte Acı Yonca bitkisi özellikle ateş durumlarında ateş düşürücü olarak faydalıdır. Bu özelliği ile çok uzun zamandan beri tercih edilen bir bitkidir. Acı Yonca sindirim sistemi işlevlerindeki faydası da bilinmektedir.
Acı Yonca kullanım şekli genellikle bazı ilaçların yapımında kullanılması ve şifalı bitkliler sınıfında yer alarak şifalı kürler özellikle Acı Yonca çayı olarak kullanılması ile tercih edilmektedir.
17 Mayıs 2011 Salı
şahtere otunun faydaları
Şahtere Otu Nedir: Latince ismi Fumaria officinalisdır. Fumaria officinalis bitkisinin gölgede kurutulmuş çiçekli dallarıdır. Ülkemizde Tekirdağ, İstanbul, Bolu, Kastamonu, Samsun, Erzurum, İzmir, Ankara, Antalya ve Gaziantep yörelerinde bulunur. yeryüzünde Avupa kökenli bir bitkidir.
Avrupa, Transkafkasya, Kıbrıs ve Kuzey Afrika’da yayılış gösterir. şahtere otu 20-40 cm, parçalı yapraklı, pembe çiçekli, otsu ve çok yıllık bir bitkidir. Yapraklı ve çiçekli dallardan ibarettir. Yapraklar 2-4 parçalı, tüysüz, çiçekler birçoğu bir arada ve zigomorf, korolla pembe renkli, meyva küçük, üzeri pürtüklü ve küremsidir. şahtere otunun yapısında Tanen, potasyum tuzları, fumarik asit ve izokinolin alkaolitleri (fumarin) içermektedir.
şahtere otunun faydaları arasında İdrar söktürücü, sakinleştirici ve antihipertansif etkilere sahiptir. Etken bileşikler, safra yolları ve mide barsak sistemi üzerinde spazmolitik etkilidir. Safra yolları ve mide barsak sistemindeki spazmlarda kullanılmaktadır. Suda kaynatılarak günde 1-2 bardak içilir.
Avrupa, Transkafkasya, Kıbrıs ve Kuzey Afrika’da yayılış gösterir. şahtere otu 20-40 cm, parçalı yapraklı, pembe çiçekli, otsu ve çok yıllık bir bitkidir. Yapraklı ve çiçekli dallardan ibarettir. Yapraklar 2-4 parçalı, tüysüz, çiçekler birçoğu bir arada ve zigomorf, korolla pembe renkli, meyva küçük, üzeri pürtüklü ve küremsidir. şahtere otunun yapısında Tanen, potasyum tuzları, fumarik asit ve izokinolin alkaolitleri (fumarin) içermektedir.
şahtere otunun faydaları arasında İdrar söktürücü, sakinleştirici ve antihipertansif etkilere sahiptir. Etken bileşikler, safra yolları ve mide barsak sistemi üzerinde spazmolitik etkilidir. Safra yolları ve mide barsak sistemindeki spazmlarda kullanılmaktadır. Suda kaynatılarak günde 1-2 bardak içilir.
İbrahim Saraçoğlu troid için dereotu bitkisel tarifi
İbrahim Saraçoğlu troid için dereotu bitkisel tarifi: Hipotiroid (Tiroidin yavaş çalışması) ya da Hipertiroid (Tiroidin hızlı çalışması) durumunda da dereotu kürünün uygulanış tarzı birbirine benzer. tüm öğünlerde aç haldeyken, öğünlerden 15 dakika önce 1 yemekkaşığı dolusu taze yeşil dereotu bir kaç kere çiğnendikten sonra 2-3 yudum su ile yutulacaktır. Bu küre hiç ara verilmeden 3 ay devam edilir.
Kürün ikinci ayından sonra tiroid hormonlarınızı zaman zaman kontrol ettirin. çünkü kullandığınız ilacın miktarını azaltmanız gerekebilir. İlaç azaltımını doktorunuza danışmadan kesinlikle kendi kendinize karar vermeyin. Tiroid nodüllerinin küçülmesinde ya da ilerlemesinde de bu kür oldukça etkilidir. Bu kür sayesinde çok sayıda hasta, ilaç alımından kurtulmuştur. Var olan nodülleri de yok olmuştur. Gerekirse dereotu kürüne daha uzun zaman devam edilebilir. Bu konuda 5 ay sonra ilaçlarını bırakan hastaların oranı yüzde 90′dır.
Kürün ikinci ayından sonra tiroid hormonlarınızı zaman zaman kontrol ettirin. çünkü kullandığınız ilacın miktarını azaltmanız gerekebilir. İlaç azaltımını doktorunuza danışmadan kesinlikle kendi kendinize karar vermeyin. Tiroid nodüllerinin küçülmesinde ya da ilerlemesinde de bu kür oldukça etkilidir. Bu kür sayesinde çok sayıda hasta, ilaç alımından kurtulmuştur. Var olan nodülleri de yok olmuştur. Gerekirse dereotu kürüne daha uzun zaman devam edilebilir. Bu konuda 5 ay sonra ilaçlarını bırakan hastaların oranı yüzde 90′dır.
Suna Dumankaya tırnak bakım güçlendirici bitkisel tarif
Suna Dumankaya tırnak bakım güçlendirici bitkisel tarif: Tırnaklarızı daha da güçlendirmek için veya kırılan tırnaklarınız için Suna Dumankaya tırnak bakımı bitkisel tarifler şu şekildedir.
Tırnaklar için bitkisel tarif: Tırnakların daha sert ve sağlam olması için 1 tas sıcak suyun içine 1 çay kaşığı kadar şap tozu, 1 tatlı kaşığı kadar gliserin ilave edilip karıştırılır. Eller 15 dakika boyunca bu karışımın içinde bekletilir. Suna Dumankaya tırnakların sertleşmesi için bu kürün haftada 3 defa uygulanmasını tavsiye etmektedir.
Suna Dumankaya’nın zayıf tırnaklar ve tırnak kırılması sorunlarının çözümü için önerdiği bir başka kür ise şöyledir: 1 tas sıcak suyun içerisine 1 tatlı kaşığı kadar deniz tuzu, 1 tatlı kaşığı kadar badem yağı ve 1 yumurtanın sarısı (tırnakların protein ihtiyacı varsa) ilave edilip karıştırılır. Eller bu karışımın içinde 15 dakika süresince bekletilir.
Tırnaklar için bitkisel tarif: Tırnakların daha sert ve sağlam olması için 1 tas sıcak suyun içine 1 çay kaşığı kadar şap tozu, 1 tatlı kaşığı kadar gliserin ilave edilip karıştırılır. Eller 15 dakika boyunca bu karışımın içinde bekletilir. Suna Dumankaya tırnakların sertleşmesi için bu kürün haftada 3 defa uygulanmasını tavsiye etmektedir.
Suna Dumankaya’nın zayıf tırnaklar ve tırnak kırılması sorunlarının çözümü için önerdiği bir başka kür ise şöyledir: 1 tas sıcak suyun içerisine 1 tatlı kaşığı kadar deniz tuzu, 1 tatlı kaşığı kadar badem yağı ve 1 yumurtanın sarısı (tırnakların protein ihtiyacı varsa) ilave edilip karıştırılır. Eller bu karışımın içinde 15 dakika süresince bekletilir.
ahmet maranki safra taşı eritme bitkisel tarifi
ahmet maranki safra taşı eritme bitkisel tarifi: Safra kesesi, karaciğerin alt kısmında bulunan, 50 ml hacme sahip, armut şeklinde bir organdır. Karaciğerden salgılanan safra salgısını toplar, yoğunlaştırarak, onikiparmak bağırsağına safra salgısı sağlar. Ama bazı zamanlarda, safra içindeki katıların çökelmesi ile oluşur. Taşların çoğunluğu kısmı kolesterol içeriklidir. Safra kesesi taşlarına faydaları olabilecek bazı bitkiler ve tarifleri şu şekildedir.
gerekenler: Şalgam tohumu, Mısır püskül ,Limon, Siyah turp, Çınar kabuğu,zeytinyağı
hazırlanma şekli: Kavrulmuş şalgam tohumları, mısır püskülü ile birlikte yarım saat süreyle suda kaynatıldıktan sonra süzülür. Süzülen karışım bir kaba doldurularak, kesilmiş iki dilim limon ile dinlendirilir. Tedavi süresince dinlendirilen bu sıvıdan aç karına ve günaşırı bir fincan içilir. Dilimlenmiş siyah turp, bir gün süreyle zeytinyağında dinlendirilir. Sıkılarak elde edilen sıvıdan yarım fincan içme suyuna ilave edilerek kahvaltıdan önce bir fincan içilir. Çınar ağacının, taze sürgününden hazırlanan kabuklar, bir saat süreyle dilimlenmiş, limon ile birlikte kaynatılır. Süzülerek elde edilen sıvı, bir kaba boşaltılarak dinlendirilir. Dinlendirilen karışım, rahatsızlık süresince, kahvaltıdan önce bir fincan ısıtılarak içilir.
gerekenler: Şalgam tohumu, Mısır püskül ,Limon, Siyah turp, Çınar kabuğu,zeytinyağı
hazırlanma şekli: Kavrulmuş şalgam tohumları, mısır püskülü ile birlikte yarım saat süreyle suda kaynatıldıktan sonra süzülür. Süzülen karışım bir kaba doldurularak, kesilmiş iki dilim limon ile dinlendirilir. Tedavi süresince dinlendirilen bu sıvıdan aç karına ve günaşırı bir fincan içilir. Dilimlenmiş siyah turp, bir gün süreyle zeytinyağında dinlendirilir. Sıkılarak elde edilen sıvıdan yarım fincan içme suyuna ilave edilerek kahvaltıdan önce bir fincan içilir. Çınar ağacının, taze sürgününden hazırlanan kabuklar, bir saat süreyle dilimlenmiş, limon ile birlikte kaynatılır. Süzülerek elde edilen sıvı, bir kaba boşaltılarak dinlendirilir. Dinlendirilen karışım, rahatsızlık süresince, kahvaltıdan önce bir fincan ısıtılarak içilir.
Karabaş otunun faydaları
Karabaş otunun faydaları: Karabaş otu anadoluda oldukça sık rastlanılan bir bitkidir. Karabaş otu oldukça yararlık ve önemi herbalistler tarafından bilinen bir bitkidir. Karabaş otu, çay biçiminde kaynatılarak tüketilmektedir ve vücut sağlığı açısından temel faydaları şunlardır diyebiliriz. Pankreas, bağırsak ve meme kanseri başta olmak üzere birçok kanser türünde tümörün ilerleyişini durdurmakta ve içeriğinde barındırdığı rosmarinik asitten dolayı kan dolaşımını düzenliyor.
Balgam söktürücü özelliğinin yanında aynı zamanda karabaş otunun faydaları arasında idrar yolları enfeksiyonları hastalıklarında da kullanılır. Ağrı kesici olarak da kullanılmakta olan karabaş otu; beyin tümörlerine karşı da birebirdir. Fakat karabaş otunun sürekli kullanılması sağlık açısından pek de uygun değildir. Kür halinde kullanılması önerilmektedir. Fazla miktarda kullanımı vücut açısından çeşitli zararlar oluşturabilmektedir. Ayrıca belirtmemiz gerekecek ise hamile olan bayanların hamilelik ve emzirme sürecinde karabaş otu ve karabaş otu çayı tüketmemesi gerekmektedir.
Balgam söktürücü özelliğinin yanında aynı zamanda karabaş otunun faydaları arasında idrar yolları enfeksiyonları hastalıklarında da kullanılır. Ağrı kesici olarak da kullanılmakta olan karabaş otu; beyin tümörlerine karşı da birebirdir. Fakat karabaş otunun sürekli kullanılması sağlık açısından pek de uygun değildir. Kür halinde kullanılması önerilmektedir. Fazla miktarda kullanımı vücut açısından çeşitli zararlar oluşturabilmektedir. Ayrıca belirtmemiz gerekecek ise hamile olan bayanların hamilelik ve emzirme sürecinde karabaş otu ve karabaş otu çayı tüketmemesi gerekmektedir.
Suna Dumankaya Kuru Cilt İçin Nemlendirici Cilt Maskesi
Suna Dumankaya Kuru Cilt İçin Nemlendirici Cilt Maskesi: Herbalist ve Güzellik Uzmanı Suna Dumankaya, Cildinizi nemlendiren bir tarifi var. Bu tarif yüzde yüz doğal ve bitkisel olarak hazırlanıyor.
Gereken Malzemeler:
1 su bardağı kadar süt
1 bütün elma rendesi
1 fincan kadar öğütülmüş badem
Hazırlanışı ve Uygulanışı: Hazırladığınız elma rendesi ve süt bir kap içerisinde pişirilir ve içerisine 1 kahve fincanı kadar öğütülmüş badem eklenerek karıştırılarak ortalama 10 dakika kadar kısık ateşle pişirilir. 10 dakika pişirmeden sonra ılımaya bırakılır ve ardından karışım soğumadan, ılık iken cilde uygulanarak 20 dakika kadar beklenir. 20 dakika bekledikten sonra ılık su ile durulayarak temizleyiniz.
Gereken Malzemeler:
1 su bardağı kadar süt
1 bütün elma rendesi
1 fincan kadar öğütülmüş badem
Hazırlanışı ve Uygulanışı: Hazırladığınız elma rendesi ve süt bir kap içerisinde pişirilir ve içerisine 1 kahve fincanı kadar öğütülmüş badem eklenerek karıştırılarak ortalama 10 dakika kadar kısık ateşle pişirilir. 10 dakika pişirmeden sonra ılımaya bırakılır ve ardından karışım soğumadan, ılık iken cilde uygulanarak 20 dakika kadar beklenir. 20 dakika bekledikten sonra ılık su ile durulayarak temizleyiniz.
ömer coşkun zerdeçal faydaları
ömer coşkun zerdeçal: Yöresel olarak değişen Zerdeçap, Zerdeçöp, Hindsafranı, Kurkuma, Curcuma longa, Turmeric, Curcuma isimleri ile bilinen zencefilgiller familyasından dikine yükselen, çok yıllık bir bitkidir. Anavatanı Doğu Hindistan olan Zerdeçal yurdumuzda yetiştirilmez. Fümeler, turşular, zerde ve bazı keklerde kullanılır.
Yumurtalı yemeklerde de kullanılmaktadır. Çorbalara ilave edilir ve safranın kullanıldığı her yerde kullanılabilir. Bir miktar margarini erittikten sonra içine zerdeçal ekleyerek sebzeler, makarna ve patatesin üzerine dökerek bir sos elde edebilirsiniz. Aynı zamanda, Zerdeçal ipek kumaşlar ve ince derilerin boyanmasında ve kına yakmada da renklendirici olarak kullanılmaktadır.Bitkinin, kökleri sökülerek çıkarılır, yıkanır, 30-45 dakika haşlandıktan sonra güneşte kurutulur. Zerdeçalın aktif maddesi curcumidir. Aynı zaman da bitki antienflamatuar ve antioksidan etkilere sahiptir.
ömer coşkun zerdeçal faydaları: Solunum yolu enfeksiyonlarında (üst solunum yolu enfeksiyonu, astım, bronşit, sinüzit) yaygın olarak kullanılan bir halk ilacıdır. Sinirleri uyarır.Vücutta biriken zehirli maddeleri atar. Nekahat devresini kısaltır.Verem gibi hastalıklarda faydalıdır. Herbalist Doktor Ömer Coşkun Zerdeçal bitkisinin çok faydalı olduğunu kanser tedavisinde bile çok etkili olacağını söyledi.
Pekçok hastalık için kullanılabilecek zerdeçalin sofranızdan eksik etmeyin dedi. Çorbalara katılarak tüketilebileceğini, insan vücudu için koruyucu bir şifalı bitki olduğunu vurguladı. Ayrıca çay olarak da tüketilebileceğini, 1 bardak sıcak suya 1 tatlı kaşığı zerdeçal eklenip 10 dakika demlenir ve içilir.
Yumurtalı yemeklerde de kullanılmaktadır. Çorbalara ilave edilir ve safranın kullanıldığı her yerde kullanılabilir. Bir miktar margarini erittikten sonra içine zerdeçal ekleyerek sebzeler, makarna ve patatesin üzerine dökerek bir sos elde edebilirsiniz. Aynı zamanda, Zerdeçal ipek kumaşlar ve ince derilerin boyanmasında ve kına yakmada da renklendirici olarak kullanılmaktadır.Bitkinin, kökleri sökülerek çıkarılır, yıkanır, 30-45 dakika haşlandıktan sonra güneşte kurutulur. Zerdeçalın aktif maddesi curcumidir. Aynı zaman da bitki antienflamatuar ve antioksidan etkilere sahiptir.
ömer coşkun zerdeçal faydaları: Solunum yolu enfeksiyonlarında (üst solunum yolu enfeksiyonu, astım, bronşit, sinüzit) yaygın olarak kullanılan bir halk ilacıdır. Sinirleri uyarır.Vücutta biriken zehirli maddeleri atar. Nekahat devresini kısaltır.Verem gibi hastalıklarda faydalıdır. Herbalist Doktor Ömer Coşkun Zerdeçal bitkisinin çok faydalı olduğunu kanser tedavisinde bile çok etkili olacağını söyledi.
Pekçok hastalık için kullanılabilecek zerdeçalin sofranızdan eksik etmeyin dedi. Çorbalara katılarak tüketilebileceğini, insan vücudu için koruyucu bir şifalı bitki olduğunu vurguladı. Ayrıca çay olarak da tüketilebileceğini, 1 bardak sıcak suya 1 tatlı kaşığı zerdeçal eklenip 10 dakika demlenir ve içilir.
Ahmet Maranki Akdeniz Ateşi
Ahmet Maranki Akdeniz Ateşi
Doktor Ahmet Maranki Akdeniz ateşi hastalığının tedavisinde bitkisel formüllerle faydalı olabileceğinden bahsediyor. Tipiksel Akdeniz bölgesi etrafında bulunan, çoğunlukla ülkemizde karşılaşılan bu rahatsızlık neden olarak aileden diğer nesillere aktarılıyor. Akdeniz ateşinin semptomları olarak karın ağrısı, eklem ağrıları olarak nüks edebilir.
semptomlar 24-48 saat devam edebiliyor. bireyin anatomisi ile ilgili zaman diliminde farklılık olabiliyor. Akdeniz ateşi hastalığı ile alakalı uzmanlar tarafından tavsiye edilen şifalı bitkiler bulunur. Ahmet Maranki’nin Akdeniz ateşi hastalığında ve diğer uzman doktorların görüşlerini belirten bu hastalık da başa çıkabileceğiniz bazı öneriler şöyledir.
Kesinlikle siyah çay tüketmemeleri gerek, Akdeniz ateşi olanların, Bunun yanı sıra sıcak şeylerden uzak durmalıdırlar, En çok kahve, neskafe, siyah çay vb. Salam, sucuk gibi besin kaynaklarından olabildiğince uzak durmalıdırlar. Tatlı, hamur işleri akşam saatlerinde tüketilmemelidir. Çünkü akşamları yenen yemeklerin sindirimi ve hazmı biraz uzun sürdüğünden Akdeniz ateşini etkileyebilir.
Kısacası bu hastalığa yakalananların üç beyazdan uzak durmaları gerekmektedir. Şeker, un, tuz gibi maddeleri azaltmaya özen göstermelidirler. Bu hastalığa yakalananların bol, bol tüketmesi gereken besinler yoğurt, taze meyve ve sebzelerle beslenmesine dikkat etmelidirler.
Doktor Ahmet Maranki Akdeniz ateşi hastalığının tedavisinde bitkisel formüllerle faydalı olabileceğinden bahsediyor. Tipiksel Akdeniz bölgesi etrafında bulunan, çoğunlukla ülkemizde karşılaşılan bu rahatsızlık neden olarak aileden diğer nesillere aktarılıyor. Akdeniz ateşinin semptomları olarak karın ağrısı, eklem ağrıları olarak nüks edebilir.
semptomlar 24-48 saat devam edebiliyor. bireyin anatomisi ile ilgili zaman diliminde farklılık olabiliyor. Akdeniz ateşi hastalığı ile alakalı uzmanlar tarafından tavsiye edilen şifalı bitkiler bulunur. Ahmet Maranki’nin Akdeniz ateşi hastalığında ve diğer uzman doktorların görüşlerini belirten bu hastalık da başa çıkabileceğiniz bazı öneriler şöyledir.
Kesinlikle siyah çay tüketmemeleri gerek, Akdeniz ateşi olanların, Bunun yanı sıra sıcak şeylerden uzak durmalıdırlar, En çok kahve, neskafe, siyah çay vb. Salam, sucuk gibi besin kaynaklarından olabildiğince uzak durmalıdırlar. Tatlı, hamur işleri akşam saatlerinde tüketilmemelidir. Çünkü akşamları yenen yemeklerin sindirimi ve hazmı biraz uzun sürdüğünden Akdeniz ateşini etkileyebilir.
Kısacası bu hastalığa yakalananların üç beyazdan uzak durmaları gerekmektedir. Şeker, un, tuz gibi maddeleri azaltmaya özen göstermelidirler. Bu hastalığa yakalananların bol, bol tüketmesi gereken besinler yoğurt, taze meyve ve sebzelerle beslenmesine dikkat etmelidirler.
15 Mayıs 2011 Pazar
İbrahim Saraçoğlu Unutkanlığa için Havuç Kürü tarifi
İbrahim Saraçoğlu Unutkanlığa için Havuç Kürü tarifi: unutkanlık çağımızın hastalığı yaşadığımız korku ve stres tarzı durumlar bizleri bazı zamanlar aklımızın karışmasına yapmak istediklerimizi ya da yapacağımız işleri unutmamıza neden olur. Unutmak bazı zamanlar güzel bir hareket olsa da sürekli tekrarlanması bazı mental ve fizyolojik rahatsızların bir işareti olabilir.
Unutkanlığın nedenleri: unutkanlık başlıca stres, korku iş ve ev yaşamında aldığınız sorumlulukları taşıyamayacağız durumlara ulaşması, dengesiz beslenme, uyku bozukluğu, sürekli düşünce hali, beyin yorgunluğu gibi durumlara neden olur. Unutkanlık üzerinde durmamız gereken bir konudur. Bu konuda uygulamanız gereken bitkisel tedavi yöntemleri mevcut olup unutkanlık sorununa çare olabilir.
İbrahim Saraçoğlu Unutkanlığa için Havuç kürü uygulanışı: 1 ay boyunca hergün akşam yemeğinden 2 saat sonra yada gece yatmadan önce mutlaka taze sıkılmış havuç suyu içilmesini öneriyor. Havuçları her akşam taze taze sıkınız. 30 günlük bir kullanım sonrası, zihninizdeki değişimin farkına varacaksınız.
Unutkanlığın nedenleri: unutkanlık başlıca stres, korku iş ve ev yaşamında aldığınız sorumlulukları taşıyamayacağız durumlara ulaşması, dengesiz beslenme, uyku bozukluğu, sürekli düşünce hali, beyin yorgunluğu gibi durumlara neden olur. Unutkanlık üzerinde durmamız gereken bir konudur. Bu konuda uygulamanız gereken bitkisel tedavi yöntemleri mevcut olup unutkanlık sorununa çare olabilir.
İbrahim Saraçoğlu Unutkanlığa için Havuç kürü uygulanışı: 1 ay boyunca hergün akşam yemeğinden 2 saat sonra yada gece yatmadan önce mutlaka taze sıkılmış havuç suyu içilmesini öneriyor. Havuçları her akşam taze taze sıkınız. 30 günlük bir kullanım sonrası, zihninizdeki değişimin farkına varacaksınız.
Ayak mantarı bitkisel tedavisi tarifi
Ayak mantarı nedir: Ayak mantarları genellikle parmak aralarında oluşan rahatsızlıklardır. Nadiren ağrılı olabilirler. Genellikle aşırı kaşıntı yaparlar. Özellikle ayak parmaklarının arasında koku ve beyaz döküntülerle kendilerini açığa vururlar. Sağlığı tehlikeye sokan ciddi faktörlerdendir.
Ayak Mantarının etkileri: Ayakta döküntüye neden olurlar. Ayak kokusu yaparlar. İleri derecede kaşınmalar deride tahrişe neden olur. Bazı vakalarda koku ve tahrişle birlikte alerjik reaksiyonlarda görülebilir. Genellikle başkalarına ait terlik havlu vb. malzemelerin kullanımı veya toplu halde girilen ortak kullanıma açık havuzlar saunalar ve hamamlar ve buna benzer "yalın ayak" dolaşılan yerlerden bulaşırlar. Sağlık açısından ayak mantarı enfeksiyonuna yakalanmamak için bu gibi yerlerden çıkış ta mutlaka temiz su ve sabunla güzelce durulanılmalıdır.
ayak mantarı tedavi şekli: Genellikle belirli bir tedavileri yoktur. Ayakta oluşan mantarın cinsine göre bir tedavi yöntemi geliştirilmelidir. Genellikle sağlık açısından çok ciddi sorunlar doğurmadıkları için tedavi edilmek yerine geçiştirilirler. Fakat bu oldukca yanlış bir davranıştır çünkü, ayak mantarları tedavi edilmediklerinde parmak ve tırnak sağlığı açısından büyük olumsuzluklara neden olabilmektedirler.
Ayak mantarı bitkisel tedavisi tarifi: Anadoluda genellikle mantar tedavileri için sarımsak kullanıldığına sıkça şahit olunmuştur. Sağlığı tehlikeye atmadan ve herhangi bir yan etki riskinden uzak durularak uygulanacak kısa süreli bitkisel(sarımsak) tedavi; Yüzeysel hastalık larda(ayak mantarı vakalarında) tam bir iyileşme sağlarken, ciddi “Ayak Mantarı Enfeksiyonlarında” 3-6 aylara varan ciddi rahatlamalar getirir.
Ayak Mantarı Bitkisel tedavisi: Öncelikle 6-7 diş sarımsak alınarak içerisine az bir miktar tuz atılır ve dövülür. İyice dövülmüş ve lapa kıvamına getirilmiş sarımsak bir boş cam şişe içerisine alınır. Ardından üzerine alkol ilave edilir. (alkolün çok fazla olmaması daha iyi sonuç vermektedir.) Bu karışım 3-4 saat kadar bekletilir hatta ara ara sallanarak sarımsağın iyice tentürü çıkarılır. Bu sürenin sonunda şişede biriken sıvı süzülerek başka bir şişe veya benzerine alınır. Öncelikle bu uygulamayı yatmadan önce yapmanız daha iyi olacaktır. Ayağınızı ılık ve sabunlu suyla bir defa yıkayınız.
Daha sonra ayak mantarı için tentürün uygulanacağı yerlerdeki ölü derileri temizleyiniz. (Kıvrılmış bir bez parçasını ayak parmaklarınızın arasındaki ölü deriyi kaldırmada kullanabilirsiniz.) Ayak Parmaklarındaki ölü derinin temizlenmesinden sonra tentür bir pamuğa emdirilerek Ayak mantarının olduğu yerlere pamuk yerleştirilir. Bu işlem bütün enfeksiyon bölgeleri için uygulanır.
Not: Bu uygulanan pamuklar 2-3 saatten fazla ayakta durdurulmamalıdır. Ayrıca ayak pamuklar alınır alınmaz yıkanmamalıdır. Yaklaşık 3-4 saat sonra ayakların yıkanması daha iyi sonuçlar için gereklidir. Bu işlem 3-4 gün aralıklarla 15 gün boyunca sürdürülür. Ardından 2-3 ay kadar beklenir şikayet tekrarlarsa aynı işlemler yenilenerek tedaviye devam edilir.
Ayak Mantarının etkileri: Ayakta döküntüye neden olurlar. Ayak kokusu yaparlar. İleri derecede kaşınmalar deride tahrişe neden olur. Bazı vakalarda koku ve tahrişle birlikte alerjik reaksiyonlarda görülebilir. Genellikle başkalarına ait terlik havlu vb. malzemelerin kullanımı veya toplu halde girilen ortak kullanıma açık havuzlar saunalar ve hamamlar ve buna benzer "yalın ayak" dolaşılan yerlerden bulaşırlar. Sağlık açısından ayak mantarı enfeksiyonuna yakalanmamak için bu gibi yerlerden çıkış ta mutlaka temiz su ve sabunla güzelce durulanılmalıdır.
ayak mantarı tedavi şekli: Genellikle belirli bir tedavileri yoktur. Ayakta oluşan mantarın cinsine göre bir tedavi yöntemi geliştirilmelidir. Genellikle sağlık açısından çok ciddi sorunlar doğurmadıkları için tedavi edilmek yerine geçiştirilirler. Fakat bu oldukca yanlış bir davranıştır çünkü, ayak mantarları tedavi edilmediklerinde parmak ve tırnak sağlığı açısından büyük olumsuzluklara neden olabilmektedirler.
Ayak mantarı bitkisel tedavisi tarifi: Anadoluda genellikle mantar tedavileri için sarımsak kullanıldığına sıkça şahit olunmuştur. Sağlığı tehlikeye atmadan ve herhangi bir yan etki riskinden uzak durularak uygulanacak kısa süreli bitkisel(sarımsak) tedavi; Yüzeysel hastalık larda(ayak mantarı vakalarında) tam bir iyileşme sağlarken, ciddi “Ayak Mantarı Enfeksiyonlarında” 3-6 aylara varan ciddi rahatlamalar getirir.
Ayak Mantarı Bitkisel tedavisi: Öncelikle 6-7 diş sarımsak alınarak içerisine az bir miktar tuz atılır ve dövülür. İyice dövülmüş ve lapa kıvamına getirilmiş sarımsak bir boş cam şişe içerisine alınır. Ardından üzerine alkol ilave edilir. (alkolün çok fazla olmaması daha iyi sonuç vermektedir.) Bu karışım 3-4 saat kadar bekletilir hatta ara ara sallanarak sarımsağın iyice tentürü çıkarılır. Bu sürenin sonunda şişede biriken sıvı süzülerek başka bir şişe veya benzerine alınır. Öncelikle bu uygulamayı yatmadan önce yapmanız daha iyi olacaktır. Ayağınızı ılık ve sabunlu suyla bir defa yıkayınız.
Daha sonra ayak mantarı için tentürün uygulanacağı yerlerdeki ölü derileri temizleyiniz. (Kıvrılmış bir bez parçasını ayak parmaklarınızın arasındaki ölü deriyi kaldırmada kullanabilirsiniz.) Ayak Parmaklarındaki ölü derinin temizlenmesinden sonra tentür bir pamuğa emdirilerek Ayak mantarının olduğu yerlere pamuk yerleştirilir. Bu işlem bütün enfeksiyon bölgeleri için uygulanır.
Not: Bu uygulanan pamuklar 2-3 saatten fazla ayakta durdurulmamalıdır. Ayrıca ayak pamuklar alınır alınmaz yıkanmamalıdır. Yaklaşık 3-4 saat sonra ayakların yıkanması daha iyi sonuçlar için gereklidir. Bu işlem 3-4 gün aralıklarla 15 gün boyunca sürdürülür. Ardından 2-3 ay kadar beklenir şikayet tekrarlarsa aynı işlemler yenilenerek tedaviye devam edilir.
çin çayının muhteşem faydaları
çin çayının muhteşem faydaları: Kökeni Çin'e dayanan yeşil çay bitkisi, içerdiği yüksek orandaki polifenoller ve bünyesinde bulundurduğu antioksidan maddeler sayesinde canlıların ömrünü uzatma özelliğine sahip.Kökeni Çin'e dayanan yeşil çay bitkisi, içerdiği yüksek orandaki polifenoller ve bünyesinde bulundurduğu antioksidan maddeler sayesinde canlıların ömrünü uzatma özelliğine sahip.
Temel aktif maddesi kafein olan bitki, ayrıca çeşitli vitamin ve mineraller, esansiyel yağ ve bunlara ilâveten 300'e yakın madde daha içeriyor. Yeşil çay üretiminde kullanılan en yaygın yöntem; taze toplanmış yaprakların buharla muamele edilip fermentasyon tehlikesinden uzaklaştırılarak kurutulması.Dikkatli ve bilinçli bir kurutma ile gerçekleştirilen bu doğal koruma yöntemi sayesinde taze bitkinin içerdiği yararlı bileşikler değişikliğe uğratılmadan korunuyor.
Yeşil çayın demleme felsefesi ülke ve geleneklerine göre farklılıklar gösterse de, bu mucize bitkiden en üst düzeyde yararlanmak için 80 derecede ısıtılmış su kullanılması önerilir. Demleme süresi, kafein miktarını belirler. Bir fincan (170 ml) yeşil çayda ortalama 78 mg kafein bulunur. 6-7 fincan ile alınacak ortalama 470-550 mg'lık kafein miktarının gece uykularını etkilememesi için, yeşil çayın ilk 30- 40 saniye içinde elde edilen demini döküp yeniden su ilave ederek demlemekte fayda var.
Sağlık kaynağı Yeşil çay bitkisiyle ilgili yapılan araştırmaların sonucunda bazı veriler elde edildi Antioksidan özelliği ile bugün kanser dahil birçok hastalığın nedeni olduğu bilinen serbest radikalleri nötralize ediyor ve yine aynı nedene bağlı olarak erken yaşlanmayı geciktiriyor. Mide ve bağırsak sorunlarını hafifletiyor. Kan kolesterol düzeylerini düşürüyor. Kalp ve dolaşım sistemini olumlu etkiliyor ve damarları güçlendiriyor. Tiroid fonksiyonlarının düzenlenmesinde olumlu bir etkiye sahip. Kan dolaşımını ve deri rejenerasyonunu destekliyor.
Özellikle zihinsel performansı ve bir ölçüde de bedensel performansı olumlu etkiliyor. Sürekli kullanımı romatizmal hastalıkların tedavisinde faydalı. İçerdiği yüksek orandaki florür nedeniyle diş çürümelerini engelliyor. Vücuttaki yağların yakılma sürecini hızlandırarak zayıflama amaçlı diyetleri destekliyor. İdrar artırıcı ve toksinleri vücuttan uzaklaştırıcı özelliğe sahip.
Temel aktif maddesi kafein olan bitki, ayrıca çeşitli vitamin ve mineraller, esansiyel yağ ve bunlara ilâveten 300'e yakın madde daha içeriyor. Yeşil çay üretiminde kullanılan en yaygın yöntem; taze toplanmış yaprakların buharla muamele edilip fermentasyon tehlikesinden uzaklaştırılarak kurutulması.Dikkatli ve bilinçli bir kurutma ile gerçekleştirilen bu doğal koruma yöntemi sayesinde taze bitkinin içerdiği yararlı bileşikler değişikliğe uğratılmadan korunuyor.
Yeşil çayın demleme felsefesi ülke ve geleneklerine göre farklılıklar gösterse de, bu mucize bitkiden en üst düzeyde yararlanmak için 80 derecede ısıtılmış su kullanılması önerilir. Demleme süresi, kafein miktarını belirler. Bir fincan (170 ml) yeşil çayda ortalama 78 mg kafein bulunur. 6-7 fincan ile alınacak ortalama 470-550 mg'lık kafein miktarının gece uykularını etkilememesi için, yeşil çayın ilk 30- 40 saniye içinde elde edilen demini döküp yeniden su ilave ederek demlemekte fayda var.
Sağlık kaynağı Yeşil çay bitkisiyle ilgili yapılan araştırmaların sonucunda bazı veriler elde edildi Antioksidan özelliği ile bugün kanser dahil birçok hastalığın nedeni olduğu bilinen serbest radikalleri nötralize ediyor ve yine aynı nedene bağlı olarak erken yaşlanmayı geciktiriyor. Mide ve bağırsak sorunlarını hafifletiyor. Kan kolesterol düzeylerini düşürüyor. Kalp ve dolaşım sistemini olumlu etkiliyor ve damarları güçlendiriyor. Tiroid fonksiyonlarının düzenlenmesinde olumlu bir etkiye sahip. Kan dolaşımını ve deri rejenerasyonunu destekliyor.
Özellikle zihinsel performansı ve bir ölçüde de bedensel performansı olumlu etkiliyor. Sürekli kullanımı romatizmal hastalıkların tedavisinde faydalı. İçerdiği yüksek orandaki florür nedeniyle diş çürümelerini engelliyor. Vücuttaki yağların yakılma sürecini hızlandırarak zayıflama amaçlı diyetleri destekliyor. İdrar artırıcı ve toksinleri vücuttan uzaklaştırıcı özelliğe sahip.
suna dumankaya cilt için kil maskesi tarifi
suna dumankaya cilt için kil maskesi tarifi: Suna dumankaya kilin cilt üzerindeki inanılmaz etkisini çok iyi biliyor ve sizlere kil için hazırlamış olduğu tarifi sunuyor. Beyaz kil temizleyici niteliği olan, iyileştirici etkisiyle bilinen bir maddedir. Kil tek başına barındırdığı özelliklerle kullanıldığı alanlar sınırsız.
Tendeki ışıltıya, gözeneklerin açılmasına, biriken yağ kalıntılarının temizlenmesine yardımları büyük. Yeşil kil yağlı ciltlere iyi geliyor. Sarı kil yüzün katmanlı bölgeleri için çözüm. Pembe kil hassas ciltler için birebir, kırmızı kil kan dolaşımına katkılı, mavi kil dokuların oksijen kazanmasını sağlıyor ve beyaz kil ciltteki pürüzleri temizlemenin yanı sıra yağ moleküllerini azaltarak cilde ışıltı katıyor.
Suna Dumankaya beyaz kil maskesi tarifi: 1 çay kaşığı limon suyu, aynı miktarda beyaz kil, ve yine aynı miktarda aspirin tozu karıştırılır. Yüzünüzdeki sivilceli bölgeye sürülür ve 20 dakika bekletilir. 20 dakikadan sonra ılık suyla yıkanır. Suna Dumankaya’nın formülünü verdiği beyaz kil maskesi sivilce tedavisinde çok etkilidir. Sivilcelerden kurtulmak için kil maskesini uygulamanızı öneren Suna Dumankaya kuruyemişten, asitli içeceklerden ve yağlı yiyeceklerden uzak durmanızı öneriyor.
Beyaz kil ile yapılan bir diğer Suna Dumankaya maskesi de kuruyan ve yaşlı görünen ciltler için. 1 tatlı kaşığı portakal suyu, aynı ölçülerde beyaz kil, vazelin, lanolin ve elma suyu karıştırılır. Maske şeklinde yüzünüze uygulayın ve 10 dakika beklettikten sonra ılık suyla yıkayın.
Suna Dumankaya beyaz kil içeren peeling tarifi: 1 tatlı kaşığı mısır unu ve 1 çay kaşığı öğütülmüş pirinci toz haline getirin. 1 tatlı kaşığı beyaz kili karışıma ekleyin. İçine 1 tatlı kaşığı nemlendirici krem ekleyip birazda su katın. Boza kıvamında olması gerekiyor. Karışımı yüzünüze sürün ve kurumasını bekleyin. Kuruduktan sonra yüzünüze masaj yaparak çıkartın ve ılık suyla yıkayın.
Tendeki ışıltıya, gözeneklerin açılmasına, biriken yağ kalıntılarının temizlenmesine yardımları büyük. Yeşil kil yağlı ciltlere iyi geliyor. Sarı kil yüzün katmanlı bölgeleri için çözüm. Pembe kil hassas ciltler için birebir, kırmızı kil kan dolaşımına katkılı, mavi kil dokuların oksijen kazanmasını sağlıyor ve beyaz kil ciltteki pürüzleri temizlemenin yanı sıra yağ moleküllerini azaltarak cilde ışıltı katıyor.
Suna Dumankaya beyaz kil maskesi tarifi: 1 çay kaşığı limon suyu, aynı miktarda beyaz kil, ve yine aynı miktarda aspirin tozu karıştırılır. Yüzünüzdeki sivilceli bölgeye sürülür ve 20 dakika bekletilir. 20 dakikadan sonra ılık suyla yıkanır. Suna Dumankaya’nın formülünü verdiği beyaz kil maskesi sivilce tedavisinde çok etkilidir. Sivilcelerden kurtulmak için kil maskesini uygulamanızı öneren Suna Dumankaya kuruyemişten, asitli içeceklerden ve yağlı yiyeceklerden uzak durmanızı öneriyor.
Beyaz kil ile yapılan bir diğer Suna Dumankaya maskesi de kuruyan ve yaşlı görünen ciltler için. 1 tatlı kaşığı portakal suyu, aynı ölçülerde beyaz kil, vazelin, lanolin ve elma suyu karıştırılır. Maske şeklinde yüzünüze uygulayın ve 10 dakika beklettikten sonra ılık suyla yıkayın.
Suna Dumankaya beyaz kil içeren peeling tarifi: 1 tatlı kaşığı mısır unu ve 1 çay kaşığı öğütülmüş pirinci toz haline getirin. 1 tatlı kaşığı beyaz kili karışıma ekleyin. İçine 1 tatlı kaşığı nemlendirici krem ekleyip birazda su katın. Boza kıvamında olması gerekiyor. Karışımı yüzünüze sürün ve kurumasını bekleyin. Kuruduktan sonra yüzünüze masaj yaparak çıkartın ve ılık suyla yıkayın.
ibrahim saraçoğlu adet düzenleyici kür tarifi
ibrahim saraçoğlu adet düzenleyici kür tarifi: Menstruasyon düzensizliği ve adet düzeniniz erken ya da geç gelme durumlarında ya da adet kanamanız çok fazla ya da çok az olduğunu düşünüyorsanız İbrahim saraçoğlunun bu kürü tam sizin için.
İbrahim Saraçoğlu Adet düzenleyici kür uygulanışı: Adet düzenlemesi için bir tutam kurutulmuş testere dişli aslan pençesi kaynamakta olan 1 bardak kadar damacana suyuna ilave edilir. Kısık ateşte 5 dakika kürün demlenmesi beklenir. Demlenen kür ılıdıktan sonra süzülür ve her gün 1 bu adet söktürücü kürden birer bardak içilir. 1 ay bu küre devam edildikten sonra 1 haftalık ara verilir.
Küre ara verdikten 1 hafta sonra ise adet düzenleyici kür 1 ay daha uygulanır ve tamamlanır. İbrahim Saraçoğlu yukarıdaki adet düzensizliği için hazırlanan kürün, kahvaltıdan 2 saat sonra veya öğleden sonra aç karnına içilmesinin daha iyi etki edeceğini söylüyor. Ayrıca bundan sonraki dönemlerde adet düzensizliği tekrar başlarsa aynı kürün tekrar uygulanmasını tavsiye ediyor.
İbrahim Saraçoğlu Adet düzenleyici kür uygulanışı: Adet düzenlemesi için bir tutam kurutulmuş testere dişli aslan pençesi kaynamakta olan 1 bardak kadar damacana suyuna ilave edilir. Kısık ateşte 5 dakika kürün demlenmesi beklenir. Demlenen kür ılıdıktan sonra süzülür ve her gün 1 bu adet söktürücü kürden birer bardak içilir. 1 ay bu küre devam edildikten sonra 1 haftalık ara verilir.
Küre ara verdikten 1 hafta sonra ise adet düzenleyici kür 1 ay daha uygulanır ve tamamlanır. İbrahim Saraçoğlu yukarıdaki adet düzensizliği için hazırlanan kürün, kahvaltıdan 2 saat sonra veya öğleden sonra aç karnına içilmesinin daha iyi etki edeceğini söylüyor. Ayrıca bundan sonraki dönemlerde adet düzensizliği tekrar başlarsa aynı kürün tekrar uygulanmasını tavsiye ediyor.
14 Mayıs 2011 Cumartesi
Ahmet Maranki bağırsak parazitleri bitkisel kür tarifleri
Ahmet Maranki bağırsak parazitleri bitkisel kür tarifleri: Bağırsak solucanlarını bir sınıflama yaparak tenyalar, yuvarlak solucanlar ve kıl kurtları olarak klasifize edebiliriz. Tenyalar uzunluk olarak 7 ila 8 metreye kadar uzayabilir, halk arasında şerit şeklinde ifade edilen tenyaların oluş nedeni çiğ et yada tam pişmeyen et tüketimidir. Bağırsaklarında tenya mevcut olan kişilerde bazı belirtilere rastlanır. Bunlar karın şişliği, bulantı ve iştahsızlık, anormal barsak çalışması, sinir sistemi bozukluğu belirtileri arasındadır.
bitkisel tariflerle barsak parazitleri nasıl yok edilir: 1 çorba kaşığı eğrelti otu 2 su bardağı kaynar suya konularak çay gibi demlendirilir.15 dakika ara ile aç karnına birer su bardağı içilir. 1 litre kaynar suya 1 yemek kaşığı kekik konularak 15 dakika demlendirildikten sonra süzülür. Sabahları aç karnına 1 su bardağı.gün boyu toplam 4 bardak tüketilir. İnce rendelenmiş 200 gram havuç sabahları aç karnına yenilir.Öğleye kadar bir şey yenmez. Öğle ve akşam yemeklerinden 20 dakika önce 100 er gram daha yenir. 5-6 gün boyunca bu uygulamaya devam edilmelidir.
Yuvarlak solucanları bitkisel yöntemle yok etmek: Yuvarlak solucanlar uzunlukları tenalara nazaran daha kısadır. 10 ila 20 cm boya sahip olan yuvarlak solucanlar rastlanma vakalarında 3 ile 10 yaş arası çocuklar daha çoğunluktadır. Yuvarlak solucanların olduğu kişide görülen karın şişlliği, karın ağrısı, zayıflama gibi semptomlar görülür. Bitkisel tedavisi ise: 1 su bardağı kaynar suya 1 tatlı kaşığı papatya konulur. 10 dakika demlendirilip süzülür. Yemeklerden 1 saat önce günde 3-4 bardak içilir.
Bitkisel tarifle kıl kurtlarından kurtulun: Kıl kurtları tenya ve yuvarlak solucanlara göre oldukça kısa uzunluğa sahiptir. Bir kıl kurdunun boyu 3 ila 4 milimetre arasında değişir bu nedenle farkındalıkları oldukça zordur. Bir kişide kıl kurdu olduğu . Geceleri uykusuzluk, sinir bozukluğu, baş dönmesi ve apandist bölgesinde ağrılar gibi belirtilerden şüphelenilebilir. Bitkisel tarifi için ise; sabahları aç karnına 250 gram çilek yenilir, öğleye kadar başka bir şey yenmez ise faydası gelir. Bir müddet bu tarife devam etmek gerekir.
bitkisel tariflerle barsak parazitleri nasıl yok edilir: 1 çorba kaşığı eğrelti otu 2 su bardağı kaynar suya konularak çay gibi demlendirilir.15 dakika ara ile aç karnına birer su bardağı içilir. 1 litre kaynar suya 1 yemek kaşığı kekik konularak 15 dakika demlendirildikten sonra süzülür. Sabahları aç karnına 1 su bardağı.gün boyu toplam 4 bardak tüketilir. İnce rendelenmiş 200 gram havuç sabahları aç karnına yenilir.Öğleye kadar bir şey yenmez. Öğle ve akşam yemeklerinden 20 dakika önce 100 er gram daha yenir. 5-6 gün boyunca bu uygulamaya devam edilmelidir.
Yuvarlak solucanları bitkisel yöntemle yok etmek: Yuvarlak solucanlar uzunlukları tenalara nazaran daha kısadır. 10 ila 20 cm boya sahip olan yuvarlak solucanlar rastlanma vakalarında 3 ile 10 yaş arası çocuklar daha çoğunluktadır. Yuvarlak solucanların olduğu kişide görülen karın şişlliği, karın ağrısı, zayıflama gibi semptomlar görülür. Bitkisel tedavisi ise: 1 su bardağı kaynar suya 1 tatlı kaşığı papatya konulur. 10 dakika demlendirilip süzülür. Yemeklerden 1 saat önce günde 3-4 bardak içilir.
Bitkisel tarifle kıl kurtlarından kurtulun: Kıl kurtları tenya ve yuvarlak solucanlara göre oldukça kısa uzunluğa sahiptir. Bir kıl kurdunun boyu 3 ila 4 milimetre arasında değişir bu nedenle farkındalıkları oldukça zordur. Bir kişide kıl kurdu olduğu . Geceleri uykusuzluk, sinir bozukluğu, baş dönmesi ve apandist bölgesinde ağrılar gibi belirtilerden şüphelenilebilir. Bitkisel tarifi için ise; sabahları aç karnına 250 gram çilek yenilir, öğleye kadar başka bir şey yenmez ise faydası gelir. Bir müddet bu tarife devam etmek gerekir.
Sindirim rahatsızlıkları için hatmi çiçeği formülü
Sindirim rahatsızlıkları için hatmi çiçeği formülü: Hatmi Çiçeği memleketimizde özellikle akdeniz bölgelesinde yetişme alanı bulmuştur. Hatmi çiçeği dış görünüşüyle ve bitkisel faydaları açısından çok değerli bir bitkidir. Botanikte kullanılan adı ile Althea officinalis Pembe ve Beyaz tonlarında renkleriyle ayrı bir güzeldir.
Hatmi Çiçeğinin uzunluğu 75-80 cm arasında değişkenlik gösterir. Hatmi Çiçeği Akdeniz şeridine yayılmış bir bitkidir. Bu sebeple Hatmi Çiçeği bitkisinin sıcaklık isteyen bir bitkidir. Sıcaklık seven Hatmi Çiçeği güzelliği ile insanlara da sıcaklık hissettirir. sulak bölgelerde yetişmeyi seven Hatmi Çiçeğinin birçok çeşidi bulunmaktadır. Bunlardan ilki ise Gül hatmidir.
Hatmi Çiçeğinin faydaları: Hatmi Çiçeği birçok hastalığa faydalı olduğu bilinmektedir. Hatmi çiçeği bu sebepleülkemizde çok tüketilen bir bitkidir. hatmi çiçeğini akdeniz bölgesinden tüm yurdumuzun dört bir tarafına yayılmış bir bitkidir.. Barış Mançonun şarkılarına bile söz olan Hatmi Çiçeği özellikle soğuk geçen aylarda bu dönemde görülen hastalıklara karşı faydaları olduğundan kış mevsiminde Hatmi Çiçeği soğuk algınlığına ve boğazda meydana gelen tahrişleri ve öksürüğü azaltması gibi sonuçlarından tercih edilen bir bitkidir.
Hatmi Çiçeğinin göğsü yumuşatır Hatmi Çiçeğinin diğer kullanım şekli hatmi çiçeği tanelerinin toz haline getirilip vücudunuza sürülmesi durumunda haşerelerin sizi ısırma ihtimalini ortadan kaldırırsınız. Hatmi Çiçeğinin kök kısmı Hatmi Çiçeği bitkisinin en önemli faydaları arasında sayılabilecek gastrit rahatsızlığına karşı faydasıdır. Bununla birlikte Hatmi Çiçeği boşaltım sistemi rahatsızlıklarına karşıda oldukça faydalıdır.
Hatmi Çiçeğinin uzunluğu 75-80 cm arasında değişkenlik gösterir. Hatmi Çiçeği Akdeniz şeridine yayılmış bir bitkidir. Bu sebeple Hatmi Çiçeği bitkisinin sıcaklık isteyen bir bitkidir. Sıcaklık seven Hatmi Çiçeği güzelliği ile insanlara da sıcaklık hissettirir. sulak bölgelerde yetişmeyi seven Hatmi Çiçeğinin birçok çeşidi bulunmaktadır. Bunlardan ilki ise Gül hatmidir.
Hatmi Çiçeğinin faydaları: Hatmi Çiçeği birçok hastalığa faydalı olduğu bilinmektedir. Hatmi çiçeği bu sebepleülkemizde çok tüketilen bir bitkidir. hatmi çiçeğini akdeniz bölgesinden tüm yurdumuzun dört bir tarafına yayılmış bir bitkidir.. Barış Mançonun şarkılarına bile söz olan Hatmi Çiçeği özellikle soğuk geçen aylarda bu dönemde görülen hastalıklara karşı faydaları olduğundan kış mevsiminde Hatmi Çiçeği soğuk algınlığına ve boğazda meydana gelen tahrişleri ve öksürüğü azaltması gibi sonuçlarından tercih edilen bir bitkidir.
Hatmi Çiçeğinin göğsü yumuşatır Hatmi Çiçeğinin diğer kullanım şekli hatmi çiçeği tanelerinin toz haline getirilip vücudunuza sürülmesi durumunda haşerelerin sizi ısırma ihtimalini ortadan kaldırırsınız. Hatmi Çiçeğinin kök kısmı Hatmi Çiçeği bitkisinin en önemli faydaları arasında sayılabilecek gastrit rahatsızlığına karşı faydasıdır. Bununla birlikte Hatmi Çiçeği boşaltım sistemi rahatsızlıklarına karşıda oldukça faydalıdır.
arpanın faydaları
arpa bitkisinin özellikleri: arpanın familyası buğdaygillerden taneleri ekmek ve bira yapmakta kullanılan bir bitkidir. Arpa genellikle hayvan yemi olarak da verilir ve nişastası boldur. Ayrıca arpa kavrulup kahveye de karıştırılır.
Arpanın genel faydaları nelerdir: Arpa İdrar söktürücü özelliği ile idrar yollarını ve idrar yollarındaki iltihapları temizler. Arpanın dil iltihaplarına karşı da yararlıdır. Arpa böbrek taşlarını ve kumlarını dökmeye yardımcı olup sirke ile kaynatılarak uyuz, egzama benzeri deri hastalıklarına sürülürse faydalı olur. Arpanın diğer özellikleri arasında prostat büyümesini önlemesi ve baş ve boğaz ağrılarını dindirmesi gelir.
Arpanın kullanım şeklileri: Arpanın taneleri ekmek yapımında kullanılır. Arpa bir de hayvan yemi olarak da kullanılır. Arpayı kavurup kahveye koyabilirsiniz. Arpanın bir diğer kullanımı arasında saplarının ezilip un haline getirildikten sonra katırtırnağı otu, mine çiçeği ve papatya ile birlikte kaynatılması ile elde edilen arpa çayı yatıştırıcıdır. Arpa birçok şeklide insan fayda veriri bunlardan biride uykusuzluğa iyi gelir. ve spazmlara karşı da koruyucudur.
Arpanın genel faydaları nelerdir: Arpa İdrar söktürücü özelliği ile idrar yollarını ve idrar yollarındaki iltihapları temizler. Arpanın dil iltihaplarına karşı da yararlıdır. Arpa böbrek taşlarını ve kumlarını dökmeye yardımcı olup sirke ile kaynatılarak uyuz, egzama benzeri deri hastalıklarına sürülürse faydalı olur. Arpanın diğer özellikleri arasında prostat büyümesini önlemesi ve baş ve boğaz ağrılarını dindirmesi gelir.
Arpanın kullanım şeklileri: Arpanın taneleri ekmek yapımında kullanılır. Arpa bir de hayvan yemi olarak da kullanılır. Arpayı kavurup kahveye koyabilirsiniz. Arpanın bir diğer kullanımı arasında saplarının ezilip un haline getirildikten sonra katırtırnağı otu, mine çiçeği ve papatya ile birlikte kaynatılması ile elde edilen arpa çayı yatıştırıcıdır. Arpa birçok şeklide insan fayda veriri bunlardan biride uykusuzluğa iyi gelir. ve spazmlara karşı da koruyucudur.
dulavrat otu yağı tarifi ile cilt bakımı
dulavrat otu yağı tarifi ile cilt bakımı: İki avuç dolusu kadar dulavrat otu kökünü, ince ince kıyılarak bir kavanoza doldurulrsunuz üstüne katkısız zeytinyağı da ilave edilerek kavanozun ağzı sıkıca kapatıldıktan daha sonra güneşte altı hafta süre ile bekletilir.
Bekletilen bu karışım, kaynar suda pişirildikten daha sonra sıkılarak dulavrat otu yağı elde edilmektedir.saç ve kafa derisi bakımı için kullanıldığın da saçlar olduğundan daha da gürleşir. Yağ yanıklarında kullanılması halinde yanıklara bir pamukla dikkatli biçimde ve çok dikkatli bir biçimde yarayı zedelemeden sürülmesi gerekmektedir.
Bekletilen bu karışım, kaynar suda pişirildikten daha sonra sıkılarak dulavrat otu yağı elde edilmektedir.saç ve kafa derisi bakımı için kullanıldığın da saçlar olduğundan daha da gürleşir. Yağ yanıklarında kullanılması halinde yanıklara bir pamukla dikkatli biçimde ve çok dikkatli bir biçimde yarayı zedelemeden sürülmesi gerekmektedir.
kara keçi sütünün faydaları
kara keçi sütünün faydaları: Uzmanlar keçi sütü düzenli olarak tüketildiğinde egzama, astım, sindirim rahatsızlıkları, varisle ilgili bazı rahatsızlıklar ve bazı alerjik durumların tedavisinde yararlı olduğunu belirtiyorlar.Keçi sütü, diş ve kemik gelişimi için iyi bir kalsiyum kaynağıdır.
Keçi sütü doğal homojenizedir.Vitamin A, fosfor, magnezyum ve selenyum miktarı açısından anne sütüne en yakın süttür.100 gram anne sütünde kalsiyum oranı 32, inek sütünde 119, keçi sütünde 134 miligramdır. Keçi sütündeki bakteri miktarı diğer hayvanlardan daha azdır.Yeni doğan bebekler anne sütü alamadığı dönemlerde ihtiyaç duyacağı besin elementlerini keçi sütünden alabilir.
Keçi sütü, kalsiyum açısından anne sütünden 4 kat daha fazla...Batılı doktorların raporlarına göre; astım, alerji, sindirim sistemi rahatsızlıkları, hazım sorunları, bazı cilt hastalıkları, bebek egzamaları, varisle ilgili rahatsızlıklar, tanımlanamamış virütik apseler, iştahsızlıkla beraber geceleri gelen öksürük nöbetleri gibi çok çeşitli şikayetlerle gelen birçok hastalığın tedavisi, ilaçlarla başarılamamış fakat keçi sütü ve ürün kürleri uygulandığında başarılı olunmuştur.
Keçi sütü doğal homojenizedir.Vitamin A, fosfor, magnezyum ve selenyum miktarı açısından anne sütüne en yakın süttür.100 gram anne sütünde kalsiyum oranı 32, inek sütünde 119, keçi sütünde 134 miligramdır. Keçi sütündeki bakteri miktarı diğer hayvanlardan daha azdır.Yeni doğan bebekler anne sütü alamadığı dönemlerde ihtiyaç duyacağı besin elementlerini keçi sütünden alabilir.
Keçi sütü, kalsiyum açısından anne sütünden 4 kat daha fazla...Batılı doktorların raporlarına göre; astım, alerji, sindirim sistemi rahatsızlıkları, hazım sorunları, bazı cilt hastalıkları, bebek egzamaları, varisle ilgili rahatsızlıklar, tanımlanamamış virütik apseler, iştahsızlıkla beraber geceleri gelen öksürük nöbetleri gibi çok çeşitli şikayetlerle gelen birçok hastalığın tedavisi, ilaçlarla başarılamamış fakat keçi sütü ve ürün kürleri uygulandığında başarılı olunmuştur.
badem yağı saçlar için bitkisel kür tarifleri
badem yağı saçlar için bitkisel kür tarifleri: badem yağıyla saç bakımı yaparken susam yağı, fındık yağı, ceviz yağı ve çam terebendini badem yağı ile karıştırarak saçınıza sürüyorsunuz. Saçınıza bone takıp yarım saat bekliyorsunuz ve saçınızı yıkıyorsunuz . Tabi bu uygulamayı haftada bir tekrarlamanız lazımki iyi sonuç versin.
saç dökülmesini engellemek için badem yağı kullanılan bir karışım saç için alternatif bitkisel tedavi şekilleri çözümleri arasında diğer bitkiler; Meneviş, Kına, Sarsımak, Sirke Fındık kabuğu, Badem yağı, Zeytinyağı
saçlar için bitkilerin kullanış ve hazırlanma usulleri: Kurutulmuş meneviş yaprakları dövülüp ezildikten sonra, kına ile birlikte yirmi dakika süreyle suda kaynatılır. Süzülerek elde edilen sıvıdan bir miktar banyo suyuna ilave edilerek, günaşırı saçlar hazırlanan bu karışımla yıkanır. sarmısak dövülüp ezildikten sonra sirkeli suda on dakika süreyle hafif ateşte pişirilir.
Saçlar bu karışımla sık sık yıkanarak taranır. Kurutulmuş fındık kabuklarının yakılmasından elde edilen küller badem yağı ile karıştırılarak yoğrulur. Hazırlanan karışıma, şampuan kıvamına gelinceye kadar sirke ilave edilerek çırpılır. Saçların dökülmesini önlemek için baş kısım, hazırlanan bu karışımla sık sık yıkanır.
saç dökülmesini engellemek için badem yağı kullanılan bir karışım saç için alternatif bitkisel tedavi şekilleri çözümleri arasında diğer bitkiler; Meneviş, Kına, Sarsımak, Sirke Fındık kabuğu, Badem yağı, Zeytinyağı
saçlar için bitkilerin kullanış ve hazırlanma usulleri: Kurutulmuş meneviş yaprakları dövülüp ezildikten sonra, kına ile birlikte yirmi dakika süreyle suda kaynatılır. Süzülerek elde edilen sıvıdan bir miktar banyo suyuna ilave edilerek, günaşırı saçlar hazırlanan bu karışımla yıkanır. sarmısak dövülüp ezildikten sonra sirkeli suda on dakika süreyle hafif ateşte pişirilir.
Saçlar bu karışımla sık sık yıkanarak taranır. Kurutulmuş fındık kabuklarının yakılmasından elde edilen küller badem yağı ile karıştırılarak yoğrulur. Hazırlanan karışıma, şampuan kıvamına gelinceye kadar sirke ilave edilerek çırpılır. Saçların dökülmesini önlemek için baş kısım, hazırlanan bu karışımla sık sık yıkanır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)